İSO Akademi'nin lansman töreni, 14 Kasım tarihinde gerçekleştirildi. Törenin en ilgi çekici bölümlerinden biri Doç. Dr. Ecmel Ayral’ın moderatörlüğünde gerçekleşen “Geleceğin Eğitim Stratejileri” paneli oldu. Panelde Sabancı Üniversitesi Genel Sekreteri Ali Çalışkan da yer aldı.
İSO Akademi'nin lansman töreni, İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan ev sahipliğinde, eğitim ve sanayi dünyasından önemli isimlerin katılımıyla gerçekleştirildi. Törende, T.C. İstanbul Valisi Davut Gül, TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Mahmut Özer ve New York Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selçuk Şirin gibi değerli konuklar konuşmalarıyla yer aldı.
Törenin en ilgi çekici bölümlerinden biri Doç. Dr. Ecmel Ayral’ın moderatörlüğünde gerçekleşen “Geleceğin Eğitim Stratejileri” paneli oldu. Panelde Sabancı Üniversitesi Genel Sekreteri Ali Çalışkan; LC Waikiki Kurumsal Akademi Direktörü Gülperi Savcı Tandar ve Yıldız Holding İnsan Kaynakları Başkanı Bahattin Aydın ile birlikte yer aldı.
İSO ve Kamu Temsilcilerinden Açılış Konuşmaları
İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, İSO Akademi'nin misyonunu Türkiye'nin nitelikli iş gücünü desteklemek ve şirketlerin rekabet gücünü artırmak olarak tanımladı. Bahçıvan, özellikle teknoloji ve katma değerli üretim alanlarında yetkin bireylere yatırım yapmanın önemini vurguladı. Ayrıca 2019 yılında kurulan akademinin bugüne kadar gerçekleştirdiği çeşitli eğitim programlarıyla geniş bir kitleye ulaştığını belirtti.
T.C. İstanbul Valisi Davut Gül, İstanbul Çocuk Vakfı’nın dezavantajlı çocuklar için eğitim destek projelerini tanıttı. "Ödev Evleri" gibi projelerle çocuklara güvenli bir çalışma ortamı sağlandığını ve üstün başarılı öğrencilere burs imkanları sunulduğunu ifade etti.
TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Mahmut Özer, İSO’nun Türkiye’nin kalkınmasındaki tarihi rolüne dikkat çekerek, eğitimin bireysel ve toplumsal ilerleme üzerindeki etkisini vurguladı. Özer, yapay zekâ gibi teknolojilerin eğitimde dönüşüm yaratabileceğini belirtti ve yaşam boyu öğrenme programlarının önemine dikkat çekti.
Sabancı Üniversitesi Genel Sekreteri Ali Çalışkan'ın İSO Akademi Paneline Katkıları
Açılış konuşmalarının ardından, Ecmel Ayral moderasyonuyla sunulan ‘Geleceğin Eğitim Stratejileri’ başlıklı bir panel düzenlendi. Ecmel Ayral'ın açılış mesajıyla başlayan panelde katılımcılar geleceğin eğitim stratejilerini akademi, endüstri ve eğitime kurumsal yaklaşım açılarından ele alarak endüstrilerdeki insan gücünün nasıl besleneceğine ve gelişimine ne şekilde katkıda bulunulabileceğine dair örnek deneyimler ve planlamalar paylaştılar.
Ayral, açılış mesajında iş dünyasının sürekli değişen dinamikleri içinde öğrenme ve gelişimin önemine vurgu yaparak, geleneksel eğitim modellerinin daha esnek ve sürekli bir öğrenme yaklaşımıyla yer değiştirdiğini belirtti. Ayrıca serbest çalışma biçimlerinin artışıyla iş dünyasının yeni bir organizasyon yapısına ihtiyaç duyduğunu ifade etti. Gülperi Tandar ve Bahattin Aydın, hızla değişen iş dünyasına kurumsal yanıtları ele alırken, Ali Çalışkan daha geniş eğilimler ve üniversitelerin geleceğe hazırlık konusundaki rolüne odaklandı.
Tandar, kurumsal başarının sürdürülebilirliği için sürekli eğitimin önemini vurguladı ve LC Waikiki’nin pandemi dönemindeki "eğitim seferberliği" örneğini paylaştı. Şirketlerin hızlı adapte olması gerektiğini ve sürekli öğrenme kültürünü geliştirmesinin şart olduğunu belirtti. Aydın da benzer bir perspektifle, çalışan eğitimine özellikle dijital beceriler alanında yatırım yapmanın önemini dile getirdi. Organizasyonların geleceğe hazır olması için “öğretmekten öğrenmeye” bir zihniyet değişikliği gerektiğini savundu ve şirketlerin sürekli büyüme kültürünü benimsemeleri gerektiğini söyledi.
