Yaşayan Kütüphane etkinliği 30 Kasım Perşembe günü 17.30-20.30 saatleri arasında Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nde gerçekleşti.
Yaşayan Kütüphane’de normal kütüphanelerde olduğu üzere, okuyucular, kütüphane görevlileri, kitaplar ve kitap katalogları yer alıyor. Bu kütüphanenin diğerlerinden tek farkı, Yaşayan Kütüphane’deki kitapların sizin bizim gibi insanlar olmaları ve okuma eylemi olarak okuyucularıyla kişisel bir diyaloğa girmeleridir. Çıkış noktası, “Kitabı kapağına göre yargılama!” olan bu kütüphanenin kitapları, önyargılar ve kalıplaşmış yargılarla karşı karşıya kalan, çoğu kez ayrımcılık veya sosyal dışlanma mağduru olan grupların temsilcileri olmalarıdır.
Yaşayan Kütüphane, toplumumuzdaki farklılıklara adanmış, kâr amacı gütmeyen gönüllüler tarafından düzenlenen uluslararası bir projedir. Kütüphanenin amacı farklı sosyal gruplardan insanlar arasında yapıcı bir diyalog kurulmasına yardımcı olmaktır. Rahat ve güvenli bir ortamda kurulan bu diyalog ayrımcılığın temelini oluşturan kalıplaşmış yargıların giderilmesine zemin olur.
Yaşayan Kütüphane’de drag queen, onkoloji annesi, evsiz, gay, biseksüel, tehlikeli ırk köpek sahibi, arama kurtarma, eşcinsel annesi, eşcinsel babası, cerebral palsy bir birey, kekeme, vegan, albino, HIV+, otizmli ve üstün yetenekli ablası gibi kitaplar yer aldı.
Etkinliğe katılan kitaplar ve okuyucular deneyimlerini şu şekilde aktardı:
“Kekeleyen biri olarak kekemeliği anlatmak ve özgürce konuşmak her zaman mümkün olmuyor. Yaşayan Kütüphane, bunu kolayca kırdığım bir etkinlik oldu. Kitap olmak, farklılığımı anlatmak ve onun karşılık bulduğunu görmek beni çok mutlu etti. Okuyucularla güzel bir iletişim kurduk. Bu sayede hem ben kendimi çok iyi hissettim hem de onlar farkındalıklarını artırdı.” (Kekeme Kitap)
“Yaşayan Kütüphane’de okuyucu olmak benim için çok farklıydı. Toplumda ötekileştirilmiş ama aslında bir arada yaşadığımız ve birlikte çalıştığımız kişilerle ön yargılarımızdan uzak bir şekilde konuşabildiğimiz ve onların hayat deneyimlerini dinleyebildiğimiz çok özel bir deneyimdi. Okuduğum kitaplar hakkında hala düşünüyorum. Eminim ki Yaşayan Kütüphane sadece Toplumsal Duyarlılık Projeleri dersinin öğrencileri için değil, hepimiz için dönüştürücü gücü olan ve insanlara birlik hissi veren bir etkinlik oldu. Bir sonraki için sabırsızlanıyorum.” (Okuyucu)
“Yaşayan Kütüphane benim için çok farklı ve çok güzel bir deneyimdi. Bu etkinlikte gay, eşcinsel babası ve onkoloji annesi kitaplarını dinleme şansım oldu. Üç kitabı da hayranlıkla dinlerken, hiç ilk defa tanışıyormuş gibi hissetmedim. Bunun nedeni çok samimi olmaları ve toplumumuzda sürekli karşılaştığımız konuları tüm içtenlikle dile getirmiş olmaları. Her bir kitaptan ayrı ayrı çok şey öğrendim, hayata bakış açıları beni çok etkiledi.” (Okuyucu)