SUNUM'un hareketli günü

SUNUM'un hareketli günü

Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Merkezi SUNUM’da Kamu, Sanayi ve Akademi Dünyası bir araya geldi

Bölgenin en gelişmiş Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi SUNUM’da sanayi ile işbirliği yapılıyor 

 

Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi – SUNUM’da “İşletim Modeli, Sektörel Katılım, Erken Sonuçlar” başlıklı toplantı için kamu, sanayi ve akademi dünyasından çok sayıda davetli bir araya geldi. Sabancı Üniversitesi Rektörü Nihat Berker’in evsahipliğinde gerçekleştirilen toplantıya Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün ve  Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz da katıldı.  

 

 

Sabancı Üniversitesi Rektörü Nihat Berker toplantıdaki konuşmasında Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi – SUNUM’da üniversitelerden beklenen değer üretme sürecinde sanayi rekabetinde gerekli olan inovatif  yaratma ve geliştirmenin hedeflendiğini belirtti. Nihat Berker ayrıca “Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün ile Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’a ülkemizin ilerlemesinde çok stratejik bir rolü olduğuna inandığımız nanoteknoloji alanındaki çalışmalara ve bu alandaki çalışmalara verdikleri destek için teşekkür ediyorum” dedi

 

Rektör Nihat Berker konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulunun Aralık 2010 ve 2011 tarihli Toplantılarında alınan kararlara göre ülkemizdeki Araştırma Merkezlerinin 7 gün – 24 saat hizmet verebilmesi için   Kalkınma Bakanlığımız ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız tarafından gerekli girişimlerin gerçekleştiriliyor olduğunu memnuniyetle izliyoruz. Bu çalışmalar her alanda olduğu gibi, merkezlerin de daha verimli hizmet vermesi için oldukça önemli. 

 

Bunlar arasında yine çok önemli bir konuyu da bir kez daha dile getirmek isterim. Sürdürülebilirliğin devamında en önemli araç,  “insan kaynağıdır” Desteğiniz ile geldiğimiz noktada; insan kaynağına yatırım, alt yapı ve teknik kaynaklara yapılacak idame ve yenileme yatırımları kadar önemlidir. İnsan kaynaklarının da uzun vadede devamlılığı adına hükümetimizin yatırım desteklerinin ve teşviklerinin de artarak devam etmesini diliyoruz.” dedi.

 

Rektör Nihat Berker ayrıca, Haziran 2010’da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile birlikte temelini attıkları, Temmuz 2011’de de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte açılışını yaptıkları Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi – SUNUM’un varolan diğer merkezlerden en önemli farklılığının, üniversitelerimizde üretilen bilginin toplumun sorunlarına çözüm önerileri geliştirmesi ve ulusal refah düzeyinin artırılmasına katkıda bulunması ilkesidir, dedi. 

 

Sabancı Üniversitesi’nin kuruluş felsefelerinden birinin, bir dünya üniversitesi olma yolunda birlikte yaratmak ve geliştirmek olduğunu vurgulayan Nihat Berker, bu ilke ile bugünkü toplantıda Sabancı Üniversitesi’ndeki akademisyenlerin özellikle endüstriden gelen paydaşların katılımı ile en doğru hizmet modellerini oluşturacaklarını söyledi. 


 

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz toplantıda yaptığı konuşmada, 2023 vizyonu çerçevesinde ihracatın kompozisyonunu da yüksek teknoloji tabanlı ürünlerin payını artırmak hedefleri çerçevesinde ARGE'ye daha fazla önem verdiklerini ifade ederek, şunları anlattı: "Kamu ve özel, toplam ARGE harcamalarının milli gelire oranı, 2002'de 0,53-0,54 civarında iken, 2010 itibariyle 0,84'e geldi. Bu ciddi bir sıçrama. Aynı dönemde milli gelir, 230 milyar dolardan 736 milyar dolara çıktığını düşünürseniz, milli gelirde 3 katından fazla bir artış var, bir taraftan da ARGE harcamalarının milli gelire oranında 0,53'lerden, 0,84'lere bir artış söz konusu. Dolar bazında ifade edecek olursak, 1,2 milyar dolardan, 6,2 milyar dolara çıkmış toplam ARGE harcamalarımız. Bu, çok güzel bir artış. Avrupa ülkeleri, OECD ülkeleri ile mukayese ettiğimizde, 3-4 ülkeden daha fazla ARGE harcaması yaparken Türkiye geçmişte, bugün AB ülkesi 9-10 ülkeden daha fazla ARGE harcaması yapıyor, milli gelire oran olarak söylüyorum. En az bunun kadar önemli olan, özel sektörün ARGE'ye yaptığı harcamalar. Bizim 2023'te bir hedefimiz var, ARGE ile ilgili bir hedefimiz var. ARGE harcamalarının, milli gelire oranını yüzde 3'e çıkarmak istiyoruz. Bunun da üçte ikisini özel sektörün, üçte birini kamu sektörünün yapmasını istiyoruz."

 

ARGE harcamalarının, katma değere, yeniliğe dönüşümünde en kritik hususun, özel sektördeki ARGE harcamalarını artırmak olduğuna dikkati çeken Yılmaz, özel sektörün ARGE harcamalarının yüzde 40'ı aştığını, bunun yüzde 60'lara ulaşmasını ümit ettiklerini dile getirdi. Yılmaz, ARGE personeli sayısının 2010 yılı itibariyle 74 bini bulduğunu, 2023 hedefinin 300 bin olduğunu kaydetti.

Cevdet Yılmaz, üniversitelerin kalkınma sürecine daha fazla katkıda bulunması gerektiğini, Türkiye'nin bölgeler arası dengesizliklerini gidermede, daha dengeli bir kalkınma sürecinin gerçekleştirilmesinde üniversitelerin katkısına ihtiyaç duyulduğunu söyledi.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün de konuşmasında, Patent Kanunu'nda değişikliğe giderek üniversitelerin de kurumsal patent başvuru yapmasını sağlayacaklarını, üniversiteler bünyesinde kurulacak Teknoloji Transfer Ofisleri'ne patent lisanslama rolü de vereceklerini ve böylece üniversitelerin patent geliri elde etmelerini sağlayacaklarını bildirdi.

