Sabancı Üniversitesi ve TÜBİTAK MAM GMBE’den pandemi ile mücadelede önemli iş birliği

Sabancı Üniversitesi ve TÜBİTAK MAM GMBE’den pandemi ile mücadelede önemli iş birliği

COVID-19 HASTALARINI DAHA YÜKSEK DOĞRULUKLA TEŞHİS ETMEK İÇİN YENİ KİTLER GELİŞTİRİLECEK

Sabancı Üniversitesi ve TÜBİTAK MAM GMBE gerçek zamanlı PCR ile teşhisi mümkün olmayan, aşırı düşük viral yük sebebiyle hatalı negatif sonuç alınan hastaları doğru teşhis etmek için iş birliği gerçekleştirdi. İş birliği doğrultusunda kullanılan ddPCR yönteminin şüpheli vakaları yüksek doğrulukla teşhisi ederek pandeminin kontrolüne katkı sağlaması öngörülüyor.

Soldan: Dr. Cavit Ağca ile Sabancı Üniversitesi Öğrencileri Yeşim Tütüncü, İskalen Cansu Topçu ve Mehri Ahmadian

Covid-19 gerçek zamanlı PCR kitleri güçlü teşhis araçları olsa da, birçok hasta yapılan testlerde düşük virüs yükü yüzünden hatalı negatif olarak tanı alabiliyor. Bu durum pandeminin daha hızlı bir şekilde yayılmasına neden oluyor. Bu noktada Sabancı Üniversitesi ve TÜBİTAK MAM GMBE'den araştırmacılar analizlerinde, hatalı negatif tanıların örnek hazırlama kalitesi nedeniyle değil, gerçek zamanlı PCR duyarlılığının sınırından kaynaklandığı görüşünde birleşti. Bu değerlendirme doğrultusunda iki kurum uzmanları gerçek zamanlı PCR ile teşhisi mümkün olmayan, aşırı düşük viral yük sebebiyle hatalı negatif sonuç alınan hastaları doğru teşhis etmek için iş birliği yaptı. Çalışmalarda oldukça hassas bir yöntem olan dijital damlacık PCR (ddPCR) kullanıldı. 

Sabancı Üniversitesi'nden Dr. Cavit Ağca ve TÜBİTAK MAM GMBE'den Prof. Dr. Saban Tekin (Direktör), Doç. Dr. Abdulllah Karadağ (Direktör Yardımcısı) ve Hivda Polat’tan oluşan araştırma ekibi, ddPCR yönteminin şüpheli vakaları yüksek doğrulukla teşhis edebileceği ve pandeminin kontrolüne hatalı negatif hastaların sayısını azaltarak katkı sağlayabileceğini öngörüyor. Kitlerin Eylül ayı ortasından itibaren kullanıma sunulması hedefleniyor.

ddPCR, hedef DNA’yı tek bir kopyaya kadar tespit edebilen ve araştırmacıların herhangi bir örnek içindeki mutlak sayıda hedef DNA’yı ölçmelerine yardımcı olan bir teknoloji. Ayrıca, çok az materyalden elde edilen örnekler veya tek hücre için yapılan gen ekspresyon analizleri yüksek verimlilikle yapılabiliyor. Bu nedenle, Sabancı ve MAM araştırmacıları, hatalı negatif hastaları tespit etmek için Covid-19 gerçek zamanlı PCR kitleri için hazırlanmış numuneleri yeniden kullandılar.

ddPCR duyarlılığı yardımıyla, daha önce negatif olarak teşhis edilen hastanın, aslında viral yükü düşük bir pozitif Covid-19 hastası olduğunu teşhis ettiler. Araştırmacılar ddPCR yönteminin şüpheli vakaları yüksek doğrulukla teşhis edebileceğine ve pandemi kontrol çabalarına hatalı negatif hastaların sayısını azaltarak katkı sağlayabileceklerine inanıyorlar.

Sabancı Üniversitesi’ne TÜBİTAK Ağlara Üyelik Desteği

Sabancı Üniversitesi’ne TÜBİTAK Ağlara Üyelik Desteği

Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selmiye Alkan Gürsel, SUNUM Araştırmacıları Dr. Alp Yürüm ve Dr. Begüm Yarar Kaplan TÜBİTAK Ağlara Üyelik Desteği almaya hak kazandı. 

