İklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik için önemli bir tehdittir

Küresel İklim Değişiklikleri ve Anadolu Biyocoğrafyası: Geçmişi Anlamak ve Geleceği Öngörmek” konulu söyleşi, İstanbul Politikalar Merkezi’nin ev sahipliğinde yapıldı

Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi’nin (İPM) Doğa ve İklim Söyleşileri’nin 7’ncisine Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Öğretim Üyesi Hakan Gür konuk oldu. "Küresel İklim Değişiklikleri ve Anadolu Biyocoğrafyası: Geçmişi Anlamak ve Geleceği Öngörmek” başlıklı bir sunum yapan Hakan Gür, iklim değişikliğinin, biyolojik çeşitlilik için önemli bir tehdit olduğuna dikkat çekti

Hakan Gür 

Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi’nin (İPM) doğayı koruma ve iklim değişikliğiyle ilgili mücadele alanlarını bir araya getirmek için başlattığı “Doğa ve İklim Söyleşileri”nin 7’ncisinde Hakan Gür ağırlandı.

Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Öğretim Üyesi Hakan Gür, "Küresel İklim Değişiklikleri ve Anadolu Biyocoğrafyası: Geçmişi Anlamak ve Geleceği Öngörmek" konulu sunumunda, özellikle Anadolu yer sincabı üzerinde yapılan çalışmalar üzerinde durarak, Anadolu biyocoğrafyasına dikkat çekti. Hakan Gür, “Anadolu, sahip olduğu biyoçeşitlilik açısından yeri doldurulamaz, ancak zaten özgün doğal vejetasyonunun çoğunu kaybetmiş, yoğun tehdit altında olan bir bölge” dedi.

Hakan Gür, iklim değişikliğinin biyoçeşitliliğin tüm bileşenlerini etkilediğini belirterek, “İklim değişikliğine türler ya yer değiştirerek ya değişen çevresel koşullara uyum sağlayarak ya da yok olarak cevap verir. Türler, iklim değişikliği nedeniyle dağılımlarını, aktivitelerini, göçlerini, bolluklarını ve tür etkileşimlerini değiştiriyor. İklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik için önemli bir tehdittir!” diye konuştu.

Hakan Gür, söyleşide gerçekleştirdiği sunumda iklim değişikliğinin biyolojik çeşitliliğin üzerindeki etkilere ilişkin şu noktalara dikkat çekti:

  • Biyolojik bilimlerin penceresinden bakılırsa, iklim değişikliği, organizmadan biyoma kadar biyolojik çeşitliliğin (bir bölgedeki genlerin, türlerin ve ekosistemlerin toplamı) tüm bileşenlerini etkiler ve biyolojik çeşitlilik için önemli bir tehdit.
  • İçinde bulunduğumuz yüzyılda gerçekleşecek iklim değişikliğini daha da önemli kılan, öngörülen iklim değişikliğinin omurgalılar arasında gözlenen iklimsel niş evrim hızından en az 10 bin kat daha hızlı olması.
  • Yakın gelecekteki iklim değişikliğine uyum (iklimsel nişin takip edilmesi hariç), omurgalıların iklimsel nişlerini daha önce görülmemiş bir hızda değiştirmesini gerektirecek.   

Hakan Gür Hakkında

1993-2007 yılları arasında lisans, yüksek lisans ve doktora öğrenimini Hacettepe Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü’nde tamamlamıştır. Yüksek lisans ve doktora çalışmaları, sırasıyla Anadolu yer sincaplarının populasyon biyolojisi ve biyocoğrafyası ile ilgilidir. 2008 yılında Ahi Evran Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü’ne atanmıştır. 2009 yılında “Richardson yer sincaplarının yaşam öyküsü özellikleri ve fenolojisi üzerine iklimsel etkiler” başlıklı çalışması ile Lethbridge Üniversitesi (Alberta, Kanada), Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyolojik Bilimler Bölümü’nün ‘Karasal Ekoloji Doktora Sonrası Araştırma Bursu’nu kazanmıştır. Son yıllarda genel olarak yer sincaplarının ekolojisi ve biyocoğrafyası üzerine yaptığı çalışmalarını, moleküler filocoğrafya ve ekolojik niş modellemesi yaklaşımlarını kullanarak, küresel iklim değişikliklerinin omurgalı türlerinin coğrafi dağılımını ve genetik yapısını nasıl etkilediği/etkileyeceği üzerine yoğunlaştırmıştır.