Ergün, Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi'nde (SUNUM) gerçekleştirilen "İşletim Modeli, Sektörel Katılım, Erken sonuçlar" konulu toplantıda yaptığı konuşmada, merkezin üniversite-sanayi işbirliğini geliştirmek adına önemli bir rol model olduğunu ve tüm karar alıcılar için ilham kaynağı niteliği taşıdığını vurguladı.

Bilgi yoğun bu sektörle ilgili gelişmelerde en büyük sorumluluğun üniversitelere düştüğüne işaret eden Ergün, sanayicilerle uyum içinde çalışan, üretilen bilgiyi aynı zamanda nihai ürüne dönüştürmeyi hedefleyen Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Merkezi'ni bu açıdan çok önemsediklerini vurguladı. Hükümet olarak üniversitelerin, akademisyenlerin ve reel sektörün bu tür alanlarda yapacakları çalışmalara her zaman destek olacaklarının altını çizen Ergün, "Üretim, ihracat ve istihdam kapasitesini artıracak nitelikli her projenin, ülkemizin 2023 hedeflerine büyük katkı sağlayacağını çok iyi biliyoruz" dedi.

 

Açış konuşmalarından sonra SUNUM Direktörü Volkan Özgüz gerçekleştirilen çalışmalara ilişkin bilgi verdi ve bundan sonra yapılacaklara ilişkin hedefleri de anlattı. 

 

Akademik araştırmacılar, öğrenciler, sanayi araştırmacıları ve üreticilerin dar bir bölgede birbirlerine yakın çalışma fırsatı bulacağı bir “İnovasyon Ekosistemi” modeli oluşturma yolunda olduklarının altını çizen Volkan Özgüz, “SUNUM herşeyden önce Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesinin bilimsel ve  teknik açıdan yetkin öğretim üyesi kadrosunun oluşturduğu temel üzerinde  gelişti. Bu temele Kalkınma Bakanlığı ve Sabancı Vakfının katkıları ile bugün içinde bulunduğumuz mükemmel bir araştırma binası ve  teçhizat parkı eklendi.  Son derece gelişmiş laboratuarlar oluşturuldu.” dedi. 

 

SUNUM bu yetkin insan ve teçhizat altyapısını tüm akademik ve sanayi kullanıcılarına açarak ,  küresel rekabette yardımcı olmak , bilgi tabanlı katma değer yaratmayı amaçlıyor. Tüm kullanıcılar, belirli koşulları sağlayarak merkezimizden faydalanabilirler.” diyen Volkan Özgüz, yurtiçinde olduğu kadar yurtdışında da kendi konularında öncü, coğrafyalardan birçok merkez ile işbirlikleri olduğunu belirtti.

 

Volkan Özgüz konuşmasına; “SUNUM da, sanayii paydaşları ile ülkemizin önceliklerine göre katma değeri yüksek, insan odaklı alanları belirledik. Bu alanlar içinde Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültemizde devam eden enerji, çevre – su , savunma uygulamaları, merkezimizin gelişmiş altyapısı ile yeni ivme kazanacak. Yakın vadede yapısal malzemeler uygulama alanında nanoteknolojileri kullanan yüksek özellikli kompozit paneller,  tıbbi malzemelere odaklanmayı planlıyoruz.  Orta vadede  uygulama alanı olarak gıda ve ziraat, uzun vade uygulama alanı olarak ise sağlık ve nano-biyo teknoloji alanlarını  belirledik. Bu alanlarda malzeme ve altyapı taşlarından başlayarak, sektörel uygulamalara kadar farklı aşamalarda Arge çalışmaları başlatıyoruz. Bu çalışmalarda stratejik işbirlikleri ve   rekabet öncesi konsorsiyumlar içinde çalışarak sanayiinin ihtiyaçlarına uygun uygulama takvimi içinde sonuçlar oluşturmayı hedefliyoruz. İlk sonuçlar oluşmaya başladı. Yayınlanan bir düzine makale yanında, özellikle 2 patent başvurusu yapıldı.” şeklinde sürdürdü.

 

Daha sonra Sabancı Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Araştırma ve Lisansüstü Politikalar Direktörü Hasan Mandal yönetiminde “Paydaş Nanoteknoloji Ar-Ge Çalışmaları” başlıklı panel yapıldı. Panelde SUNUM’da ilk işbirliği yapan kurumlardan Gebze Yüksek Teknolojisi Enstitüsü, Akkök Şirketler Grubu ve Eczacıbaşı Yapı Ürünleri Grubu yöneticileri konuştu. 

 

Konuşmalardan sonra Sabancı Üniversitesi Rektörü Nihat Berker, SUNUM Direktörü Volkan Özgüz, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün ve diğer konuklara laboratuvarları gezdirdi. 

Yönetim Kurullarında Kadın

Yönetim Kurullarında Kadın

Sabancı Üniversitesi ve Egon Zehnder International’dan Yönetim Kurullarında Kadın Üye Sayısının Artmasına Yönelik İşbirliği


Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu ve Egon Zehnder International, SPK’nın  yeni düzenlemesiyle getirilen şirket yönetim kurullarında bağımsız üye kotası uygulamasında kadın üyelere öncelik verilmesi için bir proje başlatıyor.

Proje kapsamında, son 10 yıldır Türkiye’de kurumsal yönetim dinamiklerini metodolojik bir yaklaşımla gündeme getiren Sabancı Üniversitesi ve 20 yılı aşkın bir süredir Türkiye’de stratejik yönetici atama projeleri konusunda deneyim sahibi olan Egon Zhender işbirliği yaparak uzman oldukları alanlardaki bilgi ve becerilerini biraraya getirecekler.

Sabancı Üniversitesi ile Egon Zehnder International’in ortak çalışması kapsamında, analitik verilerin, pratik pazar gerçekleri ve ihtiyaçları ile eşleştirilmesi sayesinde  kurumsal yönetim alanında önemli bir sinerji yaratılması hedefleniyor. Bu işbirliğinin, iş dünyası ve akademik kurumların pratik sonuçlar yaratmasına örnek olacak bir ortaklığı da kamuoyu gündemine taşıması planlanıyor.

Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu Direktörü Melsa Ararat konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Kadın üye arayan şirketler Türkiye'de yeterli sayıda yetkin ve uygun kadın olmadığından yakınmaktalar. Bu yakınmalar kota uygulayan ülkelerde de başlangıçta sıkça dile getirilmiş ama uygulamada bu engeller aşılmıştır. Projede kota uygulamasını gerçekleştirmiş ülkelerin deneyimlerinden yararlanacağız. Aday bulmakta kullanılan geleneksel ilişki bazlı yaklaşımlar yerine yetenek, bilgi, deneyim ve uzmanlığa dayanan  yöntemler kadın direktör adayları havuzunun  tahmin edilenden çok daha fazla olduğunu göstermektedir” dedi.

Egon Zehnder Türkiye Yönetici Ortağı Murat Yesildere ise; “Egon Zehnder International olarak üstlendiğimiz yönetim kurulu üyesi atama projelerimizde kadın üye havuzunun sığlığı önemli bir darboğaz yaratıyor. Az sayıda aday arasında yer alan üst düzey kadın yöneticilerin profesyonel yükümlülükleri ve üstlendikleri görevleri nedeni ile isverenleri bu tip ek sorumluluklar almaları konusunda maalesef istekli değiller. Yönetim kurullarına kadın yönetim kurulu üyesi atanması için getirilecek kota kadın yönetim kurulu üyesi aday havuzunun derinleştirilmesini de şart koşuyor. Sabancı Üniversitesi ile başlatacağınız işbirliğini sadece kadın yönetim kurulu üyesi talebini güçledireceği için değil, paralelinde kadın yönetim kurulu üyesi aday havuzunu da derinleştirecek olması sebebi ile heyecan verici buluyorum” dedi.

İMKB şirketlerinde kadın yönetim kurulu üyeleri oranının düşüklüğü aynı zamanda bir  insan hakları ve cinsler arası eşitlik ve adalet sorunu.
Proje çerçevesinde 2008 yılından itibaren şirket bazında hesaplanan Kadın Etki Endeksi'nin  2012 ve 2013 yıllarında  ciddi bir artış göstermesine destek olacak çalışmalar yapılması planlanıyor. Projenin ilk aşamasında kadın yönetim kurulu üye adayları veri tabanı oluşturulacak ve adaylar nitelik ve tecrübelerine göre sınıflandırılacak. Veri tabanının oluşturulmasında yer alacak kriterler projeyi destekleyen şirketlerden oluşan bir danışma kurulu aracılığı ile belirlenecek ve üniversitede geliştirilen metodoloji yardımı ile de şirketlerin yönetim kurullarının ihtiyaç duyduğu donanım ve tecrübeye sahip kadınlarla şirketler eşleştirilecek.

2002 yılında kuruluşundan bu yana yönetim kurullarının yapısı ve işleyişinin şirket performansı üzerindeki etkileri üzerinde araştırmalar yapan ve SPK'nın Kurumsal Yönetim İlkeleri’nin hazırlanmasında yer alan Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu, bir süredir kadınların yönetim kurullarındaki ağırlığının şirket davranışlarına ve performansına etkisi üzerinde de çalışmalarını sürdürüyor. Forum, İMKB şirketlerinde kadın yönetim kurulu üye oranının düşüklüğünü hem bir insan hakları ve cinsler arası eşitlik ve adalet sorunu olarak görmekte hem de tüketicileri ve diğer paydaşları etkileyen ekonomik kararların verilmesinde kadınların yer almamalarını bir toplumsal sorun olarak değerlendirmektedir.

Forum, SPK'nın yayınladığı yeni düzenlemelerle yönetim kurullarına getirilen bağımsız üye kotalarının doldurulmasında kadınlara öncelik verilmesini hem cinsler arası eşitlik açısından hem de ekonomik kararlarda farklı bakışların ve önceliklerin dikkate alınması açısından önemli buluyor ve SPK tebliğinin bu anlamda bir fırsat yarattığını savunuyor. 

Egon Zehnder International İstanbul Ofisi “Bağımsız Kadın Yönetim Kurulu Üyesi Aday Havuzu”nu yarattı

Egon Zehnder International EPWN ile birlikte kadınların yönetim kurulunda daha fazla yer almasına yönelik periyodik uluslararası arastırmalar yapıyor. Egon Zehnder International İstanbul ofisi de İMKB 100 endeksinde yer alan şirketlerdeki kadın yönetim kurulu üyelerinin analizine yönelik periyodik araştırmalar yapıyor. Egon Zehnder International İstanbul Ofisi “Bağımsız Kadın Yönetim Kurulu Üyesi Aday Havuzu”nu yarattı ve bu havuzu derinleştirmek için değişik kurumlarla işbirliği yapıyor. Egon Zehnder International kısa bir sure once ERT ile kadın yönetim kurulu üyelerinin sayısının artırılmasına yönelik Avrupa çapında bir insiyatife de ortak oldu.

Egon Zehnder International yaptığı değerlendirmede gönüllü insiyatiflerin kadınların iş dünyasındaki ağırlığını artırmaya yetmediğini savunuyor. Yönetim kurulu için kadın üye kotalarının ideal çözüm olmasa da birçok ülkede arzu edilen sonuçları verdiğinin altını çiziyor. İş dünyasının üst düzey kadın yönetici sayısını artırmasının yönetim kurullarında kadın üyelerin artması için zorurluluk olduğunu vurguluyor. Az sayıdaki kadın yönetim kurulu üyesinin bilgi şeffaflığı açısından erkek adaylardan daha fazla iletişime ve desteğe ihtiyaç duyduklarını belirtiyor.  Egon Zehnder International, özellikle kısa vadede, profesyonel kadın yöneticilerin, farklı, çıkar çatışması yaratmayan sektör ve şirketlerin yönetim kurullarında yer almasının kadın yönetim kurulu aday havuzunu derinleştireceğini ifade ediyor.

Sabancı'da 8 Mart nasıl kutlandı?

Sabancı'da 8 Mart nasıl kutlandı?

Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Forumu 8 Mart’ı etkinliklerle kutladı

Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Forumu 8 Mart’ta Hollanda'daki Utrecht Üniversitesi, Tarih ve Kültür Enstitüsü'nün kıdemli araştırmacısı ve European Journal of Women's Studies (Avrupa Kadın Çalışmaları Dergisi) baş editörü Kathy Davis’i konuk etti.


Kathy Davis, Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Forumu’nun Dünya Kadınlar Günü kutlamaları kapsamında, 8 Mart 2012 Perşembe günü, Karaköy’deki Minerva Han’da “Feminism as Traveling Theory: The Case of Our Bodies, Ourselves” başlıklı bir konuşma yaptı. Oturumu Filiz Ayla (Mavi Kalem Derneği) yönetti.

Kathy Davis konuşmasında, 1970’lerde ABD’de yayınlanan “Our Bodies, Ourselves” kitabının, macerasını ,çeviri hikayelerini,anlattı. Kitabın dünyanın farklı ülkelerinde, farklı dillere tercüme edilmesini ve adapte edilmesini, “Our Bodies, Ourselves”i oluşturanların bir başarısı olarak gören Kathy Davis, “Bu kitapla, feminizmin gezici bir teori olarak, uluslararaşırı siyasal bir hareket olarak nasıl hareket ettiğini gördüm” dedi. “Our Bodies, Ourselves”in başarısı üzerine bir vaka çalışması yapan Kathy Davis çalışmasında, kitabın ülkeler arası yolculuğu sırasında başına neler geldiğini, bu seyahatler sırasında kitaba eklenenleri ve geride bırakılanları incelediğini ifade etti. Kitabı ABD feminizminin en başarılı ihraç ürünü olarak niteleyen Davis, burada esas olanın, farklı ülkelerdeki kadınların ABD temelli feminist bilgiyi alıp, kendi kültürel bağlamlarındanasıl şekillendirdiği olduğunun altını çizdi.

Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Forumu, 8 Mart’ta üniversitenin Tuzla’daki kampüsünde de etkinlikler gerçekleştirdi. Kampüsteki etkinlikler, Sabancı Üniversitesi Türk Sanat Müziği Çalışan Korosu’nun konseri ile başladı. İçlerinde bir erkek koristin bulunduğu koro kadın bestekarların eserlerini seslendirdi. Ardından, “Genç Akademisyenlerle Akademide Kadın Olmak” başlıklı panele geçildi. Moderatörlüğünü Sabancı Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Işık Özel’in gerçekleştirdiği panelde, On Dokuz Mayıs Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nden Yrd. Doç. Dr. Melda Yaman Öztürk, Mersin Üniversitesi Psikiyatri Bölümü’nden Doç. Dr. Ayşe Devrim Başterzi, Sabancı Üniversitesi Diller Okulu’ndan Ruken Alp, Sabancı Üniversitesi Biyoloji Bilimleri ve Biyomühendislik Programı’ndan Tuğçe Ayça Tekiner ve İstanbul Teknik Üniversitesi Fizik Bölümü’nden Doç. Dr. Sevtap Yıldız Özbek konuşmacı oldular.

Farklı sektörlerde pazarlama ve marka yönetimi

Farklı sektörlerde pazarlama ve marka yönetimi

Sabancı Üniversitesi MBA Kulübü farklı sektörlerde pazarlama faaliyetlerini ve marka yönetimini inceliyor

Sabancı Üniversitesi MBA Kulübü tarafından bu yıl sekizincisi düzenlenecek “Pazarlama Sohbetleri”nde farklı sektörlerde pazarlama ve marka yönetimi konuları ele alınacak.



Sabancı Üniversitesi’nin Tuzla’daki kampüsünde, 10-11 Mart 2012 tarihlerinde düzenlenecek “Pazarlama Sohbetleri 8”de vaka çalışmaları ve çeşitli aktivitelere yer verilecek.

Sabancı Üniversitesi MBA Kulübü pazarlama ve marka yönetimine ilgi duyan, bu alanlarda kariyerlerini planlayan öğrencilerin, farklı sektörlerdeki pazarlama ve markalaşma uygulamaları hakkında fikir edinmelerine yardımcı olmak ve farklı bir vizyon kazandırmak amacıyla gerçekleştirdiği “Pazarlama Sohbetleri” sekizincisini düzenliyor.

Ana sponsorluğunu Finansbank’ın ve yan sponsorluklarını Hasbro ve Vodafone’un üstlendiği “Pazarlama Sohbetleri” 10-11 Mart 2012 tarihlerinde, Sabancı Üniversitesi’nin Tuzla’daki kampusunda gerçekleşecek. Etkinlikte, farklı sektörlerden markaların üst düzey yöneticileri, geleceğin marka yöneticileri ile bir araya gelecek. Sohbet, Sabancı Üniversitesi öğrencilerinin yanı sıra; sektörün profesyonellerine akademisyenleri, tüm üniversite öğrencilerine, MBA ve doktora öğrencilerine de açık olacak.

‘Pazarlama Sohbetleri’nin ilk gününde; Finansbank Ödeme Sistemleri Genel Müdür Yardımcısı Kunter Kutluay, Eczacıbaşı İpek Kağıt Pazarlama Direktörü İçim Er,  Trendyol Kurucu Ortağı ve CEO’su Demet Mutlu ve Vodafone Genel Müşteri Segmenti Bölüm Başkanı Lütfullah Kitapçı konuşmacı olacaklar.

Etkinliğin ikinci gününde LÖSEV Sunumu ile başlayacak. Ardından; Novo Nordisk Ürün Müdürü Özge Ulusoy, Hasbro Türkiye Pazarlama Müdürü Arzu Çeltekoğlu,  Sony Business Group Pazarlama Yöneticisi Murat Gebeceli ve Henkel Pazarlama Direktörü Mehmet Karamollaoğlu konuşmacı olacaklar. Ayrıca LÖSEV de etkinliğin ikinci gününde bir sunum yapacak.