TÜBİTAK’ın ülkemiz araştırmacılarının AB Çerçeve Programları’na katılımını Ağlar yoluyla artırmak hedefiyle, ilk kez yürürlüğe geçirdiği AB Çerçeve Programları Ağlara Üyelik Desteği kapsamında; Research on Fuel Cells & Hydrogen - N.ERGHY Network’ü adına Prof. Dr. Selmiye Alkan Gürsel ve ekibi destek aldı.

Research on Fuel Cells & Hydrogen - N.ERGHY Platformu üniversiteler ve araştırma kuruluşlarını, Yakıt Pilleri ve Hidrojen Ortak Girişimi'nde (FHC JU) temsil etmektedir. N.ERGHY, Avrupa Yakıt Pilleri ve Hidrojen Araştırma topluluğunun Yakıt Pilleri ve Hidrojen Ortak Girişimi'ndeki sesi olarak; yakıt pilleri ve hidrojen alanındaki araştırmaların ihtiyaçlarını, ölçeğini ve stratejik yolunu belirleyerek araştırma kuruluşları için uygun koşullar yaratmaya odaklanmaktadır.

Yakıt pilleri için polimer elektrolit membranlar, grafen esaslı elektrotlar, katalizörler, hidrojen üretimi ve depolanması, lityum-iyon / lityum-hava bataryaları için elektrot ve elektrolitler, ve elektrolizörler alanlarında çalışan Prof. Dr. Selmiye Alkan Gürsel ve ekibi 2017 yılından itibaren N.ERGHY Platformu’nda aktif olarak Sabancı Üniversitesi’ni temsil etmektedir. Yakıt Pilleri ve Hidrojen Ortak Girişimi'nin stratejik hedefleri, öncelikleri ve yöntemi ile ilgili veri ve girdi sağlayan Prof. Alkan Gürsel ve ekibi, N.ERGHY Ağı ile Yakıt Pilleri ve Hidrojen Programlarında Platforma üye kuruluşlarla çağrılara yönelik potansiyel iş ortakları ile AB politik karar vericileri ve paydaşlarla iletişime geçmektedir.

İspanya’daki üniversitelerde yaşanan cinsel taciz vakaları ele alındı

İspanya’daki üniversitelerde yaşanan cinsel taciz vakaları ele alındı

SU Gender, üniversite içinde ve dışında cinsel taciz, cinsiyete dayalı şiddet, çeşitlilik ve kapsayıcılık konularına odaklanmak üzere başlattığı “Cinsel Taciz, Cinsiyete Dayalı Şiddet ve Ayrımcılık: Araştırma, Eylem, Yazma Deneyimleri” webinar buluşmalarının beşincisinde Deusto Üniversitesi’nden Ana Vidu’yu ağırladı.

SU Gender’ın Horizon 2020 kapsamında Türkiye’de yürütücüsü olduğu EU GEARING-Roles projesi ortaklığında gerçekleştirilen online buluşmada, Vidu, ABD ve İspanya örnekleri üzerinden kadına yönelik şiddeti ve cinsel tacizi değerlendirdi. ABD’de bu konuda ilk bilimsel araştırma verilerinin 1950’lerde oluşturulmaya başladığına değinen Vidu, İspanya’da en son yapılan araştırmanın verilerini de paylaştı. 

"Üniversitelerde Cinsel Taciz Gerçeğiyle Yüzleşmede Bir Adım Daha İlerlemek: Cinsellikte Rıza ve Taciz Karşıtlarına Yöneltilen Şiddeti Konuşmak" üzerine yaptığı sunumunda Vidu, İspanya’nın farklı sosyo-ekonomik bölgelerinden 6 üniversitede yapılan niceliksel araştırmanın sonuçlarını açıkladı. Buna göre 6 üniversiteden rapor edilen 1.083 cinsel taciz şikayetinin çıktıları değerlendirildi. Bu şikayetlerin yüzde 67’si kadın, yüzde 33’ü ise erkekler tarafından gerçekleştirildi. Araştırmanın esas çıktısı ise cinsel tacizin tanımlanabilmesi noktasında oldu. Buna göre araştırmaya katılanlara yaşadıkları durumun cinsel taciz olduğunu bilip bilmedikleri soruldu. Yanıt verenlerin sadece yüzde 13’ü “Evet” yanıtını verirken, “Hayır” yanıtını verenlerin yüzde 52’si fiziksel saldırı, zorla öpme, cinsellikle ilgili yorum veya dedikodulardan rahatsız olma durumunu yaşadığını söyledi. Bunun sonucunda katılımcıların yüzde 65’inin cinsel taciz kaynaklı rahatsızlık yaşadığı ortaya çıktı. 

