Öğrencimiz Halil Şen'in başarısı

Öğrencimiz Halil Şen'in başarısı

Endüstri Mühendisliği doktora programı öğrencilerimizden Halil Şen, 1 - 4 Nisan tarihleri arasında Belçika’nın Leuven şehrinde katıldığı konusunda önde gelen köklü konferanslardan 13th International Conference on Project Managament and Scheduling’te, "A Simple, Fast, and Effective Heuristic for the Single-Machine Total Weighted Tardiness Problem" adlı çalışması ile öğrenci makale yarışmasında üçüncülük ödülü kazanmıştır.

Bir mühendisin bakış açısı ile sanat

Bir mühendisin bakış açısı ile sanat

Öğrencimiz Osman Koç'un “Belly Dancing Kit” ve "Living İstanbul" adlı sıradışı çalışmaları Paris'te gerçekleşen "Fransa’da Türkiye Mevsimi" etkinlikleri çerçevesinde sergilendi.

Osman Koç, Sabancı Üniversitesi Elektronik Mühendisliği programını bitirdi, şimdi ise yine Sabancı Üniversitesi’nde mekatronik  masterı  yapıyor. Sabancı Üniversitesi’nin disiplinlerarası eğitiminin sağladığı olanaklarla elektronik okurken alması gereken sosyal  dersleri genelde  sanat tarihinden seçti. Sanat alana ilk girişi ise Sound And Image dersinin final  projesinde yaptığı "hareket sensörlü mp3 player" projesi ile oldu. Projenin amacı aslen sergi salonlarında ziyaretçinin sergilenen işe yaklaşınca, iş hakkında önceden kaydedilmiş açıklama veya o işi tamamlayacak bir sesin çalmasını sağlamaktır.  Son sınıfta üretim mühendisliği mezunu Mustafa Bağdatlı ile  birlikte "multitouch masa"  projesini  yaptı. Bunun amacı ise gelişen arayüz sistemlerinin en popülerlerinden biri olan multitouch yüzey için bir temel oluşturup, sanat fakültesinde geliştirilmeye hazır bir sistem bırakmaktır. Arts and  technology'nin öncü okullarından New York Üniversitesi Interactive Telecommunications Program'de  hocalık yapan Tom Igoe ile irtibata geçip Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Selçuk Artut’un da  uğraşlarıyla Sabancı Üniversitesi Karaköy Minerva Han’da 3 günlük bir workshop verilmesine yardımcı oldu. 2009'da yine bu alanın önemli isimlerinden Jamie Allen'ın aynı yerdeki workshopunda asistanlık yaptı.

"Belly  Dancing Kit" projesinin genel konsepti Osman Koç, Mustafa Bağdatlı  ve Alp Tuğan‘dan çıktı. Bu süreçte Selçuk  Artut ile beraber okulda Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nde bir odayı interaction lab isimli bir elektronik laboratuarı haline getirdiler. Çalışmalarına burada devam etti. 2008 Kasım’da  Amber'08 sergisinde Belly Dancing Kit ve Aquaphone isimli işlerini sergiledi. Bu sıralarda bodig'08 (Beden Odaklı İfadeler Girişimi) sergisinin teknik ekibine girdi ve  serginin  hazırlanmasına yardım etti. Nisan ayında bodig'09 sergisinin pariste Fransa’da Türkiye Mevsimi etkinlikleri çerçevesinde yapılacağı belli oldu, Osman Koç da  “Belly Dancing Kit”  ve o  sıralarda  başladığı "Living İstanbul" adlı sıradışı çalışmaları ile bu etkinlikte yer aldı.



Bir mühendisin bakış açısı ile sanat

Bir mühendisin bakış açısı ile sanat

Öğrencimiz Osman Koç'un “Belly Dancing Kit” ve "Living İstanbul" adlı sıradışı çalışmaları Paris'te gerçekleşen "Fransa’da Türkiye Mevsimi" etkinlikleri çerçevesinde sergilendi.

