“İş Yatırım Finans Atölyesi” Sabancı Üniversitesi katkılarıyla gerçekleşti

“İş Yatırım Finans Atölyesi” Sabancı Üniversitesi katkılarıyla gerçekleşti

Türkiye sermaye piyasalarının lider ve öncü kuruluşu İş Yatırım Menkul Değerler A.Ş.’nin Sabancı Üniversitesi katkılarıyla gerçekleştirdiği “İş Yatırım Finans Atölyesi”nin ilk buluşması 26 Kasım 2010, Cuma günü yapıldı. İş Yatırım Finans Atölyesi ile finans ve akademik dünya arasında yeni bir sinerjinin yaratılması ve dünya finans sektörünün uyguladığı yatırım modellerinin Türkiye piyasasına kazandırılması hedefleniyor. 

Finans ve akademi dünyasının bir araya geldiği İş Yatırım Finans Atölyesi’nin ilk yılında doktora öğrencileri, finans profesyonelleri ve akademisyenler tarafından 6 aylık çalışma sonucu ortaya çıkan 5 ayrı makale, yine finans profesyonelleri ve akademisyenler tarafından tartışıldı. Dünya finans sektöründe uygulanan yatırım modellerinin Türk piyasalarına uyarlanması, yeni yatırım modellerinin sektörle paylaşılarak piyasanın yeni finans modelleri kazanması amaçlanıyor. 26 Kasım 2010’da İş Kuleleri’nde sunulan makaleler arasında teknik açıdan en iyi makale seçilecek.

Finans kuruluşları İş Yatırım Finans Atölyesi’nde sunulan makalelere www.finansatolyesi.com web sitesinden ulaşarak, içeriğindeki yatırım modellerini, yeni yatırım kararlarında ve stratejilerinde kullanabilecekler. Türk finans sektörünün gelişimine katkıda bulunma misyonuyla çalışmalarını sürdüren İş Yatırım, Finans Atölyesi ile bu yolda yeni bir adım daha atmış oldu.

Finans Atölyesi ile piyasalar yeni finans modelleri kazanacak
İş Yatırım Finans Atölyesi; akademik çevreler tarafından hazırlanan finansal modellerin finans piyasası profesyonellerinin katkılarıyla güçlendirilmesi ve Türk sermaye piyasasına uyarlanması ve pazarda uygulanması amacını taşıyor.  Yeni yatırım modellerinin tartışıldığı finans atölyesi ile yeni bir sinerji oluşturulması hedefleniyor.

Bu sinerjiden ortaya çıkacak yeni finansal modellerle yatırımcılara yönelik yeni yatırım tekniklerinin oluşturulması amaçlanıyor. Finans ve akademi dünyası arasında gelişen bu bilgi paylaşımıyla, yatırım araçlarına akademik bir bakış getirilecek; böylelikle dünya finans sektöründe uygulanan yatırım modelleri de Türkiye piyasasına uyarlanmış olacak.

İş Yatırım Finans Atölyesi’nin ilk yılında sunulan makaleler ve tartışmacıları şöyle:

1. “Seasonal Effects in the Turkish Stock Market”
Alper Erdoğan Sabancı Üniversitesi Doktora Öğrencisi
Tartışmacılar: Hakan Yamakoğuz, İş Yatırım / Dr. Yiğit Atılgan, Sabancı Üniversitesi

2. “Post-takeover Performance of Target Firms”
Gül Demirtaş, Sabancı Üniversitesi Doktora Öğrencisi
Tartışmacılar: Sadık Çulcuoğlu, İş Yatırım / Dr. Aysun Alp, Sabancı Üniversitesi

3. “Profitability of Invesment Strategies in the Istanbul Stock Exchange”
Barış Korcan, Sabancı Üniversitesi Doktora Öğrencisi
Tartışmacılar: Doç. Dr. Evren Bolgün, İş Yatırım / Dr. Atakan Yalçın, Koç Üniversitesi

4. “Stock Price Reaction to Bonus Share Issues: Searching for Traces of Rationality”

Dr. Mehmet Beceren, İş Yatırım Sayısal Stratejiler ve Arbitaj Bölüm Yönetmeni

Tartışmacılar: Doç. Dr. Mehmet Horasanlı, İşPortföy / Dr. Akın Sayrak, Sabancı Üniversitesi

5. “Forecasting Economic Fundamentals and Stock Returns with Stock Market Order Flows”
Aditya Kaul, Alberta Üniversitesi
Dr. Volkan Kayaçetin, Özyeğin Üniversitesi
Tartışmacılar: İzlem Erdem, İş Bankası / Dr. Cumhur Ekinci, İstanbul Teknik Üniversitesi

Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi “Kurumsal Otonomi ve Akademik Özgürlük” çalıştayına evsahipliği yaptı

Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi “Kurumsal Otonomi ve Akademik Özgürlük” çalıştayına evsahipliği yaptı

Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi (İPM) ile Magna Charta Gözlemcilik Konseyi, akademisyenleri, politika yapıcıları ve akademik topluluğu yakından ilgilendiren, çağdaş yüksek eğitimin en önemli konularından birini ele alan, Kurumsal Otonomi ve Akademik Özgürlük—Gerekçeler, Zorluklar ve İkilemler başlıklı bir çalıştay düzenledi. Sabancı Üniversitesi’nin evsahipliğinde gerçalıştayın açış konuşmaları İPM Direktörü Prof. Dr. Fuat Keyman ve Magna Charta Gözlemevi Konseyi Başkanı Prof. Dr. Üstün Ergüder tarafından yapıldı. 

İPM Direktörü Prof. Dr. Fuat Keyman, çalıştayda, üniversitelerdeki bilgi üretimi ve özgürlük temelinde ne tür reformların yapılması gerektiğinin ele alınacağını anlattı.
Yeni bir YÖK ve yeni bir üniversite reformu tartışmalarının yapıldığı bir dönemde gerçekleştirilen çalıştayın yararlı sonuçlar doğuracağına olan inancını ifade eden Keyman, "Hakikaten Türkiye'deki üniversitelerin ve YÖK'ün, bir reformdan geçmesi ve bu reformun da üniversiteleri bilgi ve akademik özgürlükler temelinde geliştirici yönde olması lazım" dedi.

Çalıştay, Bolonya’daki konferansa ön hazırlık niteliği taşıyor

Merkezi İtalya'da bulunan Magna Charta Gözlemevi Başkanı Prof. Dr. Üstün Ergüder de çalıştayın, Türkiye'de yapılmasından duyduğu memnuniyeti ifade ederek, bu tür çalıştayları diğer ülkelerde de gerçekleştirdiklerini kaydetti.

Bu çalıştaydaki amaçlarının, üniversite özerkliği ve akademik özgürlük konularını tartışmak olduğunu belirten Ergüder, toplantı sonuçlarının, İtalya'da yayınlanacak olan bir kitapta yer almasının öngörüldüğünü açıkladı.

Prof. Dr. Ergüder, bu çalıştayın birçok üniversitenin katılımlarıyla 2011 yılının Eylül ayında İtalya'nın Bolonya kentinde gerçekleştirilecek Magna Charta Deklarasyonu konferansına da ön hazırlık niteliği taşıdığını söyledi.

Ergüder, "Konferansta, üniversiteler, değerlere bağlılıkları olan Magna Charta Deklarasyonu dokümanını imzalayacaklar. Daha sonrasında yapılacak 'Akademik Özgürlük' ile 'Kurumsal Otonomi Arasında Birbirini Tanımlaması ve Çelişkiler' konulu toplantılar olacak ve bunun sonrasında da bir kitap çıkarmayı ümit ediyoruz. Bu toplantıları değişik ülkelerde yapmamızdaki neden, o ülkelerin duyarlılıklarını artırabilmek" diye konuştu.

Toplantıda “Vakıf Üniversiteleri ve özellikle Sabancı Üniversitesi” konulu bir sunum yapan Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi, Kurucu Rektör Prof. Dr. Tosun Terzioğlu, YÖK ve üniversitelerden birçok katılımcının yer aldığı çalıştayda üniversite özerkliği ve akademik özgürlük konusunun ele alındığını söyledi.

Terzioğlu, Yüksek Öğretim Kanunu ile ilgili tartışmanın devam ettiğini, bu tartışmaların başında da üniversitelerin özerkliği ve öğretim üyelerinin araştırmalarını hiçbir makamdan izin almadan yapması, yayınlaması, akademik özgürlüğe sahip olması konularının geldiğini ifade etti.

Terzioğlu, Türkiye'nin akademik özgürlük anlamında eksiklikler bulunduğunu ancak bunun sadece Türkiye'de değil, dünyanın birçok yerinde olduğunu anlattı.

Prof. Dr. Terzioğlu, Yüksek Öğretim Kanunu'nun, 12 Eylülden sonra belli amaçlar üzerine ortaya çıktığını, ama artık o amaçlardan çok uzakta olunduğunu dile getirerek, "Bugün çok ayrıntılı Yüksek Öğretim Kanunu'muz olduğu için üniversitelerimiz bazen istedikleri yönde gelişmekte sıkıntı çekiyorlar. Çünkü o kanun tek tip üniversite öngörüyor. Türkiye'de birçok değişik tipte üniversiteler var. Dolayısıyla YÖK, üniversitelere tek tip elbise giydirmemelidir" diye konuştu.