Katılım ücretsiz olacaktır. Ulaşım için Taksim ve Kadıköy’den gidiş-dönüş servisler kaldırılacaktır.
Katılım için tıklayınız 

Program:

10 Mart 2012, Cumartesi

10.30 - 11.00 Açılış Konuşması
11.00 - 12.00 Finansbank, Kunter Kutluay (Ödeme Sistemleri Genel Müdür Yardımcısı)
12.00 - 12.15 Doğadan & Eti & Starbucks’la Mola
12.15 - 13.15 Eczacıbaşı, İçim Er (İpek Kağıt Pazarlama Direktörü)
13.15 - 14.15 Yemek Arası
14.15 - 15.15 Trendyol, Demet Mutlu (Trendyol Kurucu ortağı ve CEO’su)
15.15 - 15.30 Doğadan & Eti & Starbucks’la Mola
15.30 - 16.30 Vodafone, Lutfullah Kitapçı (Genel Müşteri Segmenti Bölüm Başkanı)

11 Mart 2012, Pazar


10:00 - 11:00 LÖSEV Sunum
11.00 - 12.00 Novo Nordisk, Özge Ulusoy (Ürün Müdürü)
12.00 - 12.15 Kahve Molası
12.15 - 13.15 Hasbro, Arzu Çeltekoğlu (Hasbro Türkiye Pazarlama Müdürü)
13.15 - 14.15 Yemek Arası
14.15 - 15.15 Sony, Murat Gebeceli (Business Group Pazarlama Yöneticisi)
15.15 - 15.30 Kahve Molası
15.30 - 16.30 Henkel, Mehmet Karamollaoğlu (Pazarlama Direktörü)

Model Birleşmiş Milletler Kulübü Antalya MUNTR Konferansı’nda

Model Birleşmiş Milletler Kulübü Antalya MUNTR Konferansı’nda

EUROMUN Konferansı’nda “En Sıra Dışı Delege Ödülü”ne, Kasım ayında YMUN Konferansları’nda “En İyi Delege” ve “Mansiyon” ödüllerine layık görülen Sabancı Üniversitesi Model Birleşmiş Milletler Kulübü (SUMUN), iki delegasyonla Antalya'da MUNTR Konferansı’nda…



Sabancı Üniversitesi Model Birleşmiş Milletler Kulübü (SUMUN), 5-9 Mart tarihleri arasında, Antalya’da gerçekleşen ve Model Birleşmiş Milletler Derneği tarafınca düzenlenen ve Türkiye’nin üniversite düzeyinde yapılan birkaç Model Birleşmiş Milletler organizasyonlarından olan MUNTR Konferansı’na iki delegasyon olarak katılıyor.

Model Birleşmiş Milletler konferanslarına, dünyanın birçok farklı ülkesinden gelen öğrenciler, güncel konular üzerine hararetli tartışmalar yaparak sorunlara farklı açılardan yaklaşmak ve çözüm önerileri oluşturmak için katılıyorlar. SUMUN ekibi, Birleşmiş Milletler bünyesindeki çeşitli komitelerde ve G-20 zirvesi, Futuristic NATO, African Union gibi Birleşmiş Milletler haricinde yapılan uluslararası politik platformlarda Almanya ve Kamerun ülkelerinin delegasyonlarını temsil ediyor.

Konferans kapsamında, konularında yetkin ve uzman kişilerin katılımıyla konular hakkında akademik ve güncel bilgileri birinci ağızdan dinleyerek edinen delegeler, önümüzdeki beş gün boyunca komitelerine atanmış sorunları tartışarak ve birlikte çalışarak sonuca varmayı hedefliyorlar.  Bu bağlamda SUMUN ekibi, küresel finans krizi, henüz gelişmekte olan ülkelerin sorunları, Arap Baharı’nın yerel ve küresel etkileri gibi tüm dünyayı siyasi ve ekonomik açıdan etkileyen ve ilgilendiren gündemdeki politik sorunları farklı bakış açısına ve çözüm yöntemlerine sahip ülkelerin temsilcileriyle bir araya gelip tartışarak sorunlara nihai çözümler arıyor.

Kulüp içi yaptığı çalışmalarla ve katıldığı çeşitli yurtiçi ve yurtdışı konferanslarla öğrencilerin akademik ve sosyal bilgi ve becerilerini geliştirmeyi hedefleyen SUMUN geçen sene Mayıs ayında EUROMUN Konferansı’nda (Maastricht) “En Sıra Dışı Delege Ödülü”ne Kasım ayında YMUN Konferansları’nda “En İyi Delege” ve “Mansiyon” ödüllerine layık görüldü.

CEO'larla Çay Sohbetleri Ekibi Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer ile biraraya geliyor

CEO'larla Çay Sohbetleri Ekibi Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer ile biraraya geliyor

Sabancı Üniversitesi CEO'larla Çay Sohbetleri Ekibi öğrencileri, çay sohbetleri rotasını Ankara'ya çevirdi. Yıllardır başarılı görüşmeler gerçekleştiren ekip bu kez Ankara'da bugün saat 14.00'te Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer ile 19 öğrencinin katılacağı bir çay sohbeti gerçekleştiriyor.

GİZ'12'nin ardından

GİZ'12'nin ardından

Başarılı İsimler ‘Girişimcilik ve İnovasyon Zirvesi 2012’de Ağırlandı

Sabancı Üniversitesi Genç Girişimciler Kulübü (GGK) tarafından 3 -4 Mart 2012  tarihlerinde yapılan  "Girişimcilik ve İnovasyon Zirvesi 2012" bu yıl da başarıyla tamamlandı. Girişimcilik alanında önemli başarılara imza atmış 10 konuşmacı iki gün boyunca 600’ü aşkın genç girişimci adayı ile GİZ’12 de buluştu.

Sabancı Üniversitesi’nde 3- 4 Mart’ta gerçekleşen Girişimcilik ve İnovasyon Zirvesi 2012’de birbirinden başarılı isimler çeşitli üniversite ve liselerden gelerek zirveye katılan öğrencilere girişimcilik deneyimlerini aktardı. Sabancı Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Mandal’ın- ayrıca kendisi merkezi İngiltere de bulunan Dünya İnovasyon Vakfına (WIF) danışmanlık yapmaktadır.- “Girişimcilik” kavramı üzerinde durduğu açış konuşmasının ardından başlayan zirvenin ilk günü, Pozitron Kurucu Ortağı,Endeavor Derneği Danışma Kurulu Üyesi Fırat İşbecer’in konuşması ile sona erdi. Fırat İşbecer zirvede üniversite ve lise öğrencileriyle kendi girişimcilik deneyimlerini paylaşmasının yanısıra, karşılaşılan hiçbir güçlük ya da engel ile istenilen hedeften vazgeçilmemesi üzerine dinleyiciler tarafından çok beğenilen bir konuşma yaptı.