Panelde akademik yaklaşımlara dair bir perspektif sunan Sabancı Üniversitesi Genel Sekreteri Ali Çalışkan, küreselleşen dünyada değişimin hızına ayak uydurmak için üniversitelerin de dönüşmesi gerektiğini vurguladı.
"Profesyonel alanda ve iş dünyasında öğrenmek neden gereklidir?" sorusuna, Dünya Ekonomik Forumu’nun önümüzdeki yıllarda iş dünyasında önemli dönüşümler öngören raporunu örnek göstererek yanıt veren Çalışkan, “Dünya Ekonomik Forumu’nun işin geleceğine dair raporunda, mevcut işlerin %23’ünün değişeceği, 83 milyon işin yok olacağı, buna karşılık 69 milyon yeni işin ortaya çıkacağı öngörülüyor. Bu, net bir kayıpla 14 milyon işin kaybedileceği anlamına geliyor. Yapay zekâ ve makine öğreniminin geldiği nokta göz önünde bulundurulduğunda, bu değişimin daha da hızlanacağı açık. Böyle bir ortamda, üniversite-sanayi iş birliği hayati bir önem taşıyor.” diyerek, bu değişen ortamın, eğitim paradigmalarının da dönüşümünü zorunlu kıldığını ve öğrencilerin gelecekte başarılı olabilmesi için gerekli beceri ve bilgiyle donatılmaları gerektiğini ifade etti.
Çalışkan, Sabancı Üniversitesi’nin bu zorluğa nasıl yanıt verdiğini anlatarak, Üniversitenin disiplinlerarası eğitim modeliyle öğrencilere bireysel ihtiyaçlarına uygun eğitimlerini şekillendirme esnekliği ve seçeneği sunduğunu belirtti. Bu modelin, öğrencilere uyum yeteneği kazandırarak onları çeşitli kariyer alanlarına hazırladığını açıkladı. Ayrıca, akademi ve sanayiyi bir araya getirmenin zorluklarını kabul etmekle birlikte, özellikle çevrimiçi eğitim programlarının geliştirilmesi ve sunulmasında iş birliği potansiyeline dair iyimserliğini dile getirdi ve Sabancı Üniversitesi’nin tezsiz Profesyonel Yüksek Lisans programlarının doğrudan sanayiye dönük sanayi ihtiyaçlarına bağlı olarak oluşturulan programlardan olduğunu ve özellikle mezuniyet sonrası iş dünyasında belirli deneyimi kazanan gençlerimizin, insanlarımızın tekrar derinliğini artırabilmesi açısından yeni bir fırsat ve öğrenmenin sürekliliğini sağlamak açısından önemli bir girişim olduğunun altını çizdi. Öğrencilerin ayrıca lisans diploma programlarında sunulmayan alanlarda da bilgi sahibi olabilmeleri için sunulan yan dal programlarının da endüstrideki iş gücünü çeşitlendirmek ve endüstrilere farklı yetenekleri kazandırmak anlamında önemli olduğuna değinen Ali Çalışkan, bu kapsamda eğitim vermeye başlayan Sabancı Üniversitesi Batarya Bilimi ve Mühendisliği Yan Dal Programı’na değindi.
Eğitimde sanayiye dokunma açısından Sabancı Üniversitesi EDU ile de aynı şekilde Türkiye'de bugün hemen hemen sanayinin büyük bir çoğunluğuna sertifikasyon programları yürütüldüğünü belirten Çalışkan, bazı noktalarda sadece şirketlere özel uygulamalar yapabilme yeteneğinin de altını çizdi.
Çalışkan’ın üniversitelerin hızla değişen dünyadaki rolüne dair görüşleri, Tandar ve Aydın’ın kurumsal perspektiflerine paralel değerli bir bakış açısı sundu. Çalışkan, eğitim ile modern iş dünyasının talepleri arasındaki uçurumu kapatmak için akademi ve sanayi arasındaki iş birliğinin önemini vurguladı. Düzenlenen panelin ardından, etkinlik Prof. Dr. Selçuk Şiri’in sunumuyla devam etti.
Prof. Selçuk Şirin'den Kapsamlı Eğitim Reformu Çağrısı
New York Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selçuk Şirin, eğitimin bireysel ve toplumsal ilerleme için kritik önem taşıdığını söyledi. Türkiye’de özellikle erken çocukluk eğitimi ve yaşam boyu öğrenme alanlarında reformlara ihtiyaç olduğunu vurguladı. Şirin, eğitimde sosyal, kültürel ve yaratıcı unsurların teknik becerilerle birlikte ele alınması gerektiğini belirtti. Beyin göçü ve gençlerin geleceğe hazırlanması konularında uyarılarda bulunan Şirin, Türkiye'nin eğitimle ilgili sorunlarına acilen çözüm bulunması gerektiğini ifade etti.
Etkinlik, Prof. Şirin’in katılımcıların sorularını yanıtladığı interaktif bir oturumla sona erdi.