Osman Koç, Sabancı Üniversitesi Elektronik Mühendisliği programını bitirdi, şimdi ise yine Sabancı Üniversitesi’nde mekatronik  masterı  yapıyor. Sabancı Üniversitesi’nin disiplinlerarası eğitiminin sağladığı olanaklarla elektronik okurken alması gereken sosyal  dersleri genelde  sanat tarihinden seçti. Sanat alana ilk girişi ise Sound And Image dersinin final  projesinde yaptığı "hareket sensörlü mp3 player" projesi ile oldu. Projenin amacı aslen sergi salonlarında ziyaretçinin sergilenen işe yaklaşınca, iş hakkında önceden kaydedilmiş açıklama veya o işi tamamlayacak bir sesin çalmasını sağlamaktır.  Son sınıfta üretim mühendisliği mezunu Mustafa Bağdatlı ile  birlikte "multitouch masa"  projesini  yaptı. Bunun amacı ise gelişen arayüz sistemlerinin en popülerlerinden biri olan multitouch yüzey için bir temel oluşturup, sanat fakültesinde geliştirilmeye hazır bir sistem bırakmaktır. Arts and  technology'nin öncü okullarından New York Üniversitesi Interactive Telecommunications Program'de  hocalık yapan Tom Igoe ile irtibata geçip Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Selçuk Artut’un da  uğraşlarıyla Sabancı Üniversitesi Karaköy Minerva  Han’da 3 günlük bir workshop verilmesine yardımcı oldu. 2009'da yine bu alanın önemli isimlerinden Jamie Allen'ın aynı yerdeki workshopunda asistanlık yaptı.

"Belly  Dancing Kit" projesinin genel konsepti Osman Koç, Mustafa Bağdatlı  ve Alp Tuğan‘dan çıktı. Bu süreçte Selçuk  Artut ile beraber okulda Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nde bir odayı interaction lab isimli bir elektronik laboratuarı haline getirdiler. Çalışmalarına burada devam etti. 2008 Kasım’da  Amber'08 sergisinde Belly Dancing Kit ve Aquaphone isimli işlerini sergiledi. Bu sıralarda bodig'08 (Beden Odaklı İfadeler Girişimi) sergisinin teknik ekibine girdi ve  serginin  hazırlanmasına yardım etti. Nisan ayında bodig'09 sergisinin pariste Fransa’da Türkiye Mevsimi etkinlikleri çerçevesinde yapılacağı belli oldu, Osman Koç da  “Belly Dancing Kit”  ve o  sıralarda  başladığı "Living İstanbul" adlı sıradışı çalışmaları ile bu etkinlikte yer aldı.



Sabancı Üniversitesi Öğrencilerinden Devrim Niteliğinde Bir Buluş

Sabancı Üniversitesi Öğrencilerinden Devrim Niteliğinde Bir Buluş

Sabancı Üniversitesi öğrencilerinin büyük başarısı; Bebek Bezi’nde Devrim Niteliğinde Bir Buluş! Sabancı Üniversitesi Bilgisayar Bilimi ve Mühendisliği 3. sınıf öğrencisi Murat Sütunç ve Biyoloji Bilimleri ve Biyomühendisliği 3. sınıf öğrencisi Nur Karatoprak, hücre teknolojisi yöntemiyle evde idrar testi yapmayı sağlayacak bebek bezi geliştirdi.



Protcare adını verdikleri projeleri ile 16 ülkeden 24 farklı girişimcilik projesinin yarıştığı Intel + UC Berkeley Technology Entrepreneurship Challenge’da (IBTEC) yarışmaya hak kazandılar. Yarışmanın Avrupa’da ve İsrail’de gerçekleşen elemelerinden birincilik elde eden Nur Karatoprak ve Murat Sütunç, yarışmadan toplam 20.500 Euro’luk para ödülü ile döndüler.
Protcare
ProtCare, kullanıcıların idrarlarından kolay ve hijyenik test yaparak sağlık durumları hakkında bilgi veren bir bezdir. Özellikle idrarda var olduğu taktirde idrar yolu enfeksiyonunun göstergesi olan nitrite karşı duyarlı bir bezdir. Hastalığından şüphe edilen bebeklerde idrar toplama işlemi yetişkinlerde olduğu kadar kolay değildir. Henüz tuvalet eğitimi almamış olan bebek ne zaman tuvaletini yapacağını bilmediğinden test yapmak için gerekli olan idrar örneğini almak son derece zordur. Bu örneği alabilmek için çeşitli yöntemler geliştirilmiştir. Ancak bu yöntemleri uygulamak hem bebekler hem de anneler için oldukça güçtür.