Avrupa'nın çeşitli yerlerindeki üniversitelerden Magna Charta Universitatum'a katkıda bulunan ya da Magna Charta Gözlemevi Konseyinde önemli roller üstlenen akademisyenlerin katıldığı çalıştayda, Türkiye'den de çeşitli üniversitelerin rektör ve akademisyenleri yer aldı.

Banu Avar'la Söyleşi

Banu Avar'la Söyleşi

02 Aralık 2010 Perşembe günü saat 13:30’da Sabancı Üniversitesi Sinema Salonu’nda düzenlenecek olan “Sivil Toplum ve Gençlik” konulu söyleşisinde Gazeteci Yazar BANU AVAR, İstanbul’daki gençlerle Üniversitemiz’de bir araya geliyor.

Sabancı Üniversitesi Atatürkçü Aydınlanma Topluluğu’nun düzenlediği bu söyleşide, gündeme dair fikirlerini paylaşarak, gençlerin Sivli Toplum’daki önemi üzerine konuşulacak.

Söyleşi Üniversite’nin Kurtköy Kampüsü’nde bulunan Üniversite Merkezi’nde Sinema Salonu’nda gerçekleşecektir.

SGM'nin Aralık Programı Belli Oldu

SGM'nin Aralık Programı Belli Oldu

Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezi (SGM), Aralık ayında da zengin bir program sunuyor. Aralık ayında Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezi sahnesi, Tiyatro Şen Ay tarafından sahnelenen ‘Aşk Kokusu’ ve Tiyatrokare tarafından sahnelenen ‘Çelik Manolyalar’ isimli oyunlara evsahipliği yapacak. Büyük usta Müşfik Kenter de “Müşfik Kenter’i Dinliyorum – Orhan Veli 30. Yıl Özel Programı” ile Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezi’nin konuğu olacak. Pop müziğin yetenekli seslerinden Göksel de Aralık ayında Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezi’nde sevenleri ile buluşacak.

Zıt kutupların aşkı
Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezi Aralık ayında perdelerini Tiyatro Şen Ay tarafından sahnelenen ‘Aşk Kokusu’ isimli oyunla açıyor. Neil Simon tarafından kaleme alınan, yönetmenliğini Özdemir Çiftçioğlu’nun üstlendiği ve müzikleri Kenan Doğulu’ya ait olan oyunda, Onur Şenay, Akasya Asıltürkmen ve Cemal Hünal rol alıyorlar. 8 Aralık Çarşamba saat 20:00’de sahnelenecek oyunda, hem hayata karşı hem de siyasi açıdan muhafazakar olan Ankaralı kız Özgür ve Kurtuluş’ta yaşayan bekar, sevimli ve aşık olacağının rüyasını bile görmüş Devrim ve kızlar açısından oldukça popüler İlker’in yollarının kesişmesi anlatılıyor. Devrim, 28 yaşında yaş ve kafa itibariyle bir ergen, aşırı duygusal, ani kararlar veren, anarşist ve biraz da adı gibi devrimci, daha doğrusu muhalif bir karakter. İlker ise hayata gerçekçi bakan, amaçlarını gerçekleştirmek için fazla kural tanımayan ama kurallara Devrim’den daha bağlı bir kişilik. Hikaye, İlker yazar olan arkadaşı Devrim’in yazması için gerekli ortamı sağlamak için çalışırken hayatlarına adeta kurallardan yaratılmış Özgür girmesiyle hareketlenir.

Büyük usta Müşfik Kenter'in 60. sanat yılı, Kent Oyuncuları'nın 50. yılı
Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezi 16 Aralık Perşembe akşamı saat 20:00’de Müşfik Kenter’i ağırlayacak. Kenter, Oğuz Aral'ın tasarladığı dekorlar, Yüksel Aymaz'ın ışık tasarımı ve Selmi Andak'ın besteleriyle canlı piyano eşliğindeki, “Müşfik Kenter’i Dinliyorum – Orhan Veli 30. Yıl Özel Programı”nda Orhan Veli şiirlerini seslendirecek.

Minik tiyatroseverler için de oyunlar sahne alıyor
Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezi, Sabancı Vakfı’nın desteğiyle, belirlenen ilköğretim okullarındaki öğrencileri sanatla buluşturmaya devam ediyor. Aralık ayında Uygur Çocuk Tiyatrosu tarafından sahnelenecek ‘İyilik Ağacı’ adlı oyun, 18 Aralık Cumartesi günü saat 11:00’de izlenebilecek. Oyunda, saf ve sevimli bir görünüşe sahip olmasına rağmen oldukça bencil ve yalancı bir köylü çocuk İbiş ile iyi niyetli ve dürüst bir şehirli çocuk olan Memiş’in hikayesi anlatılıyor. Aynı gün, bir çocuk tiyatrosuna gitmek için yola çıkan bu iki çocuk, tanışır ve arkadaş olurlar. İbiş, hasta annesine ilaç alabilmek için satmaya götürdüğü eşeğini kaybetmiş; Memiş ise, derslerindeki başarısından dolayı anne ve babasının kendisine armağan ettiği bisikletini çaldırmıştır. Oyun bu iki kafadarın "İyilik Ağacı" rastlamaları ile devam eder.

