Sadece performans sanatına odaklanan ilk geniş çaplı sergi

Marina Abramović’in retrospektif niteliği taşıyan Türkiye’deki ilk büyük sergisi Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi (SSM)’nde 

Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi (SSM), Akbank’ın desteğiyle dünyaca ünlü performans sanatçısı Marina Abramović’i ağırlıyor. Marina Abramović + MAI, Akış / Flux sergisiyle 26 Nisan 2020 tarihine kadar Sabancı Üniversitesi SSM ve eşlik eden sergiyle Akbank Sanat’ta. 

Marina Abramović

Performans sanatının öncülerinden  Marina Abramović’in Türkiye’deki ilk büyük ölçekli retrospektifini içeren sergi 26 Nisan 2020 tarihine kadar 12:00 – 20:00 saatleri arasında ziyaret edilebilir. Sergi kapsamında aynı dönemde Akbank Sanat’ta ise Marina Abramović Institute’un dokümantasyon sergileri yer alıyor. 

Sabancı Üniversitesi SSM’de gerçekleştirilecek söz konusu dev proje; Marina Abramović Institute (MAI) işbirliğiyle Türkiye’den ve dünyadan performans sanatçılarıyla beraber geliştirilen canlı performanslar ve ziyaretçilerin katılımıyla tamamlanan Marina Abramović’in “Metod”unun deneyimlenmesinden oluşuyor. 

SSM ve MAI ortaklığında geliştirilen, Türkiye’de performans sanatının tarihini ziyaretçi için ulaşılabilir ve anlamlı kılmanın yanında performans sanatçılarını destekleme misyonu odağında şekillenen projede, Marina Abramović’in performanslarının video ve fotoğraf dokümantasyonunun yanında, sergi için geliştirilen performanslar da canlı olarak SSM galerilerinde yer alıyor. 


İstanbul’da gerçekleşecek ve sadece performans sanatına odaklanan ilk geniş çaplı sergi 

Sabancı Üniversitesi SSM Müdürü Dr. Nazan Ölçer Marina Abramović + MAI, Akış / Flux sergisiyle ilgili olarak şunları söyledi:

“2020’ye günümüzün en çok tanınan kadın sanatçılarından Marina Abramović’le giriyoruz… SSM olarak daha önce (2011) yaşayan en önemli çağdaş sanatçılardan Sophie Calle’i sanatseverlerle buluşturmuştuk.  Bu kez yine çok önemli bir kadın sanatçıya; Marina Abramović’e ev sahipliği yapıyoruz. İsmi performans sanatıyla özdeşleşmiş Abramović, müzemize ve İstanbul’a büyük bir projeyle geldi. Bu proje İstanbul’da gerçekleşecek ve sadece performans sanatına odaklanan ilk geniş çaplı sergi olacak. Müze olarak kendi çıtamızı biraz daha yükseltiyoruz. Sanatseverler alışılagelmiş bir serginin çok ötesini görecek, deneyimleyecek. Bu dev proje; sergi süresince her gün çoğunluğu Türk sanatçıların gerçekleştireceği canlı performanslardan, tabii ki Marina’nın 50 yıllık sanat hayatına ışık tutacak retrospektif sergisinden ve dünya performans sanatı literatürüne “Abramović Metod”u olarak giren ve ziyaretçilerin bire bir katılımıyla gerçekleşecek deneyimlerden oluşacak. İlk kez bir serginin başyapıtı ziyaretçiler olacak. Bu nedenle çok heyecanlıyız. Yine benzersiz bir iş yapmamıza olanak tanıyan Akbank’a çok teşekkür ediyorum.”  

1970’lerden itibaren yaygınlık kazanan bir sanat biçimi olan; objesiz, geçici ve ana bağlı sosyal bir süreç olarak bugün çok disiplinli bir biçimde icra edilen performans sanatının Türkiye’deki sanatseverler tarafından daha yakından tanınmasını ve tecrübe edilmesini amaçlayan proje üç bölüme ayrılıyor. 

Serginin ilk bölümü dünyanın en önemli yaşayan sanatçılarından Marina Abramović’in yaklaşık elli senelik kariyeri boyunca ürettiği ikonik performansların video ve fotoğraf belgeleriyle sanatçının çığır açan kariyerine ışık tutuyor. 

Ağustos 2019’da her tür performansla uğraşan sanatçılara yönelik yapılan açık çağrıya proje teklifleri ile cevap veren ve projeye davet edilen Türkiye’den ve dünyadan performans sanatçılarının pratiklerinin sunulacağı ikinci bölümde ise, müzenin ziyarete açık olduğu her gün, 12:00 – 20:00 saatleri arasında günde sekiz saat aralıksız olmak üzere, orijinal uzun süreli performanslar canlı olarak gerçekleştiriliyor. 

Marina Abramović sergisi, sanatçının eğitmenlik kariyeri boyunca sanatçılar için geliştirerek herkese sunduğu felsefe ve tekniklerle ziyaretçilerin bizzat katılımıyla farklı tecrübeler yaşadığı “Metod” bölümüyle son bulacak. Sanatçının seneler süren araştırmalar sonucunda geliştirdiği ve “başyapıtım” diye nitelendirdiği “Abramović Metodu”, insanları geniş çaplı, ortak katılımlı bir tecrübede bir araya getirerek kendileriyle ve birbirleriyle bağ kurmaya davet eden bir aktivite özelliğini taşıyor. Metod, özfarkındalığa ve keşiflere dair bir alan yaratarak; egzersizler ile ziyaretçileri fiziksel ve ruhsal hassasiyet, açıklık ve sükunetle buluşturuyor. 

Performans sanatının tarihinden yola çıkarak bugününü şekillendiren mirasın keşfedilmesine olanak sağlayacak sergilerde, Abramović ve Türkiye’den performans sanatçılarının çalışmaları tarihsel bir bağlam içinde ele alınıyor. Dokümantasyon sergiler, bu disipline aşina olmayan ve bir bütünlük içerisinde görmek isteyecek ziyaretçilere performans sanatını tanıtırken bir yandan da bu alan üzerine devam eden yerel diyaloğa katkıda bulunuyor. 

Marina Abramović’in İstanbul projesi; sanatçının Belgrad’da 21 Eylül 2019’da ziyarete açılan “The Cleaner” adlı sergisiyle beraber, doğduğu Balkan topraklarına dönüşünü de temsil ediyor. 

Detaylı bilgi için tıklayınız.