Sabancı Üniversitesi MBA öğrencileri, “Live Case” dersi kapsamında Schneider Electiric Türkiye’nin üst düzey 17 yöneticisinin, iş yapma yöntemleri ve yönetim pratiklerini değerlendirdiler. Üç ay boyunca yöneticileri gözlemleyen öğrenciler, gözlemledikleri yöneticiler hakkında sunum yaptılar. Sunumlarında gözlemledikleri yöneticilerin kendilerine özgün yönetim tarzlarını gerekçeleriyle anlattılar.
“Öğrencilerimizin bilgi üretimine katılmalarına önem veriyoruz”
Sabancı Üniversitesi Yönetim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Oğuz Babüroğlu, dersin içeriği hakkında bilgi verirken, hedeflerinin gerçek vakalardan öğrenmek olduğunu söyledi. Babüroğlu “Derslerimizde, öğrencilerimizin bilgi üretimine katılmalarına önem veriyoruz. Yeni dünya düzeninde bilgi deneyime dayanıyor” dedi.
Oğuz Babüroğlu, Harvard İşletme Fakültesi’nin meşhur ettiği "vaka analizi" yaklaşımına "ölü vakalar (dead cases)" benzetmesini yaparak "Yönetici İcraati Geliştirme" dersinde Harvard’daki uygulamanın aksine farklı bir yol izlediklerini dile getirdi. Babüroğlu, izlediklerini yolun, başka bir pedagoji olarak "canlı vaka (live case) yaklaşımı olduğunu vurgulayarak her sene bir şirket özelinde yönetici pratiklerini incelediklerini anlattı. Bu sene de 150 ülkede faaliyet gösteren, 25 milyar civarında cirosu olan, dünya devi Schneider Electric Türkiye ile Live Case yapmak icin anlaştıklarını belirten Oğuz Babüroğlu bu şekilde, ders kapsamında, MBA öğrencilerine araştırma da yaptırdıklarını ifade etti.
Babüroğlu ayrıca, “Ders kapsamında, yöneticilerin yönetimsel pratiklerini, ekipleri ve iş sorumlulukları ile nasıl bağdaştırabildiklerine bakılıyor. Her bir yöneticinin yönetim pratiklerini farklı. Biz bu derste yöneticilerin özgün yönetim pratikleri ile ilgileniyoruz” şeklinde konuştu.
Oğuz Babüroğlu, öğrencilerin önce bire bir gözlemde bulunduklarını, daha sonra gözlemler ile elde ettikleri bilgiler doğrultusunda farklı yönetim pratiklerini bir araya getirdiklerini ifade etti. Oğuz Babüroğlu yönetim pratiklerini bir araya getirmenin sadece ortak noktalar bulmak olmadığını, aynı zamanda nedensel bağlantı kurmak olduğuna dikkat çekti. Peşinde olduğumuz ve bulmak istediğimiz pratikler özgün pratikler diyerek araştırma bulgusu değeri olabileceğini vurguladı.
Oğuz Babüroğlu Sabancı Üniversitesi MBA Programı’nda öğrencilere ders kapsamında farklı yöneticilerin farklı iş yapma ve yönetim pratikleri göstererek yaşayarak öğrenme fırsatı sunduklarının altını çizdi.
Proje kapsamında öğrencilerin gözlemleme fırsatı buldukları Schneider Electric yöneticileri ise öğrenciler ile birlikte çalışmanın kendileri içinde önemli bir deneyim olduğuna dikkat çekerken, Türkiye’de faaliyet gösteren uluslararası bir şirkette yönetici olmanın farklı yöneticilik özelliklerini de ön plana çıkarabildiğini belirtti. Öğrencilerle çalışmanın, çok yakın bir gelecekte iş hayatına atılacak bir neslin düşünce yapısını öğrenmek için de kendisi için önemli bir fırsat olduğunu ifade eden yöneticiler, “Son yıllarda etkinleşen nesnelerin interneti kavramı iş yapış biçimlerimizi giderek daha fazla değiştiriyor. Yeni nesil nesnelerin interneti kavramını bilerek, ona adapte olmuş halde iş hayatına başlayacak. Gelecekte iş arkadaşlarımız olacak gençlerle bu proje kapsamında zaman geçirmek bizim için paha biçilmez bir deneyim oldu. Bu çalışma sayesinde, bizim çalışma sırasında farkında olmadan yaptığımız uygulamaların MBA öğrencileri tarafından nasıl farklı bir bakış açısı ile ele alınabileceğini görmek ilginç ve heyecan verici oldu.” dedi.
Sabancı Üniversitesi MBA öğrencilerinin “Live Case” dersi 24 kişilik sınıftan oluşuyor. Sınıfta Türk öğrencilerin yanısıra; Alman, Çek, Estonyalı, Fransız, Hollandalı, Pakistanlı ve Suriyeli öğrenciler de bulunuyor.