Vidu, sunumunda ayrıca İspanya üniversitelerindeki cinsel tacizin tarihine ve bu konuda yaşanan davalara ve protestolara yer verdi. SU Gender, webinar serisinde farklı ülkelerden ve Türkiye’den konuyla ilgili çalışan uzmanları ağırlamaya Eylül ayında devam edecek.

Sabancı Üniversitesi Mezunlarına Uluslararası Red Dot Tasarım Ödülü

Sabancı Üniversitesi Mezunlarına Uluslararası Red Dot Tasarım Ödülü

Sabancı Üniversitesi Görsel Sanatlar ve Görsel İletişim Tasarımı Programı mezunları Nagehan Kuralı Alan (2006) ve Selin Özçelik Mörth (2005) tarafından 2011 yılında kurulan Design In Situ Tasarım Ofisi, uluslararası tasarım dünyasının en prestijli yarışmalardan biri olan Red Dot Design Award'da, Brands & Communication Design segmentinde, “Red Dot Winner 2020” ödülünü aldı. 50 ülkeden yaklaşık 7000 tasarımın, uluslararası bir jüri tarafından değerlendirildiği, yüksek tasarım kalitesi ve yaratıcı performansın ödüllendirildiği yarışma, “tasarım dünyasının Oscar Ödülleri” olarak tanınıyor. 

Design In Situ Tasarım Ofisi, GSD Holding ve şirketleri için tasarlanan ve Görsel Sanatlar ve Görsel İletişim Tasarımı Programı 2010 mezunumuz Murat Durusoy’un fotoğrafları ile desteklenen web sitesi ile International Yearbook Brands & Communication Design 2020/2021 kataloğuna girmeye de hak kazandı. Farklı yazılım ve içerik ajanslarıyla da işbirliği yapılan projede Design In Situ kurucuları, Nagehan Alan ve Selin Mörth’ün interdisipliner imzaları bulunuyor. Kasım ayında yayınlanacak olan ve uluslararası alanda seçkin örneklerin yer alacağı bu katalogda Design In Situ, Türkiye’yi temsil edecek. 

Sabancı Üniversitesi Görsel Sanatlar ve Görsel İletişim Tasarımı Programı mezunları Nagehan Kuralı Alan ve Selin Özçelik Mörth çalışmaları hakkında gazeteSU’nun sorularını yanıtladı ve öğrencilere tavsiyelerde bulundu. 


Soldan: Selin Özçelik Mörth, Nagehan Kuralı Alan 

Sabancı Üniversitesi’ndeki eğitim hayatınızdan kısaca biraz bahseder misiniz?

Selin Özçelik Mörth: Sabancı Üniversitesi’ne ikimiz de Ekonomi Programı seçme hedefiyle girip VAVCD Programı seçmeye karar verdik. Ben Onur bursluydum, benim için tasarımcı olma kararını vermek kolay olmadı. Sophomore yılında olabildiğince farklı programlardan  ders alarak programları tanıma fırsatım oldu. Mesleğin insanın hayatının ta kendisi olduğu günümüzde gerçekten zevk alarak icra edebileceğimi, yaratıcılık ve üreticiliği bir arada götürebileceğimi ön gördüğüm tasarım bölümünü seçtim. Öğrenciliğim boyunca, programın bize sunduğu interdisiplinerlikle tasarımın dokunduğu birçok alanda işler ürettim, tasarım ve yazılım alanlarının kesiştiği projeler yaptım. VAVCD programının sunduğu 15 sene önceki vizyon, bugün çalıştığımız ‘yaratıcı teknolojiler’ alanına adım atmamızı sağladı.

Eğitim hayatınızdan sonra neler yaptınız? Tasarım ofisinizin kuruluş hikâyesinden de bahseder misiniz, şu anda ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?