Galatasaray Spor Kulübü Başkan Yardımcısı, Arcelor Mittal Akdeniz - Ortadoğu Ve Türkiye'nin Gelişmesinden Sorumlu Başkanı Adnan Öztürk ise eğitim ile sağlanan fırsat eşitliğinin önemini vurgularken, dünyanın içinde bulunduğu tüketim kültürünün gelecek yıllardaki olası yansımaları ve bugünkü verilerine de değinerek sosyal girişimciliğin önemine de parmak basmış oldu. Markafoni Kurucu Ortağı Ve Yönetim Kurulu Üyesi Tolga Tatari ise bir diğer ilgi çekici konuşmacıydı. Markafoni’nin bulunduğu noktaya gelene kadar yaşadığı süreçleri ve bugünkü bakış açılarını öğrencilerle paylaşan Tatari “Benim en sevdiğim müşteri tarzı iadeyi seven müşteridir çünkü iade eden müşteri aktif müşteridir.” diyerek hem müşreti memnuniyetine verdiği önemi hem de alışılagelmiş geleneksel bakış açısındansa, yenilikçi olmanın önerimi dile getirmiş oldu. GİZ’12 etkinliğinde dördüncü konuşmacı olan Pirelli Fabrika Direktörü Ali Karahöyüklü konuşmasında çevre ve enerji üzerinde durup, geleceğin inovasyon ve girişimcilik yapılabilecek konularıyla ilgili gençlerle önemli ipuçları vererek gençleri geleceğe dair heyecanlandırdı. Konuşmasının bir diğer ilgi çekici konusu ise Pirelli’nin en büyük girişimlerinden biri olan Formula1’di.



Etkinliğin 2. Günü ise Yönetim Ve İletişim Danışmanı Fatmanur Erdoğan ile bomba gibi başladı. Bulunduğu dezavantajı çalışarak ve doğru bakış açısıyla kendisine nasıl avantaj haline getirdiğiyle ilgili örneğiyle gençlere umut aşılayan Erdoğan, girişimciliğin bir işi en baştan yaratmakla sınırlı kalmadığını, aynı zamanda kurumsal kimlikten kopmadan girişimci yönetici nasıl olunduğuna dikkat çekti ve biz gençlere entrepreneurship kavramının yanısıra intrapreneurship kavramını da tanıtmış oldu.

Deulcom International Kurucusu Baybars Altuntaş öğrencileri bol bol güldürerek girişimciliğin heyecanını ve dinamik yapısını gençlerle uygulamalı olarak konuşması sırasında paylaştı. 21.yy’ın girişim çağı olduğunu vurgulayan Altuntaş, okuduğu bir dergide dikkatini çeken bir kelimeyi araştırarak Türkiye'de Franshising eksikliğini farkedip,  nasıl Türkiye’ye getirdiğini dergiyi okuyan diğer insanlara atıfta bulunarak “ ben gördüm, onlar baktı. Onlar pas geçti, ben Fax geçtim” diyerek dinleyicilere espirili bir şekilde aktardı. Mynet Yönetim Kurulu Başkanı Emre Kurttepeli
Hata yapmanın girişimciliğin ve başarının en önemli öğelerinden biri olduğunu ve ancak hatalar sonucunda istenilene ulaşılabileceğini iletirken, katı bir şekilde planlanmış kariyer planlarının çok da etkili olmadığını, önemli olanın gidilecek hedefin ne olduğuna doğru karar verilmesi olduğunu “ Gittiğiniz yeri iyi seçin, yolunuz zaten sürekli değişecek” diyerek dile getirdi. Köfteci Ramiz Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Birtan Taşkınlar ise okuduğu bölümde (hukuk) bir mesleğe devam etmek yerine kardeşleriyle birlikte babasının ismini devam ettirmek için köftecilik sektöründe ilerlemelerini anlatırken; girişimciliğin sadece Batı ve Amerika gibi toplumlara ait olamadığını, Türk gelenek ve göreneklerinin bakış açısıyla da gerçekleşebileceğini bizlere sunmuş oldu.

GİZ’12 nin son konuşmacısı olan Küçükçalık Grubu Yönetim Kurulu Başkanı  Yaşar Küçükçalık “"Hayatta bir işi çok iyi bilmeli, çok iyi yapabilmelisiniz." diyerek uzmanlaşmanın önemini vurguladığı konuşmasında GGK’nın ricasıyla düzenleyeceği fabrika gezisiyle öğrencilere işlerin nasıl yürüdüğünü uygulamalı olarak görme fırsatı verdi. "Hayatta 'bilmediğini' biliyorsan çok şey kazanırsın. Biliyorum demek herşeyi yok eder." diyen Küçükçalık girişimci insanların en önemli özelliği olan merak etme ve araştırma özelliklerini gözler önüne sererken, "Çıraklığını yapmadığın işin patronluğuna heveslenme." Diyerek bilgi ve deneyim sahibi olmanın önemini bir kez daha göstermiş oldu.

Sabancı, Özyeğin ve MIT güçlerini girişimcilik için birleştiriyor

Sabancı, Özyeğin ve MIT güçlerini girişimcilik için birleştiriyor

Dünyanın önde gelen teknoloji üniversitesi MIT, tüm dünyadan katılımcıların geldiği etkinliğin organizasyonu için Türkiye’de kendine Özyeğin ve Sabancı üniversitelerini seçti

Dünyanın en önemli teknoloji üniversitelerinden MIT, uluslararası alanda en önemli girişimcilik etkinliklerinden MIT Global Startup Workshop’u bu yıl 28-30 Mart tarihlerinde Türkiye’de gerçekleştireceğini duyurdu. 40 ülkeden gelen katılımcılara benzersiz bir “networking” fırsatı da sunan MIT Global Startup Workshop, üniversitelerin Türkiye’de girişimciliğe verdiği destek ve koyduğu ağırlık anlamında bir kilometre taşı olma özelliğine de sahip.



