Sabancı Üniversitesi Kültürel Çalışmalar Yüksek Lisans Programından mezun olan Eray Erkoca, State University of New York at Binghamton'daki Comparative Literature bölümünün PhD programına kabul edildi. Eray Erkoca, bu süreçte Türkiye ve Latin Amerika bağlamında siyasal şiddetin siyasal öznellik üzerine etkisini psikanalitik kuram ve travma teorisi ışığında incelemeyi hedefliyor.
Sabancı Üniversitesi’nin disiplinlerarası eğitim anlayışının akademik kariyerine önemli bir katkı sağladığını belirten Eray Erkoca, Kültürel Çalışmalar programının eklektik yapısı sayesinde de birbirinden yaratıcı konularda çalışmalar yapabildiğini söylüyor. Eray Erkoca ile gerçekleştirdiğimiz röportajda kariyerinden hedeflerine kadar birçok konuyu konuştuk.
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Kariyer yolculuğunuzdan kısaca bahseder misiniz?
2019 yılında Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji bölümünden mezun oldum. Eğitimime bir yıl ara vererek medyada kültür ve sanat alanında çalıştım, Türkiye’de ve dünyanın farklı yerlerinde üretim yapan pek çok güncel sanatçı, küratör, koleksiyoner ve galerici ile röportajlar gerçekleştirdim. Akademik bir kariyeri her zaman düşlemiş olduğumdan bir yıl sonra Sabancı Üniversitesi Kültürel Çalışmalar Lisansüstü Programı’na başvurdum ve kabul aldım. Lisans eğitimim sırasında almış olduğum zorunlu ve seçmeli dersler hâlihazırda farklı alanlara ilgi duymamı sağlamıştı. Yüksek lisansım sırasında ise disiplinler arası bir yaklaşımı benimseyerek psikanaliz, siyasal teori ve edebiyat üzerine araştırmaya başladım. 1980 sonrası Türk darbe romanlarında aile ve siyasal öznellik arasındaki ilişkiyi psikanalitik kuramın ışığında incelediğim yüksek lisans tezimi savunarak Sabancı Üniversitesi’nden mezun oldum.
Lisansüstü döneminiz boyunca aktif olarak yer aldığınız sosyal ve akademik çalışmalardan ve projelerden bahseder misiniz?
Lisansüstü eğitimim boyunca pek çok dersin asistanlığını üstlendim. Geçtiğimiz dönem Society & Humanity (SPS) dersinin asistanlığını yürüterek edindiğim öğretim tecrübesini çok önemli buluyorum. Binghamton Üniversitesi’nde doktora yaparken ilk yılımdan itibaren içeriğini kendim hazırladığım bir ders vereceğim. SPS dersi akademisyenliğe hazırlanmak için çok iyi bir başlangıçtı.
State University of New York at Binghamton'daki Comparative Literature bölümünün PhD programına kabul aldınız. Bize biraz başvuru ve kabul sürecinizi anlatabilir misiniz? Ayrıca bu programda hangi konularda çalışmalar yapacaksınız?
Binghamton Üniversitesi Karşılaştırmalı Edebiyat bölümüne tam burslu kabul edilen üç kişiden biri olduğum için çok mutluyum. Zorlu ama sonucu elde ettiğim zaman gerçekten tatmin eden bir süreçti. Ben lisansüstü eğitimimin üçüncü döneminde, hem ders almaya devam ederken hem de tezimi yazmaya başlamışken başvuru sürecine başladım. O nedenle hem fiziksel hem de psikolojik olarak yoğun bir dönemdi. Bu süreçte gerek Kültürel Çalışmalar programındaki, gerekse de Akademik İletişim’deki hocalarım bana çok destek oldular, onlara teşekkürlerimi iletiyorum. Doktora sürecimde Türkiye ve Latin Amerika bağlamında siyasal şiddetin siyasal öznellik üzerine etkisini yine psikanalitik kuram ve travma teorisi ışığında incelemeyi hedefliyorum. Bunu yaparken, edebiyat, felsefe, sosyoloji, antropoloji gibi farklı disiplerden yararlanacağım.
Sabancı Üniversitesi mezunu olarak üniversitedeki günlerinize gidecek olursak, almış olduğunuz eğitimden, üniversitedeki sosyal yaşama kadar neler söylersiniz?
Sabancı Üniversitesi, lisans eğitimim sırasında şekillenmeye başlayan akademik ve profesyonel isteklerimin ve hedeflerimin olgunlaştığı bir yerdi. Artık ne yapmak istediğimi, akademik araştırma konularımı çok daha iyi biliyorum. Eğitimim sürecinde yalnızca lisansüstü değil, lisanstan da çok arkadaşım oldu. Aktif olarak katılmış olmasam da, arkadaşlarım sayesinde tanıştığım Sabancı Üniversitesi Dans Kulübü’nün gösterilerini hayranlıkla izledim.
Sabancı Üniversitesi’nin kariyerinize sağladığı katkıları anlatır mısınız?
Sabancı Üniversitesi’nden almış olduğum disiplinlerarası eğitim akademik olarak beni çok besledi. Kültürel Çalışmalar programının eklektik yapısı sayesinde birbirinden yaratıcı konularda çalışmalar yapmak mümkün.
Kültürel Çalışmalar alanına ilgi duyan öğrencilere neler tavsiye edersiniz?
Öncelikle kendilerini sınırlandırmamalarını, araştırma alanlarından farklı alanlarda çalışan hocalardan ders almalarını tavsiye ederim. Ben eğitimim sırasında hem sosyoloji hem felsefe dersleri aldım. Edebiyat çalışmama rağmen hâlâ o derslerde edindiğim bilgileri kullanıyorum. Bir de tabii ki ilgi duyduğunuz konunun peşinden gitmek çok önemli. Akademik kariyer her ne kadar zor bir süreç olsa da size gerçekten heyecan veren bir konu üzerine çalışmak, verdiği tatmin bakımından bütün zorluklara değer dedirtiyor.
Kariyerinizle ilgili olarak gelecekteki hedef ve planlarınız neler?
Ben doktoramı bitirdikten sonra akademisyen olmayı hedefliyorum. Hem araştırmacı olarak bilgi mirasına katkıda bulunmak hem de akademik kariyeriniz sürecinde edindiğiniz bilgileri öğrencilerle paylaşmak çok tatmin edici diye düşünüyorum.