“Türkiye Açık Bilim Zirvesi”nde Açık Bilim ve Açık İnovasyon tartışıldı

Sabancı Üniversitesi, TÜBİTAK, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü,Hacettepe Üniversitesi ve Anadolu Üniversitesi Kütüphaneleri Konsorsiyumu (ANKOS) işbirliği ile düzenlenen Türkiye Açık Bilim Zirvesi’nde açık bilim ve açık inovasyon konuları tartışıldı.

Soldan sağa: Şirin Tekinay, İlkay Holt, Mustafa Güden, Mehmet Göçmen, Zehra Sayers, Hasan Mandal, Gültekin Gürdal, Güler Sabancı, Orçun Madran, Sezer Şener Komsuoğlu, Natalia Manola, Elli Papadopoulou, Yaşar Tonta, Mehmet Özkan, Marta Teperek, Mehmet Mirat Satoğlu, Tim Smith, Ahmet E. Eroğlu.

Açık Bilim ve Açık İnovasyon konusundaki gelişmeleri kapsamlı bir biçimde gözden geçirmek, bu gelişmelerin Türkiye'deki Açık Erişim politikalarına, fonlama ve destek uygulamalarına yansımalarını tartışmak ve bu yönde stratejiler geliştirilmesini sağlamak amacıyla düzenlenen "Türkiye Açık Bilim Zirvesi 2018" 10 Eylül 2018, Pazartesi günü Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi the Seed’de gerçekleşti.

Sabancı Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı Güler SABANCI ve Sabancı Üniversitesi Rektörü Zehra Sayers’in katılımıyla gerçekleşen zirvenin açılış konuşmalarını Sabancı Üniversitesi Araştırma ve Geliştirmeden Sorumlu Rektör Yardımcısı Şirin TEKİNAY, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanı Gültekin GÜRDAL, YÖK Başkan Danışmanı Sezer Şener KOMSUOĞLU, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan MANDAL ile Sabancı Holding CEO’su Mehmet GÖÇMEN yaptı.

 

Sabancı Holding CEO’su Mehmet GÖÇMEN, konuşmasında açık inovasyonu endüstri perspektifinden değerlendirerek şunları söyledi: “Dünyanın çok hızla değiştiği; birbiriyle çelişen ve bazen de birbirini tamamlayan birçok süreci beraber yaşıyoruz. Teknolojik gelişimler, veriye ulaşım ve veriyle dayalı iş modelleri dünyada bildiğimiz tüm iş modellerini tehdit etmekte. Herkesin herkesle rekabet ettiği, çimento şirketlerinin sigorta satabildiği; otomotiv, bankacılık, sağlık, enerji gibi sektörlerde dünyadaki iş modellerinin sorgulandığı ve  tekrar tanımlandığı bir dönem yaşıyoruz. 

Bir taraftan da açık inovasyonu konuşuyoruz; ekosistemi konuşuyoruz. Hep birlikte yaratacağımız ve paylaşacağımız yeni platformlar, yeni alanlar oluşturup, ülke ekonomisini bunların etrafında toplama noktasına gelmeliyiz. Yeni ekosistemi nasıl oluşturmalıyız ve tüm paydaşların görev ve sorumluluklarını ne olmalı ve nasıl bir bulut Türkiye’si inşa etmeliyiz? Bu bakımdan AB’ye çapalanma çabalarının çok doğru olduğunu ve yürekten desteklenmesi gerektiğine inanıyorum. Paylaşımlı bir yapının, veri erişiminin hızlandığı ve verinin yerinde kullanıldığı bir akademi dünyasının oluşmasını; ayrıca iş dünyasında da verinin kullanılmasını, veri üzerinden yapılacak iş modellerinde şirketlerin birbirleriyle paylaşımlı olmasını da çok önemsiyorum.”

 

İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanı Gültekin GÜRDAL, zirvenin açılışını “Daha güzel bir gelecek için Açık Bilim” başlıklı sunumu ile yaptı. Gürdal, sunumunda dünyadaki yayın ve atıf sayılarından bahsederek, açık erişimin, açık bilimin; ekonomi, bilim insanları ve toplum için faydalarına vurgu yaptı. Hollanda ve Almanya başta olmak üzere dünyada açık bilim ile ilgili yapılan çalışmalara ilişkin bilgiler paylaşan Gürdal, çok önemli bir gelişme olarak Avrupa'da çeşitli ülkelerdeki TÜBİTAK benzeri 11 fon sağlayıcının adına "Plan S" dedikleri bir karar aldıklarını ve 1 ocak 2020'den itibaren hiç bir projeye sonuçları açık erişim olmazsa destek vermeyeceklerini açıkladıklarını, TÜBİTAK'ın da bu projeye en kısa sürede katılacağını umduğunu ifade etti.