MIT Enterprise Forum Turkey ev sahipliği, Özyeğin Üniversitesi ile Sabancı Üniversitesi’nin ortaklığı ve ABD Büyükelçiliği’nin desteği ile gerçekleştirilecek olan etkinlik, Hüsnü Özyeğin, Hanzade Doğan, Ferit F. Şahenk, Ashok Rao, Iqbal Quadir ve Rakesh Malhotra gibi önde gelen girişimciler ve iş insanlarının konuşmalarına sahne olacak. 

Dünyanın en önemli teknoloji üniversitelerinden MIT, uluslararası alanda en önemli girişimcilik etkinliklerinden MIT Global Startup Workshop’u (MIT GSW) bu yıl  Türkiye’de gerçekleştireceğini duyurdu. 7 Mart Çarşamba günü, Swissôtel Living Residence’daki Özyeğin Üniversitesi Yönetici Eğitim Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısıyla duyurulan MIT Global Startup Workshop, 40 ülkeden gelen katılımcılara benzersiz bir “networking” fırsatı da sunacak. Basın toplantısında konuşan Özyeğin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Erkut, Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat Berker ve MIT Enterprise Forum Turkey Başkan Yardımcısı Selçuk Kiper, MIT GSW 2012’nin üniversitelerin Türkiye’de girişimciliğe verdiği destek anlamında da bir kilometre taşı olduğunu vurguladı. 

Türkiye girişimcilik ekosistemi dünya arenasında
MIT Enterprise Forum Turkey ev sahipliği, Özyeğin Üniversitesi ile Sabancı Üniversitesi’nin ortaklığı ve ABD Büyükelçiliği’nin desteği ile gerçekleştirilecek olan etkinlik Hüsnü Özyeğin, Hanzade Doğan, Ferit F. Şahenk, Ashok Rao, Iqbal Quadir ve Rakesh Malhotra gibi önde gelen girişimciler ve iş insanlarının konuşmalarına sahne olacak.

Bu yıl Directions for Innovation (İnovasyonda Yeni Ufuklar) temasıyla gerçekleşecek olan MIT Global Startup Workshop’ta; girişimcilere, yatırımcılara ve ekosistemin diğer oyuncularına ufuk açacak teknolojik, stratejik ve küresel pazara ilişkin trendler üzerinde durulacak. MIT GSW 2012, girişimcilik alanındaki küresel gelişmelerin yanı sıra, Türkiye’nin girişimcilik ekosistemine de odaklanacak. Canlı ekonomisi, genç nüfusu ve hızlı büyüyen tüketici pazarıyla girişimcilik alanında bölgesel bir çekim merkezi olmaya aday görülen Türkiye, etkileyici girişimcilik potansiyeli nedeniyle MIT GSW etkinliğinin bu yılki adresi olarak seçildi. Konferansa dünyanın 40 ülkesinden katılımcılar bekleniyor.

MIT Enterprise Forum Turkey Başkan Yardımcısı Selçuk Kiper basın toplantısında şöyle konuştu: Türkiye’nin coğrafi konumundan yola çıkarak bu yılki etkinliğin teması sayesinde Asya ve dünyadaki dinamik ekonomiler mercek altına alınacak ve teşvik edilecek, bu değişimde genç girişimcilerin etkisi güçlendirilecek, holding ve başlangıç şirketlerini karşılıklı fayda sağlayacakları ilişkiler kurması için cesaretlendirilecek ve batı ve doğuyu bir araya getirerek girişimcilikle ilgili birbirinden farklılaşan kültürel bakış açıları keşfedilecek. 300’e yakın katılımcı , yatırımcı girişimci iş planı yarışması kazananlarını üç günlük bu etkinlikte sıkı ilişkiler içine girmesi sağlanacak, bu açıdan bu etkinliğin Türkiye’de eşi benzeri yapılmamıştır. Bu açıdan da Türk girişimcileri için dolu dolu geçecek, verimli ilişkiler kurabileceği bir ortam sağlamış olmaktan da gururluyuz.

Üniversiteler girişimciliğe el attı
Basın toplantısında yaptığı konuşmada Türkiye’de girişimciliğin en zayıf halkasının bugüne dek üniversiteler olduğunu söyleyen Özyeğin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Erkut, “Oysa ABD gibi gelişmiş ülkelerde araştırma ve teknoloji odaklı üniversiteler, kurdukları şirketler sayesinde, girişimciliğin motoru olmanın yanı sıra ülke ekonomisi üzerinde ciddi etkiye sahiptir. Bir örnekle açıklamam gerekirse, MIT mezunları tarafından kurulmuş ve halen var olan şirketlerden bir ülke oluşturulsa, bu ülke elde ettiği gelirler bakımından dünyanın en büyük 11. ekonomisi olur” dedi. “Girişimciliği stratejik programına yerleştiren, Girişim Fabrikası’nı kuran ve girişimci de yetiştirmeyi hedefleyen bir üniversite olarak, bu alanda istekli üniversitelerle ve kurumlarla işbirliği yapmaya hazırız. Girişimcilik yolunda en aktif üniversitelerin başında gelen Sabancı Üniversitesi ve Global Startup Workshop’a ev sahipliği yapan MIT Enterprise Forum Turkey ile işbirliğimizin bundan böyle de farklı ortaklıklarla devam edeceğine inanıyorum.”  

Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat Berker ise “Issizlik orani ulkemizde cok yuksek, ozellikle sehirlerdeki genclerimiz diger kesimlere gore iki kat daha fazla işsizlikle yüzyüze kalıyor. Biz Sabancı Üniversitesi olarak hep iş arayan değil iş yaratan gençler yetiştirmeye çalışıyoruz. Bu bir fırsattır” dedi. Sabancı Üniversitesi’nde 1999 yılından bu yana girişimcilik derslerinin verildiğinin altını çizen Prof. Dr. Nihat Berker, “Sabancı Üniversitesi teknoparkı ve SUNUM (Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi) ile ülkemize birçok teknoloji üretiyor, daha önemlisi INOVENT firması ile bu üretilen teknolojinin ekonomik faydaya dönüşümü için şirketlerin kurulmasını sağlıyor ve sağlamaya devam edecek” dedi.