ProtCare bu alanda devrim niteliğindedir. Uygulama şekli olarak markette satılmakta olan bebek bezlerinden farkı yoktur. Bebeğin altına bağlanan ProtCare aynı konforu, güveni ve hijyeni sağlar. Bebek idrar yaptığı zaman yapmış olduğu idrar özel test hücre ve kanal sistemi ile bez içersindeki test bölgesine iletilir ve test edilir. Testin sonucunda bebek bezinin dışından da gözlemlenebilen renkli şekilde bir renk değişimi gözlemlenir. Test sonucu yine hemen bebek bezinin dışında olan renk skalasıyla karşılaştırılarak hemen sonuç öğrenilebilir ve gerekli tıbbi uygulama başlatılır. Bu özellikleri sayesinde testi yaptırmak için laboratuara gitme ihtiyacı ortadan kalkmış olacak. Böylece hem ebeveynler zamandan kazanmış olur hem de bebek konforundan ödün vermemiş olur.

Beyza Vuruşaner'in başarısı

Beyza Vuruşaner'in başarısı

Beyza Vuruşaner; Poli Giuseppe; Başağa Hüveyda tarafından yazılan "Tumor suppressor genes and ROS: complex networks of interactions" başlıklı review makalesi Free Radical Biology and Medicine dergisinde yayınlanmıştır, 2012 Jan 1:52 (1):7-18

Kısa bir süre içerisinde, derginin Sciencidirect sitesinden en çok indirilen makaleleri arasına girmeyi başarmış ve listede 6. sırada yeralmaktadır.

Münih'e teknik gezi

Münih'e teknik gezi

Sabancı Üniversitesi IEEE Öğrenci Kolu Almanya’nın Münih şehrine  4-8 Nisan 2012 tarihleri arasında Münih Teknik Üniversitesi’nin konukları olarak bir teknik gezi düzenledi. Teknik gezi IEEE’nin 21 klüp üyesiyle gerçekleşti: Ahmet Alper Yalçın, Ahmet Hamdi Tokel, Alperen Mustafa Turgut, Aykut Kadayıfçı, Barış Çete, Batuhan Baykal, Can Gemicioğlu, Cansu Yıldırım, Çağla Koca, Ece Kocagil, Emre Uçar, Fırat Özdemir, Göksan Işıl, İrem Boybat, Kerim Kibaroğlu, Mehmet Armanç Özhan, Nazlı Kılıçarslan, Ogün Onur Kibar, Onur Zungur, Rıdvan Kahraman, Serhan Gül.

Teknik gezi kapsamında IEEE kulübü üyeleri Almanya’nın hem akademik hem de endüstriyel dünyasına dair detaylı bilgiler edinmeye fırsat buldular. Gezinin ilk gününde Münih Olimpiyat Parkı’nın yanında konumlanmış olan dünyaca ünlü BMW Dünyası gezildi. BMW Dünyası 2 ana bölümden oluşuyor: BMW Fabrikası ve BMW Müzesi. Klüp üyeleri, içinde günlük olarak 900’e kadar araç ve 1400’e kadar motor üretimi yapılan BMW fabrikasını BMW’nin bir rehberi eşliğinde dolaşma imkanı buldu. Bu turda öğrenciler otomobil üretimiyle ilgili birçok alana dair heyecan verici bir deneyim yaşadılar. Tur boyunca öğrenciler pres, kaporta, boyama ve motor atölyeleri, iç teçhizat ve koltuk üretimi ve montaj aşaması gibi otomobil üretiminin hemen her aşamasını izleme ve bu adımlarla ilgili bilgi alma fırsatı buldu. Ayrıca, BMW müzesinde firma tarihi boyunca farklı dönemlerde üretilmiş olan araçları görerek BMW’nin zengin tarihine tanık olan klüp üyeleri eşsiz bir deneyim yaşadılar.