Nagehan Kuralı Alan: Bizim iki ortak olarak yollarımız üniversiteden mezun olduktan sonra kesişti. İkimiz de Almanya’da, University of Arts Bremen’de Digital Media üzerine yüksek lisans eğitimi aldık. Biosensörel etkileşim, ikna edici teknolojiler, kamusal alanda etkileşim tasarımı gibi alanlarda çalışmalar yaptık. Ardından Bremen ve Frankfurt’ta bu alanlarda profesyonel olarak çalıştık. Bu dönemde, akademik çalışmaların yanı sıra dijital etkileşimli birçok sanat projesi ürettik. 4 senelik bir süreç sonrasında da, yaratıcı iş birliğimizi Türkiye’de devam ettirmeye karar verdik ve Design In Situ’yu kurduk. 2011’den bu yana lokal ve global bir çok kurumsal markayla çalışıyoruz. Dijital tasarımı, terzi dikimi gibi markaya, mecraya, mekâna, kullanıcıya en uygun şekilde kurgulayarak özel projeler yapıyoruz. Üretimlerimizin büyük çoğunluğu konsept, tasarım ve yazılım üçlüsü ekseninde şekilleniyor. Mecralar ise çok farklılaşıyor. Tüketilen teknolojilerin evrilmesi görsel iletişim ihtiyaçlarının çeşitlenmesini de beraberinde getiriyor. Kısacası, dijital teknolojileri kullanarak deneyim ve duygu tasarımı yapıyoruz. Ara yüz bazen bir web sitesi, bazen bir mağaza, bazen bir etkinlik standı, bazen bir mobil uygulama.

VAVCD programı öğrencilerine ve yeni mezunlara neler önerirsiniz?

Sabancı Üniversitesi’ndeki disiplinler arası iletişim çok önemli bir değer, bunu kullanın. Farklı programlarda neler yapılıyor, nasıl projeler üretiliyor takip edin, çünkü sizler tasarımcı olarak gelecekte o teknolojilere ya da öngörülen o toplumlara tasarım katma değeri ekleyeceksiniz.

Mutlaka staj yapın ve staj yaparken size iş verilmesini beklemeyin, proaktif olun.

VAVCD’den mezun olduğunuzda farklı alanlarda birçok şey bilmenize rağmen  kendinizi hiç bir konuda uzman değilmiş gibi hissedebilirsiniz. Ancak, üniversitede size sağlanan alt yapının uluslararası düzeyde çok iyi seviyede olduğundan emin olabilirsiniz. Yeni mezun olarak sizden beklenen bir konuda uzman olmanız değil, araştırmaya, öğrenmeye, üretmeye hevesli olmanız. Genç enerjinizin ve akademik vizyonunuzun yaratıcı endüstriye katacağı farklılık. 

Sabancı Üniversitesi ve The Welding Institute (TWI), yeni İnovasyon Merkezi için ortak oldu

Sabancı Üniversitesi ve The Welding Institute (TWI), yeni İnovasyon Merkezi için ortak oldu

Sabancı Üniversitesi ile Birleşik Krallık’ın birleştirme, tahribatsız muayene ve yapısal bütünlük konularında önde gelen araştırma merkezi The Welding Institute (TWI), uzun soluklu iş birliklerini ileriye taşıyarak Dijital İleri İmalât İnovasyon Merkezi’ni (DMIC) kuruyor. 

Merkezinde Avrupa-odaklı bir yaklaşım olan ortak girişim, Sabancı Üniversitesi Tümleştirilmiş Üretim Teknolojileri Araştırma ve Uygulama Merkezi (SU-IMC) bünyesinde sanal olarak faaliyet gösterecek olup dijital imalât teknolojilerini derinleştirerek yeni ürün, sistem ve hizmetlerin sunulmasını sağlayacak ve araştırma portföyünü geliştirmek amacıyla geniş inovasyon topluluklarına dahil olmayı hedeflemektedir. 

Araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) faaliyetleri, ileri kompozitler ve ilgili malzemelerin yanı sıra metal ve kompozitlerin eklemeli imalâtı, prototipten sertifikalı ve tümüyle işlevsel parçalara kadar Avrupa’nın mükemmeliyetini yaygınlaştırmaya odaklanacak. Dijital merkezde çevre ve ekonomi (yeşil üretim); malzemelerin sürdürülebilirliği ve yeniden değerlendirilmesi, hidrojen ekonomisi, süreç ve ürünleri dijitalleştirmede akıllı uygulamalar gibi toplum açısından giderek önem kazanan konular kapsamında çalışmalar yürütülecek. DMIC, veri bilimi, yapay zekâ (AI) ve sistem entegrasyonu alanlarında Ar-Ge uzmanlığını sürdürmek için TWI’nin diğer inovasyon merkezleri ile Atina’da bulunan TWI Hellas ile yakın bir şekilde çalışacaktır. 

