Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Endüstri Mühendisliği Programı öğrencilerimizden Aleyna Güven, Almanya’da bir Sevgi Evi’ndeki stajı sırasında “Gençlik Köprüsü” dahilinde Toplumsal Duyarlılık Projeleri’nin de (TDP/CIP) desteğiyle bir proje gerçekleştirdi. Proje kapsamında Almanya’dan 7 üniversite öğrencisinin katılımı ile Sabancı Üniversitesi’nde 27 Ocak–3 Şubat 2019 tarihleri "Sınırların Ötesinde Nasıl Birlikte Yaşarız?" temalı çeşitli atölyeler düzenlendi.
"Sınırların Ötesinde Nasıl Birlikte Yaşarız?" ve “Gençlik Köprüsü” projelerini Aleyna’ya sorduk:
Aleyna GüvenÖncelikle kısaca kendinden bahseder misin Aleyna?
Endüstri Mühendisliği üçüncü sınıftayım. Sosyal sorumluluk projelerine duyduğum ilgi bu okulda CIP ile tanışmamla başladı. CIP projemi tamamladıktan sonra bu konularda yurtdışında da çalışmak istedim. Farklı ülkelerde bu kurumlar nasıl çalışıyor ne tür yollar izliyorlar merak ettim. Sonrasında Almanya’daki bir sevgi evine mail attım. Gönüllü çalışmak istediğimi belirttim. Onlar da kabul ettiler. Bu şekilde Almanya’ya gittim 2,5 ay sevgi evinde çalıştım. Orada çalışırken kendilerinin Güney Afrika ile yaptıkları karşılıklı bir gönüllülük projesi olduğunu öğrendim. Almanya’daki sevgi evinde çalışan bir öğrenci bir yıl gönüllü olarak Afrika’ya gidiyor aynı şekilde Afrika’dan bir öğrenci gönüllü çalışmak için Almanya’ya geliyor. Ben de bunu Sabancı’yla da yapabileceğimizi söyledim. Onlar da bu fikre çok sıcak baktılar. Sonrasında CIP ile iletişime geçtim ve CIP’nin desteğiyle bu projeyi hayata geçirdik.
Sınırların Ötesinde Nasıl Yaşarız projesi nedir? Amaç, kapsam vs. gibi bilgileri rica ediyoruz.
Projenin temel amacı; Almanya ve Türkiye’deki üniversite öğrencilerinin Sabancı Üniversitesi’nde bir araya gelerek kültür, yurttaşlık, insan hakları, zorla yerinden edinmeler, uluslararası göç, mültecilik ve çocuk mülteciler gibi kavramların tartışması ve bir fikir köprüsü kurmaktı.
Proje ekibinde kimler var?
Sabancı Ekibi: Ayşe Ecer, Ara Ege Altınman, Hakan Öztürk, Şeyma Roza Sevinç, Egemen Kaplan, Aleyna Güven
Proje Alman basınında "Türkiye'yle Köprü Kurmak" başlığı ile yer aldı
Değişim programına katılanlar: Regina Saltevski, Stine Fritz, Sindy Becker, Robin Loh, Stefanie Schramek, Michael Kirsten, Jan Ohly
Ev. Stiftung Arnsburg (ESTA) Vakfı, Güney Afrika'da "Kıtalararası Bağlantılar" adıyla sürdürdüğü program kapsamında, kalıbına sığmayan düşüncelerin ülkeler arasında alışverişini desteklemektedir. Bu kez, Lich çocuk ve gençlik evinin çalışanları ve öğrencileri, rotalarını farklı bir ülkeye çevirerek Türkiye'yi ziyaret ettiler. Kuruma bağlı beş eğitimci adayı ve sosyal eğitimci ile iki okutman, şubat ayı başında bir hafta süreyle İstanbul'da Sabancı Üniversitesi'nin konuğu oldular. Katılımcılardan Jan Ohly, yeni arkadaşlar edindiklerini belirtti. Alman-Türk Gençlik Köprüsü desteğiyle finanse edilen değişim programının bu yıl boyunca devam etmesi planlanıyor.