İlerleyen günlerde Sabancı Üniversitesi IEEE kulüp üyeleri, Münih Teknik Üniversitesi IEEE kulübünün üyeleriyle bir araya geldi. Çoğunlukla elektronik ve mekatronik öğrencilerinden oluşan gruplar kendi eğitim sistemleri hakkındaki bilgileri karşı gruba aktararak bu iki kültürün mühendisliğe yaklaşımla ilgili benzer ve farklı yönlerini tartışma imkanı buldular. Münih Teknik Üniversitesi  öğrencileri, SU IEEE klüp üyelerine kendi üniversitelerini ve ağırlıklı olarak mühendislik departmanlarını gezdirdi. Öğrenciler dijital görüntü ve video analizi ve güç elektroniği laboratuvarlarını görerek Münik Teknik Üniversitesi ’deki araştırma ortamını tanıdılar. Bu bağlamda uluslararası araştırma tesisi ve Alman eğitim sistemine dair önemli bilgiler edinilmiş olundu.

Son olarak SU IEEE üyeleri, dünyanın en büyük teknoloji ve bilim müzesi olan “Deutsches Museumu”u gezdiler. Yıllık 1.5 milyon ziyaretçisi ve teknoloji ve bilimin 50 dalında sergilenen yaklaşık 28,000 obje ve aygıtıyla “Deutsches Museum” öğrenciler için unutulmaz bir deneyim oldu. Öğrenciler, bilimde geçmişten günümüze kadar pek çok dönüm noktası hakkında bilgi almanın yanı sıra teknoloji ve bilimin geleceğine de göz atmış oldular. Klüp üyeleri özellikle nanoteknoloji, mikroelektronik, optik ve elektrik makinaları reyonlarında yoğunlaştılar ve buralardaki interaktif deney ve gösterilere katılma imkanı buldular.

Genel olarak,düzenlenmiş olan bu  teknik gezi, Almanya’nın endüstriyel ve akademik dünyasına hem eğlenceli bir tur hem de büyük bir öğrenim deneyimi olarak SU IEEE üyelerini gelecekte benzer geziler düzenlemeye motive etmiş oldu.

İznik Ultra Maratonu'nda Sabancı Üniversitesi rüzgarı

İznik Ultra Maratonu'nda Sabancı Üniversitesi rüzgarı

Macera Akademisi - Race Setter ve İznik Belediyesi tarafından düzenlenen İznik Ultra Maratonu'nda Sabancı Üniversitesi Öğrenci Kaynakları’nın desteğiyle bu organizasyonda ilk defa 22 kişilik bir öğrenci ve çalışan kadrosuyla katıldı.

Belki de hayatlarında ilk defa bir spor organizasyonuna katılan ve yarışı bitiremeyeceğini düşünüp zamanından önce bitirenlerin ve her şeyin çok keyifli olduğunu söyleyen katılımcılarımız elleri boş dönmediler. Organizasyonda Öğrenci Kaynakları Spor Sorumlusu Zuhal Tümay 10 km birincilik ödülü kazandı.



İznik Ultra Maratonu'na katılan Sabancı Üniversiteliler:
1. Sevgi Ceyda Şairoğlu- TUR
2. Zeynep Erdemir – TUR
3. Zuhal Tümay – TUR
4. Deniz Türkçü – TUR
5. Sami Tümay – TUR
6. Gülşen Demiröz – TUR
7. Ela Atila – TUR
8. Ali Can Yıldız – TUR
9. Müge Erdem – TUR
10. Erdoğan Yıldız – TUR
11. Nurşen Demiröz – TUR
12. Mert Çulha – TUR
13. Pelin Maravent – TUR
14. Zeynep Gurur Akbaş – TUR
15. Melis Maravent – TUR
16. Yiğit Teksen – TUR
17. Ayla Gürleyen – TUR
18. Ceren Karagöz – TUR
19. Ata Otaran – TUR
20. Jawwad Jamal Sherwani – PAK
21. Sinem Kocadağ – TUR
22. Stephanie Paine – USA