Keyifli bir konser için Göksel’in evine konuk oluyoruz
Samimi ve sıcak sesiyle geçmişten günümüze akustik olarak yorumlayacağı eserlerle Göksel, 21 Aralık Salı saat 20:00’de “Radyo Günleri” ile Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezi’nde hayranları ile buluşacak. Göksel, konserde, 2009 yılında “Mektubumu Buldun Mu” ve 2010 yılında çıkardığı “Hayat Rüya Gibi” albümlerindeki eserlerinin yanı sıra kendi şarkılarını da akustik olarak yorumlayacak.

Sinema tarihine geçen ‘Çelik Manolyalar’ SGM sahnesinde
Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezi sezonun ilk yarısını ‘Çelik Manolyalar’ isimli oyunla kapatıyor. 28 Aralık Salı akşamı saat 20:00’de sahnelenecek oyunda, Suna Keskin, Şenay Gürler, Suzan Aksoy, Oya İnci, Nilay Duru ve Aslıhan Erguvan rol alıyor. Robert Harling'in kaleme aldığı  ödüllü oyun, Tiyatrokare'nin 19. mevsiminde Mehmet Ergen tarafından yönetildi. Julia Roberts, Dolly Parton, Sally Field, Olympia Dukakis, Shirley Maclaine gibi starların oynadığı ve  çok sevilen bir film olarak sinema tarihine geçen "Çelik Manolyalar" da; daha önce  sinemada Julia Roberts'ın oynadığı rolü, konservatuarı birincilikle bitiren Nilay Duru oynuyor.  Çelik Manolyalar, bir kuaför salonunda, hayata direnen kadınların mücadelesini anlatıyor. Aslında çelik yüreklerle savaşırken, manolya gibi solan bu kadınlar dış görünüşlerinde hiçbir şeye aldırmıyor gibi görünüp,  düğün hazırlığı yaparlarken, içlerinde hastalık, ölüm, yaşam mücadelesi veriyorlar. Hepsi  kendilerine sırt çeviren  hayat arkadaşlarına rağmen dik durabilen, çocuklarını  topluma  kazandırmaya çalışan kazandıran kadınların öyküsünü anlatan oyunun sadece kadınlara değil, kadınları seven erkeklere de anlatacak çok sözü var.

Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezi ve aylık programlar ile ilgili detaylı bilgiye:

htpp://sgm.sabanciuniv.edu adresinden ulaşabilirsiniz.

Bilet Satışları için: Üniversite Merkezi Biletix Gişesi
Bilet Fiyatları: Öğrenci 5 TL, Çalışan 10 TL

Farklı Bir Eğitim Platformu; sordu.com

Farklı Bir Eğitim Platformu; sordu.com

Ders almak isteyenler ve ders vermek isteyenler istediği konuda konunun uzmanından sesli, görüntülü özel ders veya danışmanlık alabilir ya da uzmanı olduğunuz konuda ders vererek para kazanabiliyor.

Farklı bir eğitim platformu olan sordu.com tüm bunlara olanak sağlıyor.



sordu.com nedir?
sordu.com öğretmen, eğitmen, danışman ve profesyonellerin internet üzerinden canlı, görüntülü ve sesli özel ders ve danışmanlık hizmeti verebildiği bir platformudur.
Sabancı Üniversitesi teknoloji yatırım şirketi Inovent'in de ortağı olduğu sordu.com'da 1000'e yakın uzman ve binlerce kullanıcı canlı eğitimlerde bir araya geliyorlar.
sordu.com ayrıca Microsoft tarafından dünyada Günün Bizspark Girişimi seçilmiştir.

'Gelenek Üçgeni’nde Hesaplaşma

'Gelenek Üçgeni’nde Hesaplaşma

SSBF-VAVCD 2005 mezunu Hande Varsat'ın uluslararası kişisel sergisi

Genç kuşak sanatçılarımızdan, Sabancı Üniversitesi SSBF-VAVCD 2005 mezunu Hande Varsat, İspanya’da 17 Aralık 2010’da açacağı ilk uluslararası kişisel sergisinde gelenekçilik- bireyselcilik ikilemini sorguluyor. Türk kadınının yaşamsal sorunlarına farklı bir yorum getiriyor.



