Mezunumuz Tanra Gürçay’ın kurucuları arasında yer aldığı Nanosilver, uzay mekiklerinin ekipman ve yüzeylerinin nano gümüşle kaplanmasını sağlayan özel bir çözüm sunuyor. NASA’nın Mars Rover’ı için geliştirdiği projesine katılmaya hak kazanan Nanosilver, geliştirdiği özel üretim tekniğiyle 11. Uluslararası Nano Teknoloji Konferansında “Yılın En İyi Araştırma Ödülü” alma başarısını gösterdi.
Tanra Gürçay ile girişimcilik hikayesini konuştuk.
Öncelikle kendinizden kısaca bahsedebilir misiniz?
Öncelikle okumaktan çok büyük keyif aldığım gazeteSU’ya nazik davetiniz için çok teşekkür ederim. Ben Tanra Gürçay. 2017 yılında Sabancı Üniversitesi Yönetim Bilimler Fakültesi’nden mezun oldum. University of California Los Angeles’da Liderlik Prensipleri, İş Hukuk’u ve İş Ahlakı konuları üzerine sertifika programlarını tamamladım. Şu an içinde bulunduğum girişim heyecanına haksızlık etmek istemesem de, hayatımın en keyifli en heyecanlı günlerini Sabancı Üniversitesi sıralarında yaşadım. Üniversite’de arkadaşlarımın layık görmesi üzerine, 2 sene Sabancı Üniversitesi Öğrenci Birliği Başkanlığı görevini yapma onurunu yaşadım. Sabancı Üniversitesi Genç Girişimciler Kulübü’nde 4 sene aktif olarak rol aldım. Kulüp bünyesinde yapmış olduğumuz girişimcilik zirvelerinde, girişimcilerle sohbetlerde her zaman; bir gün kendim ve tüm insanlar için faydalı olabilecek bir girişimim olmasının hayalini kurdum. Bugün şirketimiz Nanosilver ile ülkemizi hem uluslararası hem ulusal düzeyde temsil edebilme şansına erişmenin mutluluğunu yaşıyoruz.
Nanosilver'ı ne zaman ve nasıl kurmaya karar verdiniz? Kuruluş aşamaları nasıl ilerledi?
Nanosilver’ın hayallerini Sabancı Üniversitesi’nde okurken kurmaya başladım. Üniversite zamanlarında da toplumsal işler yapmak beni çok motive ve mutlu ediyordu. Bu nedenle her zaman toplumsal işler yapan, amacı topluma fayda sağlamak olan bir şirketin hayalini kurdum. Şirketimiz Nanosilver, Teknopark İstanbul Kuluçka Merkezi’nde kurulmuş bir girişim AR&GE şirketidir. İleri malzemeler ve sağlık uygulamaları alanında faaliyet gösteren şirketimiz, farklı soy metal tozlarını nano boyutta üreterek, ileri teknoloji yeni nesil ve uzun süre etkili nano teknolojik çözümler geliştirmektedir.
Geliştirdiğimiz üretim tekniği, 11. Uluslararası Nano Teknoloji Konferansında “Yılın En İyi Araştırma Ödülü”nü almıştır. Sonrasında katıldığımız 6. Dünya Yeni Teknolojiler Konferansın’da “Yılın Araştırması Ödülü”nü de ülkemize kazandırmanın mutluğunu yaşıyoruz. Bu çalışmalarımız sayesinde NASA’nın Mars Rover’ı için geliştirdiği projesine katılmaya hak kazandık. Nano Gümüş uzay çalışmalarında da kullanılmaktadır. Dünya dışı yaşam formu bulmak üzere yapılan uzay araştırmalarında, dünyadan her hangi bir mikroorganizmayı taşıyıp çalışmaları yanıltmaması adına uzay mekiklerindeki yüzeyler ve ekipmanlar nano gümüşle kaplanır. Projemiz 36 farklı ülkeden katılım ve projenin yer aldığı NASA’nın yarışmasında 100 üzerinden 95 puan alarak çalışmalara katılmaya hak kazanmıştır. Burada kazandığımız tecrübeler ve bilgiler ile Türkiye Uzay Ajansı’na fayda sağlayabilmeyi hayal ediyoruz.
Bildiğiniz gibi Üniversitemiz nanoteknoloji alanındaki araştırmalarıyla dünyada önemli bir yerde. Bunun fikrinizi geliştirme amasında bir etkisi veya katkısı oldu mu? Sabancılı olmayı genel anlamda da girişimci olarak kariyerinize katkılarını duymak isteriz.
Bugün ne yapıyorsam, Sabancı Üniversitesi Ailesi’nin eşsiz katkı ve destekleri vardır. Nanoteknoloji binamızı ilk olarak tercih döneminde üniversite ziyaretlerim sırasında görmüştüm. Beni çok etkilemişti. Nanoteknoloji binamızın her önünden geçtiğimde bugünlerin hayalini kuruyordum. Bizi diğer üniversitelerden ayıran ve seçkin kılan inter disipliner yapımız sayesinde, hemen hemen her bölgeden ve sosyal statüden gelen fikirler hiç bir zaman çatışmaya değil her zaman senteze dönüşmüş ve geleceği yaratma adına ufku geniş bireyler yaratmamızı sağlamıştır. Sabancı Üniversitesi’nin çok büyük bir ayrıcalık olduğunu düşünüyorum. Üniversitemiz özgür insan yetiştirmektedir. Hem toplumsal değerlere bağlı hem de çift kanatlı insan olmamızı sağlamıştır. Bu vesile ile Sabancı Üniversitesi girişimci olarak kariyerime çok fayda sağlamaya devam etmektedir. Bir kıvılcım olarak çıktığım okuluma, bir alev olarak dönebilmenin hayalini kuruyor ve çalışmalarımı bu doğrultuda ilerletiyorum.
Son olarak hedef ve planlarınızdan bahsedebilir misiniz?
Hedefim çalışmalarımın her alanında ülkeme ve topluma fayda sağlamaktır. İleri teknolojiler geliştirmek ve bu teknolojiler sayesinde büyümeyi planlıyoruz. İleride 3 boyutlu yazıcılar üzerinde çalışarak projelerimizi geliştirebilmeyi istiyorum. Ülkemiz için stratejik öneme de sahip olan AR&GE projelerimizi hassasiyetle yürütmeye devam edeceğiz. Paylaşmanın çok büyük bir mutluluk olduğu inancındayım. Şirketimiz ve projelerinin Sabancı Üniversitesi’nde okuyan öğrenci veya yeni mezun arkadaşlarıma fayda sağlayabilmesini çok isterim. Teknopark İstanbul’da sahibi oldukları bir şirket olduklarını unutmamaları ne zaman hangi konuda isterlerse benimle iletişime geçebileceklerini hatırlatmak isterim.