Kadın girişimciler kampüsteydi

Kadın girişimciler kampüsteydi

Sabancı Üniversitesi Genç Girişimciler Kulübü (GGK) ev sahipliğinde ‘Kadın Girişimciler Zirvesi 2012’ Sabancı Üniversitesi kampüsünde 14 Nisan Cumartesi farklı üniversite ve liselerden oluşan katılımcıları ile gerçekleşti.  Zirvede konuşan alanlarında başarılı kadın girişimciler kendi hayat tecrübelerinden, girişimciliğe ve iş yaşamına dair birbirinden değerli ipuçlarını sundular.

Zirvenin ilk konuşmacısı olan İntel Türkiye, Ortadoğu ve Afrika Bölge Başkanı Ayşegül İldeniz, konuşması sırasında kendi işini kurmuş ya da geliştirmiş, Türkiye’de yaşayan kadınlardan örnekler sundu. Öğrencilere en önemli tavsiyesi ise; çeşitli Sivil Toplu Örgütleri’nde gönüllü olarak çalışmalarını söylemesi oldu.  Dinleyicilerine tavsiyelerini ‘tecrübe, kişisel ağ, küreselleşme ve cesaret’ başlıkları altında sunan İldeniz son olarak zaman yönetiminin ve planlamanın önemine değildi.

İkinci konuşmacı olarak Bonny Food'un yaratıcısı ve kurucu ortağı Didem Güney Alsoy kendi hayatını ve kariyer geçmişini anlatarak Bonny Food'u nasıl kurduğunu anlattı. Konuşmasında etkinliğe katılan katılımcılara doğru zamanda doğru işi yapmalarını, yaptıkları işleri belirli bir sisteme oturtmalarını söyleyen Alsoy, dinleyicilere mümkün olduğunca fazla iş alanında çalışarak kendilerini geliştirmelerini önerdi. Katılımcılardan gelen “Neden Bonny Food adını seçtiniz?” sorusunun yanıtı olarak da bu işe ilk başladıklarında hedeflerinin global düzeyde bir şirket olmak istediklerini, bu yüzden Bonny Food'u seçtiklerini söyledi ve ardından katılımcılara: “Siz de ilk önce hedefinizi belirleyin ve ona göre yola çıkın.” dedi.

Travelmodus’un kurucusu Özlem Avcıoğlu ise zirvenin üçüncü konuşmacısıydı. Avcıoğlu ortaklar arasındaki karakter farklılıkların getirdiği çeşitli bakış açılarının işlere kazandırdığı olumlu yanlardan bahsederken, sistemin ne kadar önemli olduğuna ve yapılan işin kişi odaklı değil sistem odaklı olması gerektiğinin önemini vurguladı. Konuşması sırasında kurduğu “Problemi fırsata çevirdiğiniz noktada kazanırsınız” cümlesi ise dinleyicilerin ilgisini çeken önemli bir nokta oldu.

GYİAD başkanı Burcu Akdarı, konuşmasını yaparken, kadın girişimcilerin ülkemiz için ne kadar önemli olduğunun altını çizdi ve kadın girişimcilerin desteklenmesi ve sayısının artması açısından ailelerin özellikle destekçi olması gerektiğini belirtti. Özellikle aile şirketlerinde çalışmayı düşünen katılımcılara işe daha farklı yerlerde çalışmaya başlamalarını tavsiye etti ve yurtdışında çalışma deneyiminin çok önemli olduğunu ekledi.

Profil İnternational kurucusu Ayşe Öztuna insan kaynakları yönetim danışmanlığı konusunda yaptıkları girişimi anlatırken, 1991 yılından beri farklı sektörlerden müşterilerine sundukları çözümler üzerinde durdu. İş dünyasında yeni gelişmeleri en ön sıradan izleyen girişimciler olarak, üstün performans ve sonuçlar veren derin ve uzun süreli ilişkiler kurduklarını belirtti. Alanlarındaki diğer şirketlerden farklarının, müşterilerinin her zaman yanında olarak onları tanımaya ve müşteri beklentilerini aşmaya bağlı olduğunu anlattı.