Geleneklerine düşkün Kayseri’li bir ailenin en küçük kızı olarak dünyaya gelen Hande Varsat, Robert Lisesi'nden sonra girdiği Sabancı Üniversitesi’nin Görsel Sanatlar ve İletişim Tasarımı programından 2005 yılında mezun olmuş. Aile muhafazarlığı ile Batı bireyciliğini öne çıkaran okullarda gördüğü eğitim arasında, zıt yönlere doğru çekiştiren iki taraftan herhangi birini kendi kimliğinin altyapısı olarak belirlememiş. Muhafazakarlığın “Elalem ne der?” zihniyetiyle bireyselciliğin “Senden önemli kimse yoktur” söylemi arasından birini seçmeyip, hayatında bunun oluşturacağı çelişkilere izin vermiş. Kendi sözleriyle,  “Benliğimizi oluşturma süreci çoğumuzun hayatında acılı bir süreç olmuştur. Bu süreçte ayakta kalabilmek için bir takım ilkelere tutunup, buna göre de toplum içerisinde “tutarlı” etiketine uygun bir kimlik sahibi olmaya çabalarız. Sonunda edindiğimiz bu kimliği parlatır parlatır, özümüzün tam üstüne yerleştirir, buna göre davranma ihtiyacı hissederiz. Zaman geçtikçe bu kimlik içimizden gelenden daha büyük hale gelir ve sürekli altını doldurmamız gereken bir mekanizmaya dönüşür. Aslını isterseniz, bence bu, birbirinin zıttı iki olgunun aynı anda varolmayacağının kabulüdür. Bu kabul bize belirlilik sağlar, çünkü belirsizlik insanın en korktuğu şeylerin başında gelir. Peki ya hayatımızı belirli kalıplaşmış ilkelere göre yaşamayıp, bunun hayatımıza getirebileceği çelişkileri kabul etmeyi seçersek?”

27 yaşında olan Varsat, neyin kendi kazanımı, neyin ise içinde yaşadığı çevrenin ona dayattığı değerler olduğunu sanatsal çalışmalarıyla keşfetmeye çalışıyor. Bu çalışmalarda Türk kadınına dair anlattığı küçük hikayeler, geleneğin ve namus, mahremiyet, emek gibi kalıplaşmış toplumsal değerlerin ne kadar ölümsüz ve aynı zamanda da ölümcül olabileceğini sorguluyor. Varsat’ın çalışmalarındaki en büyük görsel öğe, gelenekle özdeşleştirdiği dantel formu. İçinde Türk kadınının el emeğini, sabrını ve altında kaldığı baskının dışavurumunu barındıran bu öğe, Varsat’ın çalışmalarında ifade ettiklerini görsel olarak yumuşatıyor.

Hande Varsat’ın İspanya’da açtığı Tradition’s Triangle (Gelenek Üçgeni) sergisi kapsamındaki çalışmaları, gelenekçilik-bireyselcilik arasındaki çelişkilere dair hayranlık uyandıran bir açılım. Valencia’da 17 Aralık’ta açılacak Tradition’s Triangle sergisinin mekanı da Varsat’ın çalışmalarının anlamını tamamlıyor. Tabanı üçgen olan El Punto Del Carmen adlı mekanda açılacak olan sergi, XI. yüzyıl Endülüs - Arap dönemine ait duvara karşı konumlanıyor. Dindarlığın her insanın özüne ait, bireysel süreçlerle keşfedettiği bir olgu olmaktansa, dışarıdan ezberlenen kurallara uymakla tanımlanan bir hale büründüğü göz önünde bulundurulunca, serginin üs olarak seçtiği mekanın önemi pekişiyor. Mekanın en geniş duvarını oluşturan bu tarihi yapı, yarattığı Şeytan Üçgeni’nde eserler tarafından adeta bir hesaplaşmaya davet ediliyor. Günümüzün sorunsalı işte bu soruda saklı: Büyük bir kısmı alışkanlığa dönüşmüş tarihsel geleneği sorgulama cüretinde bulunan bu eserler, kazanmayı bir kenara bırakın, ayakta kalabilecek mi?

Deloitte Eğitim Vakfı'ndan Bilimsel İnceleme Yarışması!

Deloitte Eğitim Vakfı'ndan Bilimsel İnceleme Yarışması!

Deloitte Eğitim Vakfı'nın, üniversite öğrencilerinin ekonomik ve sosyal konularda araştırma yapmasını teşvik etmek amacıyla bu yıl 3.sünü düzenlediği Bilimsel İnceleme Yarışması 2010'un bu seneki konusu "Türkiye'de Sürdürülebilir Kalkınma ve İş Dünyası"dır.

Yarışma ile ilgili detaylı bilgi için tıklayınız.

Son teslim tarihi 4 Şubat 2011 Cuma saat 17.00'dır.