TWI İnovasyon Ağı İş Geliştirme Yöneticisi Cem Selçuk: “DMIC, ortakları ve inovasyon ağları ile Avrupa’daki KOBİ’ler ve TWI’nin Sanayi Üyeleri arasında süregelen işbirliğini kolaylaştırmaya yönelik, rekabetçi bir şekilde kazanılarak finanse edilen projelerin ortaklaşa geliştirilebilmesi için bir platform sağlayacak”, dedi. 

Sabancı Üniversitesi Araştırma ve Geliştirmeden Sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Yıldız ayrıca şunları ifade etti: “Uzmanlıklarını birleştiren bu iki kuruluşumuz, kompozit ve katkı maddesi imalâtında ileri ve dijital imalât teknolojilerini geliştirmek için yeteneklerini bir araya getirerek çok disiplinli işbirliği projeleri yoluyla lisansüstü öğrencilerinin ve yüksek nitelikli personelin gelecekteki eğitimlerine öncülük edecekler.” 

TWI İnovasyon ve Yetkinlikler Direktörü Tat-Hean Gan ise şu açıklamada bulundu: “Her iki taraf da teknoloji inovasyon yönetimi alanında yılların tecrübesini merkeze aktarıyor. Bu da dijital entegre imalâtta kullanılan üretim teknolojilerini geliştirebilecek yeni tekniklerin tanımlanmasına olanak tanıyarak başarılı ve sürdürülebilir bir uygulamaya götürecek olan endüstriyel büyümeyi sağlayacaktır.” 

SU-IMC Direktörü Prof. Dr. Bahattin Koç şunları söyledi: “Bu yeni İnovasyon Merkezi iki ortağın güçlü yönlerini biraraya getirerek tamamen işlevsel metal ve kompozit parçaların veri-kaynaklı dijital imalâtında yeni ufuklar açacak.”

Evrim Uysal'dan 20 Yılın Hikayesi

Evrim Uysal'dan 20 Yılın Hikayesi
Üniversitemizin 20 yılı geride bıraktığı bu süreçte Sabancı Üniversitesi’nin ilk kuruluş yıllarından itibaren görev alan, çalışmaları ile varlığı ile üniversitemize katkıda bulunan akademisyen, idari çalışan ve ilk öğrencilerimize yönelttiğimiz dört sorudan oluşan röportaj serisi hazırladık. “20 Yılın Hikayesi”ni kendi pencerelerinden anlatıyorlar.

CampRetail Eğitimi Başlıyor!

CampRetail Eğitimi Başlıyor!

Yönetici Geliştirme Birimi, EDU, değişen dünyada perakende dinamiklerine bütünsel bir bakış sunacak CampRetail: Perakende Kampanya Yönetiminde Güncel Teknikler Eğitimini duyurdu.

Kampanya yönetimi konusunda tüm kilit parametreleri, 360 derece yönetim anlayışı ile interaktif bir biçimde aktarmayı hedefleyen CampRetail; katılımcıların, profesyonel hayatlarında uygulamak üzere net iş planları ve çıktılar elde edebilmesi hedefiyle tasarlandı. 

Eğitimde ele alınacak konular arasında kampanya yönetiminin Müşteri ve Marka Boyutu, hedef kitle motivasyonunun üst seviyeye çıkarılması, ödül algısı, kampanyaların online ve offline ortamda etkin bir şekilde tasarlanması, finansal verimlilik araçları, marka itibarını koruma yaklaşımları, kampanya risk faktörleri ve performans ölçümlenmesi yer alıyor.

3 tam günden oluşan eğitimde katılımcılara ayrıca, akılcı ve yaratıcı bir anlayışla rekabet avantajı yaratacak, güncel, kurumsal ve kişiselleştirilmiş kampanya tasarlama yöntemleri aktarılacak.

28 Ağustos 2020’de başlayacak eğitime markaların, kampanya planlanma ve tasarlanma süreçlerinden sorumlu olan kişiler, satış yöneticileri, pazarlama yöneticileri, kurumsal iletişim yöneticileri, bölge müdürleri, alanında en az 4 yıl deneyime sahip perakende yöneticileri katılabilir.

