Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) Direktörü Bora Şekip Güray, doğalgaz rezervi konusundaki son gelişmeleri değerlendirdi.Güray, Karadeniz’de son dönemde yoğunlaşan aramaların neticesinde ve son olarak açıklanan yeni keşif ile birlikte toplam 540 milyar metreküpe ulaşan doğalgaz keşfinin, Türkiye enerji sektörününün sürdürülebilir büyümesine çok boyutlu fayda sunmasının beklendiğini belirtti.
Doğalgaz konusundaki gelişmelerin olumlu olduğunu belirten Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) Direktörü Bora Şekip Güray, “Türkiye’nin halen yüzde 99 oranında dışa bağımlı olduğu doğalgaz arzının önemli bir bölümünü yerli üretim ile sağlayabilir seviyeye gelmesini sağlayabilecek adımlar, birincil enerji kaynaklarında halen yüzde yetmişin üzerinde olan toplam ithalat oranının ve pandemi etkisi ile dünyada ve Türkiye’de enerji talep artışında önemli daralmanın olduğu geçen yıl dahi 30 milyar dolara yakın gerçekleşen toplam enerji ithalat faturasının azaltılmasına katkı verecektir” dedi.
Türkiye’nin eli güçlenecek
Enerji güvenliği ve teknoloji odaklı gelişim perspektiflerinden de önemli olan bu keşifler, doğalgaz ithalat müzakerelerinde Türkiye’nin elini güçlendirmeye devam edecek bir unsur olacağını ifade eden Güray, “Bu gelişmelerin, uzun zamandır beklenen ve bu yılın önemli gündem maddeleri arasında öne çıkan, doğalgaz piyasasının rekabetçi gelişimi ve derinlik kazanması çalışmalarına da katkı sağlayacak şekilde değerlendirilmesi önem taşıyor” diye konuştu.
Doğalgazın, konutlar başta olmak üzere ve enerji verimliliği iyileştirmeleri ile bütüncül bir şekilde binalarda, mobilite ve kentleşme trendleri ile birlikte ulaştırmada ve bazı sanayi kollarında daha yaygın kullanılma potansiyeline sahip olduğunu, bu sektörlerde yakın ve orta vadede talep büyüme dinamikleri ile Türkiye’nin daha temiz enerji geleceği planları bakımından da önemini koruyacağını belirten Güray, güvenli, verimli ve rekabetçi bir doğalgaz ekonomisinin, elektrik üretiminin ana aksını oluşturan daha fazla yenilenebilir enerji ağırlıklı büyümenin, aynı zamanda daha rekabetçi ve öngörülebilir bir elektrik piyasasının destekleyicisi rolüne de işaret etti.