Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Mükemmeliyet Merkezi’nin (SU Gender); demokrasi, akademik özgürlük, toplumsal cinsiyet eşitliği ve feminizm alanlarında öncü çalışmalar yapan Şirin Tekeli anısına düzenlediği “2020 Şirin Tekeli Araştırma Ödülleri” sahiplerini buldu. Şirin Tekeli’nin bıraktığı zengin mirasın yaşaması, paylaşılması ve çeşitlenmesi amacıyla 2017’den bu yana verilen Araştırma Ödülleri, bu yıl çevrimiçi gerçekleşen Şirin Tekeli Araştırma Ödülü Tören ve Konferansı kapsamında açıklandı.
Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Mükemmeliyet Merkezi’nin (SU Gender); demokrasi, akademik özgürlük, toplumsal cinsiyet eşitliği ve feminizm alanlarında öncü çalışmalar yapan akademisyen Şirin Tekeli anısına düzenlediği Araştırma Ödülleri çevrimiçi (online) düzenlenen konferansla sahiplerini buldu. SU Gender, Şirin Tekeli’nin bıraktığı zengin mirasın yaşaması, paylaşılması ve çeşitlenmesine katkıda bulunmak amacıyla 2017 yılından bu yana Şirin Tekeli Araştırma Ödülü Tören ve Konferansı’nı düzenliyor.
Türkiye’de toplumsal cinsiyet odaklı araştırmaları desteklemeyi ve teşvik etmeyi amaçlayan Şirin Tekeli Araştırma Ödülü’ne bu yıl Ayşe Akalın-Demet Lüküslü, Yonca Cingöz, Gülçün Con Wright ve Füsun Kökalan Çımrın layık görüldü.
Bu yıl dördüncü kez verilen ödüle, doktora öğrencileri ile doktora derecesini tamamlamasının üzerinden en fazla 15 yıl geçen araştırmacıların başvuruları kabul edildi. Araştırma önerileri üniversiteler arası bir seçici kurul tarafından akademik kriterler temel alınarak değerlendirildi.
Toplumsal cinsiyet ve kadın çalışmaları alanında yazar ve araştırmacıları bir araya getiren konferans bu yıl çevrimiçi ortamda gerçekleşti. Konferansın açılışında konuşan SU Gender Direktörü Hülya Adak, “Bu yıl ilk çevrimiçi ödül ve konferansımızı yapıyoruz. Konferansı 2017 yılında Şirin Tekeli’nin aramızdan ayrıldığı yıl başlattık. Önümüzdeki yıl konularımızı biraz daha genişletmek istiyoruz. Umuyoruz ki sosyal bilimler ve beşeri bilimler üzerine kurguladığımız bu ödüllere iklim adaleti, engellilik ve toplumsal cinsiyet çalışmaları ekseninde yeni ödüller eklenir. Geçen 3 yılda 27 araştırmaya destek sağladık. Bu araştırmaları önümüzdeki yıl bir kitap olarak derlemek ve 2021 veya sonrasında yayınlamak istiyoruz” dedi.
Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi ve SU Gender eski Direktörü Ayşe Gül Altınay ise açılış kapsamında Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı’nın kurucularından Füsun Ertuğ ile çevrimiçi bir sohbet gerçekleştirdi. Ayşe Gül Altınay, feminist hareketteki rolü ve yeri çok önemli olan Şirin Tekeli’yi anmak için çevrimiçi bir ortamda bile olsa bir araya gelmenin çok büyük gurur olduğunu belirterek, Füsun Ertuğ’un feminist hareketteki rolüne dikkat çekti. Altınay, “Bu yıl Türkiye'deki feminist hareketin çok önemli iki kurumunun, Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Mor Çatı’nın 30’uncu kuruluş yılını kutluyoruz. Kadın Eserleri Kütüphanesi’ni kuran, yaşatan, hepimiz için çok kıymetli bir araştırma, arşiv ve buluşma mekanı olarak hayatta tutan herkese çok teşekkür ediyoruz. Füsun Ertuğ, 80’lerin başından bu yana feminist hareketin görsel ve yazılı arşivinin oluşturulmasına çok önemli katkılar yapmış bir araştırmacı, aktivist ve arşivci. 1987'de düzenlenen Dayağa Karşı Dayanışma Yürüyüşü ve Kariye Şenliği'nin görsel arşivini oluşturmaktan, Şirin Tekeli ile birlikte Kadın Eserleri Kütüphanesi'ni kurmaya, Türkiye'nin farklı bölgelerinde kadınların şifalı bitkiler ve toprakla kurdukları yaratıcı ilişkiyi etnobotanik araştırmalarla hikayelendirmeye kadar uzanan geniş bir yelpazede öncü çalışmalar yapmış olan Füsun Ertuğ ile birlikte Şirin Tekeli'yi anıyor olmak bizim için büyük bir onur ve mutluluk.” dedi.
Füsun Ertuğ ise konuşmasında Şirin Tekeli adına Sabancı Üniversitesi’nin böyle bir ödül vermesinin çok anlamlı olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Şirin Tekeli’nin bilimsel araştırmaları desteklemek için verdiği çabaya bir armağan. Şirin Tekeli’nin hepimizi bir araya getirip kurumlaşmayı sağlaması gerçekten çok önemli. Bugün hem Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı’nın hem de Mor Çatı’nın 30’uncu yılını kutluyoruz. Kadın hareketinin müşterek kazanımıdır kütüphane. Şirin başta olmak üzere kadın hareketlerinin öncüsü pek çok kadın bize özel arşivlerini bağışladı. Araştırmacılar bunlar üzerinde birinci elden çalışmaya başladıklarında inanılmaz sonuçlar ortaya çıkacak. Bu da Türkiye’deki kadınların müşterek mirasının ne katar zengin olduğunu ortaya koyacak.”
GEÇEN YIL ÖDÜL ALANLAR ARAŞTIRMA SONUÇLARINI PAYLAŞTI
Konferans kapsamında geçen yıl Şirin Tekeli Ödülleri’nin kazanan araştırmacıların çalışmalarını paylaştığı iki ayrı panel yapıldı. İlk panelde, geçen yıl Araştırma Ödülü kazanan Sezen Bayhan – “Ders Kitapları ve Müfredatta Cinsiyetlendirilmiş-Askerileştirilmiş Ulus Kimlik İnşasının Evrimi”, Z. Selen Artan-Bayhan – “Darülbedayi’nin “Öteki” Kadınları: Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Tiyatro ve Toplumsal Bellek”, Derya Acuner – “Türkiye Güncel Sanatında Kumaşın Politik Çağrışımları Üzerine Bir Çalışmanın İlk Senesinden Notlar” isimli araştırmalarının sonuçlarını paylaştı.
Konferans kapsamında düzenlenen ikinci panelde ise geçen yıl Araştırma Teşvik Ödülü’nü kazanan Burcu Binbuğa – “Ekofeminist Perspektiften Ekoloji Mücadelesi“, Pınar Karababa Demircan – “Kadın Emeğinin Kesişen ve Dönüşen Formları: İpek Halı ve Kutnu Dokumacılığı Örnekleri“, Merve Koç – “Normatif Bedende Erkeklik Deneyimleri: Hegemonik Erkeklik Söylemi ve Cüce Erkekler“, Özlem Ezer - Suriyeli Kadın Mülteci Anlatılarında Yaşayan Din ve İnançlar“ başlıklı araştırmalarının çıktılarını aktardı.
Konferans, bu yıl kazananların ödüllerinin verildiği çevrimiçi gerçekleşen tören ile sona erdi.