Sabancı Üniversitesi Endüstri Mühendisliği son sınıf öğrencileri Doğa Kaçar ve Elif Tanyeri, Sanayi Odaklı Projeler ENS 491 Mezuniyet Programı kapsamında Omega Motor ile gerçekleştirdikleri projelerini anlattı. Sizler de mezun olmadan önce Sanayi Odaklı Projeler ENS 491 programı ile profesyonel hayatı deneyimleyebilirsiniz.
-Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Doğa Kaçar: Sabancı Üniversitesi Endüstri Mühendisliği’nde son sınıf öğrencisiyim. Aslında 3. sınıfın ortasına kadar bilgisayar mühendisliği okuyordum ancak biraz geç verilmiş bir kararla endüstri mühendisliğine geçiş yaptım. Bu süreçte disiplinler arası bir alanda çalışmanın ve farklı alanlarda donanımlı insanlarla işbirliği yapmanın beni daha çok heyecanlandırdığını ve monotonluktan uzak bir iş hayatı fırsatı sunabileceğini fark ettim.
Elif Tanyeri: Merhaba, ben de Elif. Endüstri Mühendisliği 4. sınıf öğrencisiyim.
- Hangi firma çalışma gerçekleştirdiniz? Bize projenizin detaylarından bahseder misiniz?
Omega Motor ile çalışma fırsatı bulduk. Kısaca açıklamak gerekirse Omega Motor, 1961 yılında Türkiye’de asenkron elektrik motorlarının seri üretimine başlayarak sektörde öncülük etmiş bir firma. 2014 yılında, Avrupa Birliği’nin 2017 itibarıyla enerji verimli motorlar için zorunlu hale getirdiği standartlara uygun motorlar üretmeye yönelik olarak kurulmuş. Firma, IE1 ve IE2 verim sınıfındaki motorları IE4 verim sınıfına dönüştürme sürecinde ve IE3 verim sınıfı motorların ekonomik üretimi konusunda öncülük ediyor.
Bizim projemiz ise firmanın mevcut sipariş tabanlı üretim planlamasından daha stratejik bir planlama metoduna geçiş yapmasını kapsıyor. Önceki bahar döneminde dizayn aşamasını yaparak darboğaz analizi ve araştırmalarını yaptık. Basit bir anlatımla darboğazlar, üretim verimliliğinin ve kapasitenin düşmesine sebep olarak zaman ve iş gücü kaybına sebep oluyor. Proje kapsamında, üretim verilerini kullanarak daha etkin bir planlama algoritması geliştirmeye çalışıyoruz, önümüzdeki sonbahar döneminde uygulama aşamasını gerçekleştireceğiz.
- Çalışma ekibinizden ve çalışma şeklinizden bahseder misiniz?
Projeyi iki öğrenci ve iki süpervizör olarak yürütüyoruz. Ekip sayımız bitirme projeleri için biraz az olabilir ama süpervizörlerimizin desteğiyle az kişilik dev kadro gibi olduk. Süpervizörlerimizden biri olan Korkut Kaan Tokgöz, milimetre dalga teknolojileri, CMOS (komplemetary metal-oxide-semiconductor) teknolojisi ve IoT gibi ileri düzey teknolojiler üzerine çalıştığı için projede karşılaştığımız teknik zorlukları anlayabilmemizi ve bakış açısı kazanmamızı sağladı. Diğer süpervizörümüz Kemal Kılıç ise operasyon ve yenilik yönetimi üzerinde çalışmalar yapmış, Endüstri Mühendisliği alanında ders veren çok değerli hocamız. Bu iki farklı alanının birleşimi sayesinde hem daha keyifli hem de farklı bakış açıları kazandığımız bir proje yürütüyoruz.
Şu ana kadar dizayn aşamasını bitirdik, bu süreçte Elif’le birlikte araştırma ve yaptığımız fikir alışverişleri sayesinde veri topladık. Bunları belirli aralıklarla süpervizörlerimizle paylaştık ve onlardan aldığımız geri dönüşlerle revize ederek çalışmamızın son hallerini Omega Motor’la paylaştık. Süreçten uzak kalmamak adına dönem boyunca hep birlikte fabrika ziyaretleri gerçekleştirdik. Sanırım bize en keyif veren aşama da burası oldu.
-Sanayi Odaklı Projeler Mezuniyet Programı’na katılmak ve deneyimlemek sizlere neler kattı?
Öncelikle bu proje, tipik okul projelerimizdeki bireysel sorumlulukların ötesinde hem süpervizörlerimize hem kendimize hem de projeyi gerçekleştirmemize olanak tanıyan Omega Motor’a karşı olan sorumluluklarımızı içeriyor. Bu yüzden öğrenciliğin son döneminde ve iş hayatına geçiş öncesinde bizim için çok kıymetli.
Aynı zamanda projeyi uygularken süpervizörlerimizle işin akademik ve teorik kısmını, şirketle ise işin uygulama kısmını öğrendiğimiz için ikisini bir arada uygulama şansımız oldu ve bunun uygulanabilir olduğu görmüş olduk.
-Eklemek istedikleriniz var mı?
Proje fikriyle ilk karşılaştığımızda Elif’le çok heyecanlanmıştık, ardından projeyi gerçekleştirmek adına süpervizör bulma arayışına girdik. Bu süreç bizi biraz zorladı çünkü bütün hocalarımız proje yoğunlukları sebebiyle (projeye bahar döneminde başlamamızın da etkisi var) üzülerek ve haklı olarak projeyi kabul edemeyeceklerini söylemişlerdi. Umarım önümüzdeki dönemlerde ellerinde güzel projesi olan ve bunu gerçekleştirmek için heyecanlı öğrenciler için süpervizör bulmak daha kolay olur, okulun bu konuya çözüm getirmesi öğrenciler için destekleyici bir adım olacaktır. Ayrıca çok dolu bir takvimleri olmasına rağmen projemizi reddetmeyip bu yükün altına giren Kemal Hoca’mıza ve Korkut Hoca’mıza çok ama çok teşekkür ederiz.
Aynı zamanda önümüzdeki dönemlerde bitirme projesi alacak öğrencilere bir notumuz var. Okulda açılan projeler her ne kadar güzel olsa bile size hitap etmeyebilir, bu da çok normal bir durum. Çalışmak istediğiniz alanda proje bulamazsanız bunu uygulayan şirketlerle iletişim kurmaya çalışarak bu şirketlerden proje teklifi alabilirsiniz. Eminim bu şirketler de Sabancı Üniversitesi'nden proje yapmaya istekli öğrencilerle proje yürütmek isterler, sonuçta iki taraf için de 'win-win' bir durum oluyor.