Kariyer Ofisi
Tel:216 483 9354
career@sabanciuniv.edu

Amerika ve Türkiye'nin Gelecekteki Liderleri Arasında Bağ Kurulacak

Amerika ve Türkiye'nin Gelecekteki Liderleri Arasında Bağ Kurulacak

Atlantic Council of the United States (ACUS) ve Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi işbirliğiyle Amerika ve Türkiye'nin gelecekteki liderleri arasında bağ kurmayı amaçlayan "Yeni Dönem İçin Yeni İlişkiler" Programı yürütülecek.

İstanbul Politikalar Merkezinin internet sitesinde yer alan bilgiye göre, Amerika'nın Ankara Büyükelçiliğince prestijli bir hibeyle ödüllendirilen değişim programı, iki ülke arasındaki ilişkileri yenilemeyi ve güçlendirmeyi hedefliyor.

Dış politika, işletme, gazetecilik ve benzeri alanlarda kariyerine başlamış, "uluslararası platformda bağ kurma ve liderlik özelliklerini göstermede güçlü isteğe sahip" bireylerin katılımının amaçladığı program, gelecek yıl gerçekleştirilecek. Program, ŞUbat ve mart aylarında iki hafta Amerika'nın Washington kentinde, haziran ve temmuz aylarında on gün Ankara ve İstanbul'da düzenlenecek.

Programın Amerika'daki bölümünde Ayrıca uluslararası bağlantıların güçlü olduğu Atlanta da ziyaret edilecek. Türkiye'deki kısmında ise üçüncü bir kent daha olacak.

Değişim programına 25-35 yaşları arasındaki başarılı Türk ve Amerikan genç profesyoneller, 17 Aralık'a kadar başvurabilecek.

Global Girişimcilik Haftası’nın son panelinde girişimcilere kaynak bulma yolları anlatıldı

Global Girişimcilik Haftası’nın son panelinde girişimcilere kaynak bulma yolları anlatıldı

Global Girişimcilik Haftası kapsamında Sabancı Üniversitesi’nde düzenlenen panellerin sonuncusu 11 Kasım Perşembe günü gerçekleşti. “Girişimciler İçin Farklı Kaynaklar: Yarışmalar ve Fonlar”  başlıklı panele, Galata Melek Yatırımcıları Genel Sekreteri Kutlu Kazancı, Inovent Genel Müdürü Serhat Görgün, MIT EF Direktörü Richard Kivel, MIT EF Türkiye Temsilcisi Bülent Hiçsönmez ve Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Ziya Boyacıgiller konuşmacı olarak katıldılar.

Girişimcilik Haftası Etkinlikleri kapsamında Sabancı Üniversitesi’nin Tuzla’daki kampüsünde,  11 Kasım Perşembe günü “Girişimciler İçin Farklı Kaynaklar: Yarışmalar ve Fonlar” başlıklı son panel düzenlendi.  “Girişimciler İçin Farklı Kaynaklar: Yarışmalar ve Fonlar” başlıklı son panelde Serhat Görgün (Inovent Genel Müdürü), Kutlu Kazancı (Galata Melek Yatırımcıları Genel Sekreteri), Richard Kivel  (MIT Enterprise Forum Direktörü), Bülent Hiçsönmez (MIT Enterprise Forum Türkiye Temsilcisi) ve Ziya Boyacıgiller (Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi) ve konuşmacı oldular.

Panelde, girişimcilerin fikirlerini gerçeğe dönüştürme süreçlerinde ihtiyaç duydukları kaynaklara ulaşabilmelerinin yolları anlatıldı. Panelde, Türkiye’deki ve dünyadaki önemli kaynaklar, yarışmalar ve fonlar konusunda bilgi verildi.

Serhat Görgün konuşmasında, Sabancı Üniversitesi’nin bir iştiraki olarak kurulan İnovent’in kuruluşunu ve çalışmalarını anlattı. Öncelikle Sabancı Üniversitesi öğrenci ve öğretim üyelerinin iş fikirlerini desteklemek amacıyla kurulan İnovent’in zaman içinde Türkiye çapında araştırmalar yaparak yenilikçi iş fikirlerini destekleyen bir yapıya dönüştüğünü söyledi. Görgün, İnovent bünyesinde bugüne kadar 16 şirket kurulduğunu, bu şirketlerin 8’inin Sabancı Üniversitesi öğrencileri tarafından kurulduğunu belirtti. Bugüne kadar kurulan iki şirketten çıkış yaptıklarını ifade eden Serhat Görgün yenilikçi iş fikri olan öğrencileri beklediklerini söyleyerek sözlerine son verdi.