Zirvenin son konuşmacısı olan Pegasus Havayolları Yönetim Kurulu Başkan Danışmanı ve TOBB Genç Girişimciler Kurulu Danışmanı olarak görev yapan Berrak Kutsoy, girişimcilerin "Potansiyel-İstihdam-Seçenek-Refah" dörtgeninin merkezinde olması gerektiğinin altını çizerken, girişimci kavramını "Yaptığı işe ruhunu katan kişi" sözleriyle tanımladı. Konuşmasında TOBB Genç Girişimciler Kurulu'nun 81 ilde yürüttüğü projelere değinen Kutsoy, pozitif geri bildirimler almalarının Türkiye'de girişimcilik ekosisteminin gelişmesi açısından sevindirici olduğunu belirtti. Kutsoy konuşmasını; Türkiye'de girişimcilerin artması yolunun toplumda farkındalığı ve rol model sayısını artırmak ile mümkün olacağının altını çizerek bitirdi.

Bu yaz ne yapmalı?

Bu yaz ne yapmalı?

Bir Sivil Toplum Kuruluşunda staj yapmalı. Bir STK’da staj yapınca, yeni bir kariyer imkanını yakından tanıma fırsatı yakalamalı.

Sabancı Üniversitesi Toplumsal Duyarlılık Projeleri 2008 yılından bu yana STK’larla öğrenciler arasında köprü oluyor. Sivil Toplum Kuruluşlarında da kariyer imkanı olduğunu sana gösteriyor. Böylece bir STK gönüllüsünden öte, STK’ların işleyişini, dinamiğini öğrenme fırsatı yakalıyorsun.

Bir aylık bir süreyi kapsayan staj programına 9 Nisan  – 22 Nisan tarihleri arasında http://www.cip.sabanciuniv.edu/tr/ adresinden başvurabilirsin.

Not: Staj programı tüm üniversitelere, tüm şehirlere açıktır.

Başvurular: 9 Nisan – 22 Nisan:    
Eğitim Toplantısı: 5 Mayıs:            
STK Tercihleri: 9 – 12 Mayıs:        
Öğrenci STK Eşleştirmeleri: 28 Mayıs:            

Liseli dansçılar yarıştı birinci Cağaloğlu Anadolu Lisesi oldu

Liseli dansçılar yarıştı birinci Cağaloğlu Anadolu Lisesi oldu

Sabancı Üniversitesi Dans Kulübü ‘SUDance’ın İstanbul genelinde gerçekleştirdiği ‘1.Liselerarası Dans Yarışması’ 14 Nisan 2012 Cumartesi günü SGM'de gerçekleşti. İstanbul Erkek Lisesi, Koç Lisesi, Avusturya Lisesi, Nişantası Işık, Cağaloğlu Anadolu Lisesi'nden gruplar Latin (cha cha, rumba, rock’n roll, samba, salsa vb.), Hip- hop, Tango ve Modern dans türlerindeki birbirinden güzel dansları ile hem eğlendirdi hem yarıştı.


Yarışmayı birinci olarak tamamlayan grup ise Cağaloğlu Anadolu Lisesi oldu. İkinciliği İstanbul Erkek Lisesi alırken Koç Lisesi de yarışmayı üçüncü olarak tamamladı.

Yarışmada birinci olan Cağaloğlu Anadolu Lisesi, Sabancı Üniversitesi’nin geleneksel üniversitelerarası dans festivalinde sahne alacak.

Sabancı Üniversitesi Dans Kulübü SUDance'de güne 2 performansı ile renk kattı. SUDance; düzenledikleri bu yarışma lise – üniversitesi etkileşimi ve teması bakımından bir ilke imza atmış oldu. SUDance, Liselerarası Dans Yarışması’nı bir gelenek olarak her yıl gerçekleştirmeyi planlıyor.

Abone ol