Artık açık erişimden açık bilime geçildiğini söyleyen Gürdal, Türkiye'den İYTE'nin proje ortağı olduğu OpenAIRE ile ilgili öğleden sonraki oturumda ayrıntılı bilgi verileceğini belirtti. Gürdal, sadece yayınların değil araştırma verilerinin de paylaşılması gerektiğini vurgulayarak, açık bilim konusunda neler yapılması gerektiği konusunda önerilerini sundu.

Gültekin Gürdal'ın sunum dosyasına ve konuşma videosuna linklerden erişebilirsiniz.

 

YÖK Başkan Danışmanı Sezer Şener KOMSUOĞLU, Türkiye'deki üniversite, akademisyen ve öğrenci sayıları ile ilgili bilgi vererek başladığı konuşmasında, öğrenci sayılarına bakıldığında Avrupa’da Rusya’dan sonra en büyük ikinci ülke olduğumuzu belirtti. Özellikle öğrenci sayılarının hem umut vaat ettiğini hem de ciddi sorumluluklar yüklediğini söylediğini Komsuoğlu, genç beşeri sermayenin iyi yetişebilmesi için yükseköğretim politikalarını sürdürürken; 4.0 endüstri devrimini, sürdürülebilir kalkınmayı, dijital dönüşümü, bölgesel misyon odaklı kalkınmayı, akıllı uzmanlaşmayı düşünerek, programlara katarak hareket ettiklerini dile getirdi. Açık bilim başlığında bilimsel yayınlara ve bu yayınların dayandığı araştırma verilerine açık erişimi konuşmak için toplanıldığını belirten Komsuoğlu, çok fazla kullanılan bir kavram olmasına rağmen açık erişimin halen yabancı bir kavram  olduğunu dolayısıyla açılması gerektiğini vurgulayarak toplantının önemine değindi. Bu toplantı ile kalınmayıp bölgesel de olmak üzere başka toplantılarla devam edilmesi gerektiğini belirten Komsuoğlu, YÖK olarak açık bilimi önemsediklerini vurguladı. YÖK’ün 2018-2019’da sunacağı hedefli çalışmaları arasında dijitalleşme ile birlikte Açık Erişim ve Açık Bilim’in de olacağını açıkladı.

Sezer Şener Komsuoğlu'nun konuşma videosuna linkten erişebilirsiniz.

 

Açık erişim ve açık bilime ihtiyacın sadece akademi dünyasında değil, iş dünyasında da yerini bulacağına inandığını vurgulayan TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan MANDAL konuşmasında “TÜBİTAK özellikle yakın dönemde yapmaya çalıştığı yüksek teknoloji ürünlere yönelik hem teknoloji geliştirmeye hem de ürün geliştirmeye yönelik yeni süreçler başlattı. Özellikle yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemimiz ile birlikte oluşturulmuş olan modeller bunun üzerine. Artık Türkiye'nin, yerli ve milli ürünler geliştirmek için kendi programları var. Bunlara yüksek teknoloji platformları diyoruz. Bu toplantı açık inovasyona katkı sağlamak için açık bilim, açık bilime katkı sağlamak için de açık erişim yaklaşımını gündeme getirilip tartışıldığı bir toplantı.​” dedi. 

TÜBİTAK Başkanı Hasan Mandal'ın sunum dosyasına ve konuşma videosuna linklerden erişebilirsiniz.

Bilgi ve verilere herkesin erişebilmesini ile kamu-üniversite-sanayi arasındaki bilimsel ve teknolojik işbirliğinin arttırılmasını hedefleyen zirvede, “Avrupa’da Açık Bilim PolitikalarıAltyapıları ve İnovasyona Etkisi”, “Açık Bilimde Açık Erişim ve Açık Verinin Yeri” ve “Araştırmanın Geleceği” konularında üç farklı oturum düzenlendi.

İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rektör Yardımcısı Ahmet E. Eroğlu'nun başkanlığını yaptığı Avrupa’da Açık Bilim PolitikalarıAltyapıları ve İnovasyona Etkisi oturumunda; ATHENA Araştırma ve İnovasyon Merkezi / Atina Üniversitesi Bilişim ve Telekomünikasyon Bölümü'nden Natalia MANOLA "Avrupa Açık Bilim Bulutu ve OpenAIRE" konusunda, CERN İşbirliği, Araçlar ve Uygulamalar Grubu Başkanı Tim SMITH "Uygulamada Büyük Açık Bilim", Hacettepe Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü'nden Prof. Dr. Yaşar Tonta "Açık Bilimin Temelleri ve Ortak Kaynak Olarak Bilgi" ve CIO, Münster Üniversitesi Üniversite Bilgi Teknolojileri Merkezi Direktörü Raimund VOGL "Sürdürülebilir Açık Kaynak Temelli Araştırma Veri Altyapısı Oluşturmak için Çok Üniversiteli Bir Proje" konularında sunum yaptılar.

Oturum 1'i videosuna bu linkten erişebilirsiniz.

Sabancı Üniversitesi Araştırma ve Geliştirmeden Sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şirin TEKİNAY’ın başkanlığını yaptığı “Araştırmanın Geleceği” oturumunda;  YÖK Başkan Danışmanı / EUA Araştırma ve İnovasyon Komitesi üyesi Sezer ŞENER KOMSUOĞLU “Avrupa Üniversiteler Birliği (EUA) ve Açık Bilim”, Delft Teknik Üniversitesi Veri Yöneticiliği Koordinatörü Marta TEPEREK “Yeniden Üretilebilir Araştırmaya Giden Yolda: Veri Yöneticiliği ve Açık Bilim“ ve Kütüphaneci Elli PAPADOPOULOU “Araştırma Verileri İttifakı’nın (RDA) Rolü, Erken Kariyer ve Katılım Ortaklığı Grubu’nun (ECEIG) Misyonu” konularında sunum yaptılar.

Oturum 2'nin videosuna bu linkten erişebilirsiniz.

TÜBİTAK ULAKBİM’den Mehmet Mirat SATOĞLU’nun başkanı olduğu “Açık Bilimde Açık Erişim ve Açık Verinin Yeri” oturumunda; Confederation of Open Access Repositories (COAR) Danışmanı İlkay HOLT “Açık bilimde Açık Arşivlerin Rolü“, Hacettepe Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü’nden Güleda DOĞAN "Araştırma Verilerinin Yönetimi ve Türkiye'de Durum” konularında sunum yaptılar.

Oturum 3'ün videosuna bu linkten erişebilirsiniz.

Zirve, moderatörlüğünü İTÜ Girişimcilik ve İnovasyon Merkezi İTÜ Ginova Müdürü Prof. Dr. Şebnem Burnaz'ın yaptığı ve İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rektörü Prof. Dr. Mustafa Güden, Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmed Özkan, Sabancı Üniversitesi Araştırma ve Geliştirmeden Sorumlu Rektör Yardımcısı Şirin Tekinay, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle ve Arçelik Üretim ve Teknolojiden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Oğuzhan Öztürk’ün katıldığı “Açık Bilim ve İnovasyon” paneli ile son buldu.

Sabancı Üniversitesi Araştırma ve Geliştirmeden Sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şirin Tekinay, dünyanın karşısındaki büyük sorunların artık disiplenarası olduğunu ve bunun da ancak açık erişim, açık bilim ve açık inovasyon ile çözülebileceğini belirtti. Açık bilim, açık erişim ve açık inovasyon konusunda diğer önemli bir konunun da Creative Commons olduğunu ve Türkiye'de de bir Creative Commons şubesinin kurulduğunu açıklayan Tekinay, bilim insanları olarak açık bilimin, açık erişimin, açık verinin, açık inovasyonun, açık tasarımın parçası olunması gerektiğine dikkat çekerek, bu konuda yasal düzenlemeler gerektiği konusuna vurgu yaptı.

Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Özkan, üniversitelerin doğası gereği bilginin üretildiği, bilginin kaynağı olan kurumlar olduğu dolayısıyla açık erişimde ve açık bilimde, paydaşlardan biri olarak üniversitelere önemli bir görev düştüğünü belirtti. Açık  erişimin farklı bileşenlerinin olduğunu, bunların yayınlarla başlayıp, açık veri ve panelin konusu olan açık inovasyon ile devam ettiğini söyleyen Özkan, açıklığın son zamanlardaki en önemli örneklerinden birinin Blockchain olduğunu ifade etti. Bilgiye ve veriye erişimin açık olmasının önemine değinen Özkan, açık erişim platformlarının bilginin trafiğini hızlandırdığını belirterek ancak trafiğin olduğu yerde trafik kuralının da muhakkak olması gerektiğine işaret etti.

İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rektörü Prof. Dr. Mustafa Güden, temel bilginin üretildiği tek yerin üniversiteler olduğunu belirterek, üniversitelerin artık sadece meslek öğreten kurumlar olmayıp, üretilen bilgiyi ticarileştiren kurumlar olduğunu söyledi. Güden, şeffaflığın önemine dikkat çekerek, şeffaflığın sağlanmasıyla açık bilimin de gerçekleşebileğini ifade etti. Açık bilim ve açık inovasyonun sosyal ilişkiler ile yürüdüğünü söyleyen Güden, hem kişilerin hem de kurumların birbirleriyle konuşmasının ve şeffaf olmasının önemli olduğunu belirtti. Türkiye'de bulunan Teknopark şirketlerinin birbirleri ile konuşmadığını, açık inovasyonun konuşmayla da ilgili olduğunu ve bunun mutlaka sağlanması gerektiğini vurgulayan Güden, bilginin  demokratikleşmesinin önemine değindi.

Arçelik Üretim ve Teknolojiden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Oğuzhan Öztürk, ürün ömürlerinin kısaldığına ve daha hızlı tüketildiğine dikkat çekerek, çözümlere hizmet eden teknolojilerin de çok hızlı geliştiğini ifade etti. Ürünlerin dijitalleşitiğine ve yeni fikirlere ihtiyaç olduğuna, böyle olunca da kaynakların pazara istenilen hızla ürün sunmaya yetmediğine değinen Öztürk, bu durumun ar-ge sınırlarını da genişlettiğini, üniversiteler, yeni girişimler, müşteriler, tedarikçiler, işbirliği yapılan herkesin ar-ge kapsamı içerisinde yer aldığını söyledi. Ürünlerin artık akıllı ve bağlantılı (smart-connected) olmasından dolayı rakiplerle birlikte geleceğin dünyasında hangi iletişim protokolünün ürünleri birbiri ile konuşur hale getirebileceğine ilişkin işbirlikleri  yapıldığına, açık protokollere dikkat çekti. Türkiye'deki ana problemin bilimin ve teknolojin inovasyona hızlı dönebilmesi olduğunu vurgulayan Öztürk, bunun için doğru arayüze ihtiyaç olduğunu belirtti ve eğer doğru arayüzler, merkezler, enstitüler, teknoparklar olursa dünyaya karşı daha rekabetçi olunacağını savundu.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, bilime duyulan ihtiyacı vurgulayarak, üniversitelerin en iyi paydaşları olduğunu söyledi. Türkiye'de ihracat birim fiyatının çok aşağılarda, 1,40 dolar seviyesinde, Almanya'da ise 3,70 dolar seviyesinde olduğunu belirten Gülle, ihracatın daha anlamlı ve katma değerli olması için yapılan işlerin merkezinde inovasyon ve katma değerli ürün yattığını ifade etti. Gülle; inovasyon odaklı etkinlik ve projeleri olarak, Üniversite sanayi işbirliğinin en önemli örneklerinden “İnoSuit”, Türkiye’nin ilk inovasyon geliştirme programı İnovaLİG, 72 il, 150 üniversite, 156 bölüm, 2256 öğrenciden oluşan İnovaTİM, Türkiye İnovasyon ve Girişimcilik Haftası, Sanayide Dijital Dönüşüm Platformu - Açık İnovasyon Çalışma Grubu ve Uluslararası İnovasyon Profesyonelleri Derneği (IAOIP) çalışmalarından bahsetti. Sözlerinin sonunda inovasyona emeği geçen bütün üniversite ve hocalara teşekkür eden Gülle, yapılan bu çalışmaların Türkiye'yi daha katma değerli ürünler, teknoloji üreten ve endüstrisini dönüştürmüş zengin bir ülke haline getireceğini belirterek, bu çalışmaların sonucuna inandıklarını vurguladı. Açık bilime, açık erişime yasal düzenlemelerin oluşmasında özel sektör, ihracat ailesi olarak destek sözü veren Gülle, "Her zaman olduğu gibi sizlerin yanındayız. Bilimin daha rahat çalışabilmesi, bilgiye de daha rahat ulaşılması adına sizlerle her türlü destek içerisinde olmaya hazırız." dedi.

Prof. Dr. Şirin Tekinay panel bitiminde, Türkiye Açık Bilim Zirvesi'nin önemini "Yansımaları, etkileşimleri başlatan bir gün olarak geçsin diye elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz, asıl iş şimdi başlıyor." şeklinde ifade etti.

Panelin videosuna bu linkten erişebilirsiniz.