Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi (MDBF) Misafir Öğretim Üyesi Cengiz Özkan, Amerika'nın prestijli teknoloji kurumlarından olan Engineers Council tarafından akademisyenlere verilen en yüksek ödül olan William Johnson International Founders Ödülü’nü, 26 Şubat 2022 tarihinde Los Angeles’ta düzenlenen törende aldı.
Cengiz Ökan, “Kurucular Ödülü” olarak bilinen William Johnson International Founders ödülüne, mühendislik bilimine yaşam boyunca yaptığı katkılarla layık görüldü. Özellikle de yüksek performanslı Li-ion pil araştırma çalışmalarına öncülük eden buluşlara imza atması ve CMOS ötesi nano-malzemelerde yenilikler getirmesi, Cengiz Özkan’ın bir teknoloji lideri olarak tanınmasını ve bu ödüle layık görülmesini sağladı.
Amerika’nın her yerinden gelen 500 den fazla davetlinin Universal Studios Sheraton da katıldığı ödüller gecesinde onur konuğu Lunar Module (Ay kapsülü) pilotu astronot Charles Moss Duke, Jr idi.
Gecede Mars Programı direktörü Matt Wallace da yılın projesi ödülünü aldı. Astronot Raja Chari ise bizzat uzaydan International Space Station dan gönderdiği görüntülü gerçek zamanlı mesajla geceye renk kattı. Lockheed Martin, Northrop Grumman, Boeing, Aerojet Rocketdyne, NASA, Jet Propulsion Laboratory gibi dev Havacılık ve Uzay şirketleri ve kuruluşları ve çok sayıda bilim insanıyla temsil edildi.
“Başarılı bir teknoloji oluşturmak için farklı alan ve alanlardan mühendis ve bilim adamlarından oluşan bir ekip gerekir. Yani artık her alanda disiplinler arası araştırma öne çıkmıştır.”
Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Misafir Öğretim Üyesi Cengiz Özkan, William Johnson International Founders ödülüne layık görülmesi ile ilgili olarak şunları dile getirdi:
“Mühendislik inovasyonunda, mühendislik eğitiminde ve teknoloji liderliğinde önemli başarılara sahip bireylerin kutlandığı bir gecede bu ödülün bana sunulmasından büyük onur ve gurur duydum. Bir asırdan fazla bir süre önce Thomas Edison icat/bulus yapmak hakkında şunları söylemiş: “There is a way to do it better. Find it”.
Richard Feynman 1959’daki konuşmasında “There is Plenty of Room at the Bottom” diyerek o zamanlar keşfedilmemiş bir bölgede nanometre düzeyinde yüzey alanı, kuvvetler, etkiler ve benzeri özellikler hakkında spekülasyonlar yaptı… Yeni nesil nano malzemeler ve enerji depolama teknolojileri, bu tür birçok yeni özellikten türemiştir…
Bugün Bilim ve Teknoloji disiplin sınırları içinde düşünülemez; günümüz dünyasında tek bir disiplin entelektüel buluşlara, teknoloji Ar-Ge'sine ulaşamaz. Başarılı bir teknoloji oluşturmak için farklı alan ve alanlardan mühendis ve bilim adamlarından oluşan bir ekip gerekir. Yani artık her alanda disiplinler arası araştırma öne çıkmıştır.
Bilim ancak uluslararası çalışmalarla ilerleyebilir. Kariyerim boyunca pek çok meslektaşım ve arkadaşımla işbirlikleri ve etkileşimlerden yararlandım. Avrupa, Asya ve Amerika'da birçok farklı ülkeden öğrenciler, doktora sonrası araştırmacılar ve diğer bilim insanlarıyla çalışma onuruna ve fırsatına sahip oldum. Çalışmalarımız ve başarılarımız umuyorum toplumumuzda yankılanmaya devam edecek ve insanlığa birçok faydalar sağlayacaktır.”