Girisimciliğın uzun bir yol olduğunun altını çizen Prof. Dr. Nihat Berker, “Sabancı Üniversitesi, Özyeğin Üniversitesi ve MIT Enterprise Forum ve MIT işbirliği ile yeni şirket kuracaklara yol gösterici olacak bu uluslararası etkinliğin içinde olmaktan gurur duyduklarını belirtti. Prof. Dr. Nihat Berker, sözlerine “Yeniliğe ve teknolojilere dayalı girisimciliğin Turkiye'de kök tutması için gerekli her konuda çalışmaya devam edeceğiz” diyerek sözlerine son verdi.

14 yıldır dünyanın dört bir yanında düzenleniyor
1998 yılından beri, yılda bir kez düzenlenen 14 uluslararası workshop ile 6 kıtada 70 farklı milletten katılımcıyı kendine çekmeyi başaran MIT Global Startup Workshop’un 15’incisi, bu yıl 28-30 Mart 2012 tarihlerinde İstanbul'da düzenlenecek. Girişimcilik konusundaki liderleri, yatırımcıları, öğrencileri, akademisyenleri, devlet kurumlarını ve özel sektörü bir araya getiren MIT GSW, girişimciliği destekleyen küresel bir ağ oluşturmayı hedefliyor. MIT GSW, tartışmalara yön vermek, fikirler geliştirmek ve en iyi girişimcilik uygulamalarını paylaşmak için farklı sektörler arasında köprüler kuruyor.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile simülasyon çalışması yaptılar

Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile simülasyon çalışması yaptılar

Sabancı Üniversitesi Uluslararası Çalışmalar Programı öğrencileri simülasyon çalışmasını Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile yaptı

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve BM Genel Kurul Başkanı  Al-Nasser, Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi Uluslararası Çalışmalar Programı öğrencileri tarafından gerçekleştirilen "Kıbrıs'ta İç Politika ve BM Arabuluculuğu Simülasyonu" çalışmasına katıldı.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, BM Genel Kurul Başkanı Nassir Abdülaziz Al-Nasser ile birlikte, Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi öğrencileri tarafından gerçekleştirilen "Kıbrıs'ta İç Politika ve BM Arabuluculuğu Simülasyonu" çalışmasına katıldı.

Davutoğlu, burada yaptığı konuşmada, akademik hayatta bir karar almadan önce bir-iki hafta düşünebilirken, diplomatik uygulamada karşılarına gelen bir meselede o an karar vermek zorunda olduklarını belirtti.

Öğrencilere, o karar anında ancak entelektüel birikimlerinden ve deneyimlerinden yararlanabileceklerini söyleyen Davutoğlu, günümüzde iyi bir diplomat olmanın geçmişe göre çok daha fazla şey gerektirdiğini, Ortadoğu konusunda uzmanlaşacak bir diplomatın buradaki bütün kavimlerin geçmişini, oradaki toplumların psikolojilerini, olaylara nasıl yaklaştığını bilmesi gerektiğini anlattı.

Davutoğlu konuşmasında, “Uyuşmazlıklarda tarafları anlamak da çok önemli. Bunun için iki tarafın da psikolojisini bilmek gereklidir. Kıbrıs müzakereleri için de bu durum geçerlidir.Bir gün eminim siz de diplomasiye gireceksiniz ve Kıbrıs sorununun müzakeresinde bizden çok daha başarılı olacaksınız. Son 9 yılda Kıbrıs sorunun çözümü için birçok çabamız oldu.  Temennimiz o ki, belki burada Alexander Downer'i oynayan Sabancı Üniversitesi öğrencisi çok daha başarılı olur.” dedi.
Davutoğlu, simülasyonun, teori ve pratiği bir araya getirmesi nedeniyle önemli olduğunu ifade ederek, "Teori ve pratiği bağdaştıran, uzun vadeli dönüşümleri görebilen ve bunları paralel olarak güncel bağlamda değerlendirebilenler tarihi değiştireceklerdir. Diplomasi sürecini uygulamak sürekli olarak size bunları yaptırıyor" dedi.

Simülasyon çalışmasının sonunda Davutoğlu, ABD ve AB'yi de içerdiği için, simülasyonun gerçeğinden çok daha başarılı olduğunu söyledi.  Ayrıca, yapılan çalışmanın Dışişleri Bakanlığı'ndaki simülasyonlara çok yakın olduğunu söyleyen Davutoğlu, öğrencileri başarılarından ötürü tebrik etti.

Simülasyon çalışması

Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi Uluslararası Çalışmalar Programı öğretim üyeleri ve öğrencileri tarafından hazırlanan simülasyonun çıkış noktasını, "dünya evrensel demokratik normlara doğru ilerlerken etnik gruplar arası uzlaşmanın ve barışın tesis edilip sürdürülmesinin giderek kamuoyu desteğine bağlı hale geldiği" gözlemi oluşturdu.

"Kıbrıs'ta İç Politika ve BM Arabuluculuğu Simülasyonu", Kıbrıs Türk masası, Kıbrıs Rum masası ve BM masası olmak üzere üç masadan oluştu. Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum masalarında iktidar partisi, muhalefet partisi, sivil toplum, basın, iş dünyası temsilcileri; BM masasında ise BM genel sekreteri ve yetkilileri, ABD Başkanlığı özel elçisi, AB Komisyonu üyesi, Birleşik Krallık ve Rusya temsilcileri, BM Türkiye ve BM Yunanistan büyükelçileri yer aldı.

2014 yılının ocak ayında geçtiği varsayılan simülasyon, grup içi tartışmalar, devletler arası müzakere süreci, etnik gruplar arası uzlaşmanın psikososyal boyutu ve grupların BM Genel Merkezinde bir araya gelmesi aşamalarından oluştu

Abone ol