Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi’nin düzenlediği “Tarladan Sofraya Yemek, Kültür ve Siyaset Söyleşileri” serisinin yedincisi, 17 Aralık’ta İPM Karaköy Minerva’da gerçekleşti.
Sabancı Üniversitesi Yönetim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve İPM Sürdürülebilirlik ve Gıda Güvenliği Çalışmaları Koordinatörü, Kıdemli Uzman Prof. Dr. Zafer Yenal moderatörlüğünde gerçekleşen söyleşiye, Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi, bitki beslenmesi ve beslenme fizyolojisi alanının dünyadaki önemli isimlerinden Prof. Dr. İsmail Çakmak konuk oldu.
Prof. Dr. İsmail Çakmak, söyleşiye 1990’lı yıllarda Anadolu topraklarında çinko noksanlığını gidermeye yönelik çalışmalardan aldıkları başarılı sonuçları paylaşarak başladı. Prof. Dr. Çakmak, 1993’te başlayan ve Türkiye’de NATO tarafından finanse edilen Çinko Gübre Projesi sonrası çinko içeren NP/NPK gübrelerinin kullanımıyla ilgili istatistikleri paylaştı. Bu paylaşımda buğdayda ciddi verim artışlarından ve buğday tanesinde ortaya çıkan önemli çinko artışlarından bahsetti.
“TOPRAKLARIMIZDA ÇİNKO AÇLIĞI VAR”
Türkiye’de toprakta çinko ve diğer mikro besin elementlerinin açlığı bulunduğunun ve bu durumun insan beslenmesinde çinko, demir, selenyum ve iyot açlığına yol açtığının altını çizen Prof. Dr. Çakmak, “Artan nüfusun gıda gereksinimini karşılamak için yüksek verimli tahılların geliştirilmesi ve yetiştiriciliğinin yapılması; topraklarda başta mikro elementler olmak üzere minerallerin hızlıca tükenmesine yol açmaktadır, bu da insanların mineral beslenmesinde olumsuz sonuçlara neden olmaktadır. 1900’lü yıllarda 1 kilo buğday yaklaşık 50 mg çinko içerirken, bu miktar yeşil devrimle, verimlerin artışıyla ciddi oranda düşmeye başladı. Günümüzde çinko, bu tahıllarda kilo başına 20-25 mg’a kadar düştü. Bu buğdaylardan yapılan ekmek, makarna gibi ürünler de başta çinko olmak üzere mikro elementlerin miktarı da aynı şekilde önemli azalmalar gösterdi. Bu durum da tahıl ağırlıklı beslenen insanlarda gizli açlık problemini arttırmıştır” diye konuştu. Prof. Dr. Çakmak; sözü edilen mikro elementlerin başta zihinsel sağlık, bilişsel fonksiyonlar, tiroid hormonları ve bağışıklık sistemi olmak üzere vücut sağlığı üzerinde çok değerli rolleri olduğunun da altını çizdi.
Sabancı Üniversitesi’nin 2008-2022 yılları arasında 15 ülkede, kendi liderliğinde yürüttüğü Küresel Mikroelement Projesi’nden de bahseden Prof. Dr. İsmail Çakmak, “Islah yoluyla çinkoca zengin yeni buğday çeşitleri geliştirebilirsiniz ancak bu durum verimde azalmaya yol açtığı için, gübreleme stratejisinin sürdürülebilir ve üreticiler tarafından da kabul edilebilir en iyi stratejidir” diye konuştu.