Kutlu Kazancı katılımcılara melek yatırımcıların melek yatırımcıların gençlere verebilecek zamanı ve tecrübesi olan kişiler olduğunu belirterek konuşmasına başladı. Galata Melek Yatırımcıları’nın yapısından bahseden Kazancı, erken aşamadaki internet ve teknoloji firmalarına destek verdiklerini söyledi.

Ziya Boyacıgiller ise girişimci bakış açısıyla konuyu değerlendirdi. Girişimcilerin neden bir yatırımcıya ihtiyaç duyduğunu açıklayan Boyacıgiller, yatırımcıların finansal desteğin yanı sıra, girişimcilerin hızlı hareket etmesini sağladığını, network, deneyim ve kredibiliteyi de beraberinde getirdiğinin altını çizdi. Boyacıgiller girişimcilere yatırımcılar konusunda dikkat edilmesi gereken noktaları şöyle açıkladı: Her yatırımcı bildiği işe yatırım yapar, yatırımcıların ne bildikleri tecrübeleri önemli, yatırımcıların kimi tanıdıkları önemli böylece network sağlanır, yatırımcılar sonuca ve hızlı çıkışa bakarlar, yatırımcılar için pazarın büyüme potansiyeli önemlidir ve hisselerinizin çoğunu yatırımcılara vermeyin. Girişimcilere para bulma yolları konusunda bilgi veren Ziya Boyacıgiller, TÜBİTAK ve Sanayi Bakanlığı gibi devlet kurumlarının fonları bulunduğunu belirtirken, Avrupalı ve ABD’li birçok yatırımcının da Türkiye’de yatırım yapmak istediğine dikkat çekti. Boyacıgiller son olarak “Kısa dönemli plan yapın. Küçük yatırımlarla fikrinizi üretime dönüştürmeye çalışın. Risk yatırımcıları ve melek yatırımcılar daha önce denenmiş fikirleri ararlar” dedi.

Kendisi de bir girişimci olan Richard Kivel, MIT EF’nin 30 yıl önce iki girişimci tarafından kurulduğunu belirterek sözlerine başladı. MIT EF’nin dünyada 22 ülkede faaliyet gösterdiğini söyleyen Kivel, bu yapının Türkiye’deki girişimcilere küresel bir network sağlayacağını bildirdi.

Bülent Hiçsönmez MIT EF Türkiye ve Toyota Türkiye’nin işbirliğiyle inovatif şirket kuruluşlarını teşvik etmek için düzenlenecek birincisine 50.000 Dolar, ikincisine 15.000 Dolar ve üçüncüsüne 5.000 Dolar para ödülü verilecek M.I.T. Türkiye 50K Business Plan Competition (“50K BPC”) yarışmasından bahsetti.

Bülent Hiçsönmez, yarışmanın ana hedefinin, verilen ödülden çok daha önemli olarak yarışma boyunca sağlanacak danışmanlık ve akıl hocalığı (mentoring) hizmetleri sayesinde projelerin gerçek potansiyeline ulaştırılması ve proje sahiplerinin gerçek yatırımcılarla tanışabileceği bir ortamın yaratılması olduğunun altını çizdi.  Bülent Hiçsönmez: “Başvuruların online olarak yapılacağı yarışmaya en az üç kişilik ekipler katılabilecek. Ekiplerdeki kişilerin en az ikisinin Türk vatandaşı olması zorunluluğu aranacak. 50 BPC organizayson komitesi, üç turdan oluşan yarışmaya katılan ekiplerin hazırlamakla yükümlü oldukları business plan’leri konusunda ekiplerin bağımsız yapacakları araştırma ve çalışmalara ek olarak girişimcilik konusunda düzenleyeceği atölye çalışmalarıyla ekiplere destek verecek. Business Plan hazırlığı aşamasında, Komite, yarışma ekiplerini ilgili oldukları sektörlerden gönüllü gelen uzman kişilerle bir araya getirerek bu uzmanların ekiplere yardımcı olmaları sağlanacak; ayrıca atanan mentorlar da ekiplere jüri karşısında yapacakları sözel sunumlarda projelerini en doğru şekilde ifade etmelerini sağlayacak katkılarda bulunacak” dedi.

Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi Dr. Fatih Birol fahri danışmanlığı altında kuruluyor

Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi Dr. Fatih Birol fahri danışmanlığı altında kuruluyor

Enerji ve iklim değişikliğinin giderek artan büyük stratejik önemi ve bu bağlantılı stratejik konuların ağırlık merkezinin dünyada doğuya kayması göz önüne alınarak, Sabancı Üniversitesi’nde enerji ve iklim konusunda yeni bir merkez oluşturuluyor. “İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi” adı verilen oluşumun kamuoyuna duyurusu, Üniversitenin Karaköy’deki iletişim merkezinde düzenlenen bir basın toplantısı ile gerçekleştirildi. Düzenlenen toplantıya Sabancı Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, Rektör Prof. Dr. Nihat Berker ve merkezi Paris’te bulunan Uluslararası Enerji Ajansı Baş Ekonomisti Dr. Fatih Birol katıldı.