Almanya ve Türkiye arasındaki bu yeni işbirliğinin temeli 2017'de atıldı. ESTA'da staj yapmakta olan Aleyna Güven, kurduğu bağlantılar üzerinden iki ay boyunca Lich'te tatil yaparken Türk kültürü konusunda bilgilerini paylaştı. ESTA Genel Müdürü Fabian Scharping'in sözleriyle, "Çalışmaya çok olumlu tepkiler almamız nedeniyle Sabancı Üniversitesi'nde devam etmeye karar verdik." Düşüncenin faaliyete geçirilmesi, iki ülke arasında anlayış ve dostluğu pekiştirmek amacıyla Düsseldorf'ta kurulan Alman-Türk Gençlik Köprüsü sayesinde mümkün oldu. Sabancı Üniversitesi'nin öne çıkan özelliklerinden biri, öğrencilerinin gönüllülük esasına dayalı sosyal faaliyetlerde bulunmasını beklemesi. Öğrenciler bu kapsamda ilköğretim öğrencileri, engelliler, Suriyeli mülteciler gibi çeşitli kesimlerle çalışmalarda bulunuyor. Almanya'dan gelen ziyaretçilere yönelik altı günlük programın odak noktasını da mülteciler oluşturdu. Seminerler, geziler ve atölyelerde, Türkiye ve Almanya'da göç olgusuna yönelik çalışmalar paylaşıldı. Katılımcılar ev sahibi ülkenin toplumu ve kültürüne dair genel izlenimler edinirken sosyal eğitim projelerini yakından inceleme imkanı buldu. Katılımcılardan Stefanie Schramek, "Tüm farklılıklarımıza rağmen pek çok ortak noktamız olduğunu keşfettik" dedi. Eğitmen Sindy Becker ve kurul üyesi Scharping, ülkeler arasındaki alışverişin tam da bu keşifler nedeniyle çok önemli olduğuna inanıyor. En önemli meselenin farklılıkları kabul edip birbirimizle eşit düzlemde buluşmak olduğunu söyleyen Scharping, "Başkalarından öğreneceğimiz, başkalarının bizden öğreneceği çok şey var" diyor. Bu tür keşiflerin, çocuk ve gençlik evinin diğer mensuplarının da ilgisini çekeceği düşünülüyor. Programın ikinci etabında, Türkiye'den öğrenciler haziran veya eylül ayında Lich'i ziyaret edecek. İstanbul'da hazırlanmakta olan program kapsamında, öğrenciler Almanya'daki akranlarıyla "Kültürlerarası Öğrenim" teması altında atölyeler düzenleyecekler.
Haber linki: https://www.giessener-allgemeine.de/regional/kreisgiessen/Kreis-Giessen-Brueckenschlag-in-die-Tuerkei;art457,553604
Öğrencilerin proje ile ilgili yorumları
Regina “I am happy to be a part of this exchange. I‘ve made new Friends, tasted delicious food and got a new perspective of Turkey in such different ways. Istanbul is wonderful, thank you for this unique Experience!”
Ayşe Ecer “It was an absolute pleasure to welcome our German friends to Sabanci and to Istanbul. We learned so much from each other, and shared many experiences together; such as visiting social institutions that are located in the least developed regions of the city, being lectured by very important academicians, as well as exploring the city together”
Hakan Öztürk “It was a great experience for us to host our German friends and having a chance to observe social work institutions with them. I’m looking forward to be part of the Germany side of the project ”
Robin Loh “I really enjoyed the staff exchange. It was a great experience to see beyond my own nose. I got to know some parts of Istanbul and a lot of hospitable people. I am really thankful for the great lectures, the workshops and the field visits, organised by the Sabanci University. I am looking forward to host our Turkish friends in Germany.“
Sindy Becker "The time in Istanbul was very enriching. The intercultural exchange, the lively city, the delicious food and the many new impressions have welded us together as a group and allowed us to grow individually as a person. The exchange of professionals was very well organized, so that we will continue to look over the counter at a same level!"
"Sınırların Ötesinde Nasıl Birlikte Yaşarız?" konulu toplantının konuşmacılarından alıntılar:
Meltem Müftüler Baç:
"Turkey was always a part of the European Order with Council of Europe, OECD and NATO. With the 2015 refugee crisis the EU's external environment was heavily dependent on Turkey."
Başak Yavcan:
"Social cohesion is one of the most crucial factors when dealing with migration crises. Education must also be used as a tool of integration."