Sanal sınıf deneyimi ile sürdürülecek eğitime katılım için son başvuru tarihi 20 Ağustos 2020.

CampRetail ile ilgili detaylı bilgiye https://edu.sabanciuniv.edu/tr/acik-egitimler/campretail adresinden ulaşabilirsiniz.

Mezunumuz Giray Kömürcü'nün kitabı "Nasıl Bir Gelecek?" yayınlandı

Mezunumuz Giray Kömürcü'nün kitabı "Nasıl Bir Gelecek?" yayınlandı

Sabancı Üniversitesi Mikroelektronik Mühendisliği Programı 2005 Mezunumuz Giray Kömürcü'nün  "Nasıl Bir Gelecek? Küreselleşme, Kapitalizm, Çevre sorunları, İklim Krizi, Yoksulluk, İnsanlık... Ve Biz Ne Yapacağız" adlı kitabı yayınlandı.

Mahfi Eğilmez'in kapak yazısı ile Aganta Yayınevi tarafından basılıp satışa sunulan eser, dünyanın içinde bulunduğu iklim krizi, çevre kirliliği gibi çevresel sorunlarla; açlık, yoksulluk, işsizlik gibi insani sorunlara değiniyor. Bu sorunların sebeplerini derinlemesine sorgulamaya, bu sebepleri ortadan kaldırabilecek çözümlere odaklanmaya ve bireysel olarak yapabileceklerimizi detaylandırmaya çalışan “Nasıl Bir Gelecek?” kapitalizm ve tüketim kültünün kapsamlı bir eleştirisi ve alternatif bir ekonomik sistem kurgusu olarak da nitelendirilebilir. Dünyamızın içinde bulunduğu kaotik durumdan nasıl en az zararla çıkabileceğine dair bir bakış sunan kitaba Mahfi Eğilmez'in yazdığı kapak yazısı da şu şekilde:  

"Giray Kömürcü bu kitabında ekonomiyle birlikte birçok ilgili konuyu ele alıp tartışıyor. Ekonomi konuşulurken genellikle göz ardı edilen ama ekonomiden daha önemli olan çevre sorunlarıyla, açlık gibi ekonomik bir sorunun nasıl çelişkiler yarattığını anlatıyor. Ekonomik sorunların kaynaklarını ortaya koyduktan sonra çözümü tartışıyor. Çevreye duyarlı ekonomi mümkün müdür? Kapitalizmden başka bir sisteme geçilirse çevreye zarar vermeden ekonomik sorunlar çözülebilir mi? sorularına yanıt arıyor. Kitabı alıp incelediğinizde değişik ve çarpıcı bir çalışmayla karşı karşıya olduğunuzu göreceksiniz."

Rektörümüz Yusuf Leblebici’ye İllinois Üniversitesi’nden Ödül

Rektörümüz Yusuf Leblebici’ye İllinois Üniversitesi’nden Ödül

Rektörümüz Yusuf Leblebici, doktora derecesini tamamladığı İllinois Üniversitesi’nden (University of Illinois at Urbana-Champaign - UIUC) Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği “Üstün Başarılı Mezun” Ödülü aldı.

Üniversitenin Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği programının en prestijli ödüllerinden olan ve bu alana profesyonel ve teknik anlamda önemli katkıda bulunan mezunlara verilen Üstün Başarılı Mezun Ödülü’nü daha önce alan isimler arasında LED ışık kaynaklarının mucidi olarak bilinen Nick Holonyak, Hewlett-Packard ve Schneider Electric gibi büyük teknoloji şirketlerinde Başkan Yardımcılığı yapmış Prith Banerjee ve 2000 yılında Fizik alanında Nobel ödülü alan, entegre devrelerin mucidi Jack Kilby yer alıyor.

Ödülle ilgili yaptığı değerlendirmede “Böylesine köklü ve manevi anlamı güçlü bir ödülü almaktan gurur duydum” diyen Yusuf Leblebici, 1990 yılında İllinois Üniversitesi’nden doktora derecesini aldı. 3 yıl öğretim üyesi olarak da görev yaptığı üniversite ile yakın bağlarını uzun yıllar boyunca devam ettirdi.

Ödül, 2 Ekim 2020 tarihinde İllinois Üniversitesi’nde yapılacak törenle Yusuf Leblebici'ye sunulacak.

Abone ol