Söz konusu Merkez için oluşturulan Uluslararası Yönlendirme Komitesinin yönetimini, fahri başdanışman olarak, Forbes dergisi tarafından dünyanın enerji konusundaki en nüfuzlu dördüncü kişisi olarak kabul edilen Dr. Fatih Birol’un yapacağı, Sabancı Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı tarafından açıklandı. Enerji ve iklim değişikliği konusunda en stratejik konumda böyle bir Merkezin dünyada ilk kez Sabancı Üniversitesi tarafından oluşturulduğu açıklandı. Böylece Sabancı Üniversitesi’nin bir çok alandaki çalışmalarında olduğu gibi bu konuda da öncülük görevini üstlendiği belirtildi. Bu yapılanma ile Sabancı Üniversitesi’nin yalnızca Türkiye’de değil yakın coğrafya ve dünyada enerji ve iklim konusunda otorite olması amaçlanıyor. Sabancı Üniversitesi’ndeki entelektüel altyapının da böyle bir oluşuma fırsat sağladığı vurgulandı.

“İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi”nin, enerji ve iklim alanlarında en yüksek kalitede objektif ekonomi ve politika araştırmaları yapması, geleceğe odaklı ve bağımsız bir araştırma ve politika merkezi olması planlanıyor. Merkezin çalışmaları, gerek bölgesel gerekse tüm dünya için sürdürülebilir bir enerji geleceğine yönelik çözümlerin geliştirilmesine yardımcı olacak. Bölgede ve dünyada hükümetler, şirketler, araştırma kurumları ve uluslararası kuruluşlarla işbirliği yapacak olan Merkez, devlet organlarını ve endüstriyi, enerji ve iklim değişikliğinde kilit konularda bilgilendirmeyi amaçlıyor. Merkezin, küresel enerji pazarının hem üretim hem tüketim taraflarında yer alan, gelişmiş veya gelişmekte olan tüm stratejik oyuncularının buluşma noktası özelliğine sahip olan İstanbul’da kurulmasının da altı çizilmesi gereken bir durum olduğu belirtildi.

Dr. Fatih Birol basın toplantısındaki konuşmasında: “Hem enerji üretiminde hem de enerji tüketiminde dünyanın ağırlık merkezi Doğuya kayıyor. Ülkemizin hemen yanıbaşında olan Ortadoğu ülkeleri, Rusya ve Hazar bölgesi, dünya petrol ve doğalgaz piyasalarındaki ağırlıklarını hızlı bir sekilde artırmaya başladılar. Tüketim açısından Çin, Hindistan ve Ortadoğu ülkeleri dünya lideri konumuna geldiler. Bu coğrafyadaki karar vericilerin dünyadaki enerji ve çevre gelişmelerini doğru bir şekilde okuyup bunu alacakları önemli kararlara yansıtmaları, hem bu ülkeler hem de dünya piyasaları için stratejik öneme haizdir. Bu nedenle Sayın Güler Sabancı’nın böyle bir Merkez kurma fikrinin son derece iyi bir zamanlama ile alınmış çok isabetli bir karar olduğunu düşünüyorum. Ben de, bu çok önemli girişime fahri olarak destek vermekten ve Yönlendirme Komitesindeki çok değerli meslektaşlarımla bir arada gayret göstermekten çok mutluyum.” dedi.

Sabancı Üniversitesi  Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi Yönlendirme Komitesi

Merkezin Uluslararası Yönlendirme Komitesi enerji konusunda uzman ve etkili isimlerden oluşuyor. Dokuz kişiden oluşan komite üyeleri: Suudi Arabistan’dan Kral Abdullah Petrol Araştırmaları Merkezi (KAPSARC)’ın İş Geliştirme Direktörü Nabil O. El Huveyter, Çin’den Pekin Enerji Kulübü Başkanı Xavier Chen, Brookings Enstitüsü’nden Başkan Yardımcısı Kemal Derviş, MIT’nden Enstitü Profesörü John Deutch, Sabancı Holding’den Enerji Grubu Başkanı Selahattin Hakman, İngiltere’den Birleşik Krallık Atom Enerjisi Dairesi Başkanı Barbara Thomas Judge, Avusturya’dan Verbund Yönetim Kurulu Başkanı Michael Pistauer. Merkezin kuruluş sürecini yönetecek olan Uluslararası Yönlendirme Komitesi’nin üyeleri arasında Sabancı Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı ve Rektör Nihat Berker de bulunuyor.

Abone ol